aferin evlat iyi etmissin! sonra zamanini da iyi intihap ettin. maalesef seni bos ceviremeyecegim. mademki iki esnaf karsi karsiyayiz, acikca konusalim.. dun gelsen metelik alamazdin, seni tekme ile kovardim. yarin gelsen beni bulamayacaktin. seytan sana fisildamis heralde... mubarek olsun... ben bu ise daha fazla dayanamayacagim... bir nihayet
1948 Londra Olimpiyat Oyunları
Mistir Hello
Uxbridge kampında kalan Türk güreşçileri, herkese örnek olacak bir davranış biçimi ortaya koyuyorlardı. İlk günden beri gerek disiplinli davranışları, gerekse yabancı sporcularla olan ilişkileri bakımından olsun, bütün dikkatleri üstlerinde toplamışlardı. Fakat güreşçilerimizin içerisinde biri
Biz bu gün zorluklara ve musibetlere göğüs geren o zatlara övünenler olarak tanınıyoruz. Onların izinden gittiğimizi söylüyor ve kendimizi öyle zannediyoruz. Bu yükselme konusunda, Sahâbe-i Kirâm gibi yükseleceğimizin rüyasını görüyoruz. Fakat bir an tefekkür edip, şunu da düşünmek gerekir. O mübarek zatlar ne kadar fedakarlıklar yaptılar, buna karşılık biz, din için, iman için ve İslam için ne yapabildik? Başarı, devamlı çalışma ve gayrete göre olur. Biz istiyoruz ki, zevk sefada, dinden uzaklaşmakta ve dünyanın peşine düşmekte kafirlerle yan yana yürüyelim, hem de İslam'ın yükselişini görmek bize nasip olsun. Bu nasıl olabilir?
madem ki iki esnaf karşı karşıyayız, açıkça konuşalım. dün gelsen metelik alamazdın, seni tekme ile kovardım. yarın gelsen beni bulamayacaktın. şeytan sana fısıldamış herhalde... mübarek olsun... ben bu işe daha fazla dayanamayacağım. bir nihayet vermek lazım... bu sabah kararımı verdim. kasada epeyce para var, bir miktarını, daha doğrusu
İlk tanıştırdıkları gün el bile vermedim, iki kelime bile görüşmedim, içim istikrahla dolmuştu, bir bahane bulup erkence yanından kaçtım. Fakat sonraları ahlakının güzelliği, sohbetinin lezzeti, herkesinkine benzemeyen fikirleri hatırı sık sık görüşmeğe, iğrenmekle beraber hoş görmeğe, hatta sevmeğe başladım. Ona arkadaşları arasında (Süfli İhsan)
“Vali Pizarro, Cajamarcalı yerlilerden bilgi almak istedi, bu yüzden de onlara işkence yaptırdı. Yerliler, Atahualpa'nın valiyi Cajamarca'da beklediğini duyduklarını itiraf ettiler. Bunun üzerine vali bize hareket emri verdi. Cajamarca'nın giriş kapısına geldiğimizde 5 kilometre ötede, dağların eteğinde Atahualpa'nın ordugâhını gördük. Yerlilerin
“Bütün dostlarımı selamlarım! Hepsine uzun geceden sonra gelen tanın kızıllığını görmek nasip olsun! Ben, her zamanki sabırsızlığımla önden gidiyorum. “
Kabe, evvelâ istikametten münezzeh olan Allah'a döneceklere mahsus, yeryüzünde bir nokta. Evet; bir madde noktası üzerinde madde ötesi mânâların en azametlisini görmek isteyen, Kabe'ye dönsün..
Cihan padisahi Yavuz Sultan Selim, Sam yakinina otagini kurdurarak burada üç ay kadar kalmis. Bir Türkmen kizi da, zaman zaman padisahin çadirina gelerek, otagin temizlik islerini yapar, hünkâr çadirini tertibe ve düzene sokarak siradan gündelik islerle mesgul olurmus? Yine bir sabah temizlik için geldiginde, Sultan Selimi görmüs. Türkmen