Tiyatroya gitmiştim. Rus Aptalı Filiatka oynuyordu. Çok eğlendim. Ayrıca sicil memurlarıyla dalga geçen serbest bir vodvil vardı. Sansürün buna nasıl izin verdiğine şaşırdım doğrusu. Oyunda tüccarların ve oğullarının halkı aldatmaları, evlerine girip soyup dolandırmaları açıkça gösterilmişti. Gazeteciler de sadece kınamayı, ayıplamayı bildikleri ve halk tarafından himaye olunmayı bekledikleri için eleştirilmişlerdi. Zamanımızın yazarları çok eğlenceli piyesler yazıyorlar. Tiyatroyu seviyorum. Cebimde biraz para birikti mi onu tiyatro biletine vermekten kendimi alıkoyamıyorum. Bizim memur takımında öyle domuzlar var ki kendi elinle bilet versen bile tiyatroya gitmezler.
Yazma ve Konuşma
Yazma zevkini keşfedebilmem için yurtdışına çıkmam gerekti. İsveç'e gitmiştim ve iki seçenek vardı önümde: Ya lsveççe konuşacaktım ki çok az biliyordum, ya da İngilizce ki onu da konuşmakta çok zorlanıyordum. Bu dilleri iyi bilmemem haftalarca, aylarca, hatta yıllarca asıl söylemek istediğimi söylemekten alıkoydu beni. Söylemek istediklerimin ağzımdan çıkar çıkmaz gözümün önünde kılık değiştirdiğini, basitleştiğini, adeta küçük, komik kuklaları dönüştüğünü görüyordum.
Sayfa 29 - Aktarım
Reklam
Akülü Araba
İki gün evde oturdum, üçüncü gün valizimi toplamaya başladım. Annem telaşla, “Nereye?” diye sordu. “Ankara’ya gideceğim,” dedim. “Bundan sonra Ankara’da yaşayacağım.” “Nasıl yaşayacaksın Ankara’da?” “Bilmiyorum, bir yolunu bulacağım işte.” “Antalya’da okulun ne olacak? Babana söz vermiştin o okulu bitireceğine. Vasiyeti sayılır o okulu
Sayfa 58 - İletişim YayınlarıKitabı okuyacak
"En büyük hayalim gerçek olmuş, zamanda geri gitmiştim. De! Bula bula bu zamanı mı bulmuştum?"
Sayfa 29 - TimaşKitabı okudu
Kuru Fasulye
1999 Mart'ında pek çok kitap yazmış, ilginç bir köy imamı ile ilgili araştırma yapmak için Edremit'e gitmiştim. El Ezher'de okumuş, Teşkilat-ı Mahsusa'da çalışmış, Çanakkale-Filistin cepheleri, Milli Mücadele derken, yıllar sonra Edremit'e dönmüş, binlerce kitabını Edremit kütüphanesine bağışlamış birisi: Tahir Harimi Balcıoğlu Onun ile
Sayfa 107 - Şehitkale Yayıncılık
Pendergast sonunda, "Bir keresinde Floransa'daydım," dedi. "Öyle mi? Ben de İtalya'ya gitmiştim." Pendergast başını salladı. "Pitti Sarayı'nı ziyaret ettin mi?" "Nereyi?" "Bu aslında bir sanat müzesi. Oldukça seçkin bir yer. Duvarlardan birinde fresk şeklinde boyanmış eski, ortaçağa ait bir harita var, Columbus Amerika'yı keşfetmeden önce yapılmış." "Şaka yapıyorsun." "Haritada, Amerika kıtasının daha sonraki yıllarda yer alacağı yer boş, sadece üzerinde Cui ci sono del mostri yazıyor." D'Agosta yüzünü buruşturdu. "Orada yazan şey... mostri. Bu da ne?" "Anlamı, 'Bu civarda canavarlar var.'"
Sayfa 176
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.