Daha önce elime geçen ve merakla sayfalarının içine gömülüp bir an önce öteki sayfaya geçme isteği uyandıran bir kitap oldu bende. Fakat yarım bırakmak zorunda kalmıştım. Bu yüzden kitabı aldığımda baştan okumak istedim. Kitabın ilk sayfasından son sayfasına kadar hep 'ben olsaydım ne yapardım, neyi seçerdim, nasıl hareket ederdim.' soruları hiç peşimi bırakmadı diyebilirim. Hayallerinin peşinden gidip gerçekleştirmek için her imkansızlıkların üstesinden gelerek karşımıza güçlü bir karakter olarak çıkan Santiago, hayata, hayallerimize, vazgeçtiklerimize, ulaşma isteğimize birer cevap niteliğinde bir yaşam sürdürüyor. Neredeyse kitabın çoğunu not alarak geçirdim desem yalan söylemiş olmam. Kitabı gerçekten bitirmek istemedim. İyi ki yarıda bırakıp da tekrar okumaktan vazgeçmemişim. İşte bu yüzden en sevdiğim, defalarca kez okumaktan zevk alacağım ve her defasında bana başka öğretiler sunacak tıpatıp hayatın içinden seçilmiş muhteşem bir şaheser. Paulo Coelho'nun bu eseri gerçekten bir vasiyetname niteliğinde. Sizin karşınıza çıkmasını beklemeden bulup okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Keşke içeriğinden daha çok bahsedebilsem fakat, en uzun paragraflar bile bu kitabın gerçek içeriğini anlatamaz. İsterim ki siz alın, okuyun, ve bu serüvene ortak olun. Kitabın kapaklarını kapatırken iyi ki okumuşum diyeceksiniz. Pişman olmayacağınızın garantisini veriyorum. Başucu Kitabım olarak her daim elimin altında kalıcak...
Yazarın bilgisine, kalemine, yüreğine sağlık.