Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sürpriz sonlu, gülme garantili :)
Daha önce anlayamıyordum. Bir sis perdesi ardında gibiydi her şey. Bu da sanırım, insanların beynin kafada olduğunu düşünmelerinden kaynaklanıyor. Kesinlikle doğru değil bu: Rüzgârla Hazar Denizi taraflarından gelir beyin.
Sayfa 200 - Bir Delinin Anı DefteriKitabı okudu
250 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Maksat yeşillik olsun
***Yaklaşık 2 yıldan bu yana takip ettiğim ve her ay düzenli olarak almaya çalıştığım bir Dergi. Gerçekten muhteşem bir dergi. Edebiyat, sanat, bilim araştırma, kültür ,biraz siyaset, karikatür çizimleri ve mizahı ile gülme garantili bir dergi. ***Ocak sayısının ise benim için ayrı bir değeri var çünkü Cemal SÜREYA'nın "HAYAT KISA KUŞLAR UÇUYOR" en sevdiğim sözlerinden biri , bu sözünü ve Yaşar KEMAL' in "İnsanoğlu bir karanlıktan geliyor, bir karanlığa doğru gidiyor. Ama nereden gelip nereye gideceğini hep unutuyor. Bir defa geldim bari tadını çıkarayım demiyor. "" sözünü bir yaşam felsefesi olarak benimsedim. Bu yaşamda sadece sevin insanları sevin, doğayı sevin, hayvanları sevin... Çünkü hayat gerçekten kısa ....
Ot Dergi - Sayı 118 (Ocak 2023)
Ot Dergi - Sayı 118 (Ocak 2023)Ot Dergisi · Medu Yayıncılık · 2023122 okunma
Reklam
Gülme Garantili
"Şimdi lütfen devam edin ve bebeklerinizi çalıştırın. Düğme sırtlarında. Uyandıklarında biz de başlayacağız. Judith'i ters çevirerek açma düğmesini buldum. Sağa doğru hareket ettirerek sırtını çevirdim ve sonra tek gözüyle bana göz kırptı. Tekrar göz kırptı. Sonra da çığlık atarak ağlamaya başladı. "Yüce Tanrım" diyerek onu masanın üzerine fırlattım ama bu sadece daha da yüksek sesle ağlamasına neden oldu. "Ne yapıyorsun sen? diye sordu Huxley. "Dikkatleri üzerimize çekiyorsun." "Bilerek yapmıyorum." "Neden bu kadar gürültü yapıyor?" diye sorduktan sonra onu bacağından tutup kaldırdı. "Çünkü tek gözü var ve hayatından pek memnun değil," diye cevap verdim. "Bence onu bu şekilde tutmamalısın." "Nasıl?" "Sanki yolda bulduğun bir yılanmış gibi." Onu dürttüm. "Seni ısırmaz. Onu kucakla." "Senin için söylemesi kolay, tek gözüyle sana bakmıyor." Bebek daha da yüksek sesle ağladığında Huxley yüzünü buruşturdu. "Lanet olsun, bu şeyin içine ne girmiş böyle?" "Baş aşağı tutulmaktan hoşlanmıyor olabilir," dedim. "Haberi yok. Canlı değil." "Yanıp sönen bebekten korkan adam söylüyor bunu. Neyse, sanırım bir sensörü var. Onu kendine yakın tut." "Belki de Judith'e cansız dememeliyiz, belki de bu onun duygularını incitiyordur.
Sayfa 370
536 syf.
·
Puan vermedi
Gülme garantili , ancak …
Karadeniz’ e bakan bir Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi düşünün. Yatılı tedavi gören hastası , hastaları ziyaret eden ziyaretçileri, hemşireleri, doktorları ile 300 küsür karakterin var olduğu bir kitap . Karakterlerin birbiriyle ilgili yakınlıkları veya tanışıklığı o kadar güzel bağlanıyor ki sakin kafayla okunmazsa işin ucu biraz kaçabiliyor. Ama tedbiri elden bırakmayan yazarımız , karakterleri kısaca anlattığı bir bölümü kitabın sonuna eklemiştir. Ancak karakterlerin fazla sayıda olmasıyla ; zamanın Türkiyesine -insanına ,insanoğlunun zaaflarına şahitlik ediyorsunuz. Ancak herhangi bir sorgulamaya zaman verilmeden bir karakterden diğer karaktere tabiri caizse akıyorsunuz. Ayrıca kitap bölümlere ayrılmadan karakterlerin var olduğu bir günü anlatıyor. Bu nedenlerden dolayı uzun zamana yayarak okumamakta fayda var. İlk kez bu tarzda( ki edebiyat bilgim olmadığından araştırma yaparak öğrendiğim kadarıyla) yani karnaval roman okumuş oldum. Pek de sevdim :)
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa TarihiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20193,363 okunma
464 syf.
9/10 puan verdi
Bu türde okuduklarimin içinde en iyilerinden biri olarak ayrı bir yere koyuyorum bu kitabı. Kahkaha attığım o kadar çok yer oldu ki. İnanılmaz keyifle okudum. Dallas sen nasıl bir yaratıksın ya. Plotkin de krize girdim resmen. Tam bir ayaklı bela ama Rom da kesinlikle senin gibi bir kadını hak ediyor. Karanlık Romeo onun sadece tabiatı çünkü kitapta dark ile ilgili birşey yok. Sanırım diğer yazarımız baskın çıktı. Özellikle sonlara doğru uzatılmış geldi o yüzden 8 mi 9 mu derken son kararım 9, haksızlık olmasın. Genel konuya yeterince yer verilmiş tekrar etmeye gerek yok. Karakterleri inanılmaz gerçekçi ve başarılı işlemişler. Frankie ablasına taş çıkartır cinsten ve Ollie ile ikisini okumayı gerçekten çok isterim. İkisi de öngörülebilir karakterler olmadığı için müthiş bir ikili olurdu. Rom ile tayfasinin yazışmaları, Dallas'ın Rom tarafından fark edilmek için yaptıkları, Rom'un kimseye göstermediği tarafları derken içine bir de bomba espriler girince kahkaha atarak okudum. Kesinlikle ve kesinlikle tereddüt etmeden okuyabileceğiniz, gülme garantili bir kitap olarak tavsiye ediyorum.
Karanlık Romeo’m
Karanlık Romeo’mL. J. Shen · Olimpos Yayınları · 2023497 okunma
108 syf.
·
Puan vermedi
#okudumbitti #YaseminSakallıoğlu #DışGüzellikYasaklansınRuhGüzelliğineGeçelim #105Sayfa #MartAyı8cikitap #SevgilidenHediye "Roller değişeli çok olmuş. Ben annem olmuşum annem ben. Ve yüküm ağır." "Ne kadar çok şeyi dert etmek zorunda kalmışım. Şu yorgunluğuma bakıyorum da, hep bir savaşmışım ama asla kendim için değil" Bazen
Dış Güzellik Yasaklansın Ruh Güzelliğine Geçelim
Dış Güzellik Yasaklansın Ruh Güzelliğine GeçelimYasemin Sakallıoğlu · Sahi Kitap · 0706 okunma
Reklam
Karalama (Naçiz' Hane)
Tütün de iyimiş aslında... Saat olmuş 02: bilmem ne... Zili çaldım, annem uyanıktır bi umut... 7-8 dakika ikinci kata tırmanmanın mahalle üzerinde yaratacağı etkiyi hesaplarken bir anda apartman boşluğunda yankılanan hani o bir türlü tanımlayamadığımız müphem otomat sesiyle daldım içeri... Çıktım yukarı... Kapı aralık, kim geldiğine bile
Gülme garantili kitap :))
Şimdi, Türk asıllı Romen boksörden sonra biz çocuklar, doğal olarak, zenci melezi olan bir sumo güreşçisi beklediğimizden şaşırmadık. Annem, “Bu ne?” diye sordu. Babam, “Koyun, Şerif’e aldım” diye yanıtlayınca dünyalar benim oldu. Annem, “Evde besletmem” deyince, aşağıdaki kömürlüğe indirdik. Gözleri ela, kıvır kıvır. Adını Ela koydum. Çok iyi arkadaş olduk. Tarzan’dan daha zeki ve daha hızlı koşuyor. Yemin ederim, frizbi atsan getirecek. Ela her yere peşimden geliyor. Mahallede havam süper, kedisi, köpeği olan var; ama koyunu olan ilk çocuğum ve çok karizmatiğim, Tarkan ile Kurt ikilisini bir nevi yaşıyor, yaşatıyoruz. Ben konsantre Tarkan’ım. Bir sabah babamın “Nerede kaldı bu kasap?” dediğini duydum. – Baba ne kasabı? – Oğlum bugün Kurban Bayramı. – Ee? Kurban aldınız mı bari? – Aldık ya. (Ya, buradaki “ya” var ya o beni epey bir kıllandırdı.) – Baba, ben niye görmedim kurbanı ? – ... – ? Babam bana gökten inen koçu, Hz. İbrahim’i anlatıyor; ama ben hüngür hüngür ağlıyorum.
283 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Yazarın ele aldığı konular enteresan. İlk Gece Yarısı Kütüphanesi ile belki de hep zihnimizde olan dillendiremediğimiz olasılıklar evrenine sürdükledi bizi. ' Ya bu yola gitseydim ' keşkelerimizin dili oldu. Şimdi de bu kitabında bizi bizden başka bir yaradılışla değerlendirdi. Çook çok uzak bir gezegenden gelerek dünyada önemli bir matematik buluşu yapan bilim insanı Andrew'in yerine geçen Andrew 2, bizim kahramanımız. Görevi Andrew'in yerine geçip buluşun izlerini yok etmek. Kahramanımız bizim hayallerimizi süsleyen, ölüme çarenin bulunduğu, teknolojinin zirvesinin yaşandığı, zihnin her keşfinin yapıldığı bir gezegenden geldiğinden insanı ilkel, mide bulandırıcı bulmakta. Ve artık onlardan biri. İnsana farklı bir gözden bakmak değişik hissediyor. Sıradanlaştırdığımız davranışlarımızı , duygularımızı, farkında bile olmadığımız tepkilerimizi uzaylı gözüyle keşfetmek gibi, tuhaf. :) Okurken de gülme garantili. Sonlara doğru işler değişiyor ama; insanı anlamlandırmaya başlıyor, duyguların mucizesine kapılıyor. Gerçekten mucize, ilahi, benzersiz şey şu duygular: hissetmek, ait olmak, değer vermek, üzülmek, sevilmek, sevmek, endişelenmek ... Diğer kitabında olduğu gibi bu kitaptan da dersler alıyorsunuz kendinize . İyi okumalar :) ‍️
İnsanlar
İnsanlarMatt Haig · Domingo Yayınları · 20236,8bin okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
“Hayatın yüküne dayanamayanlar son alışverişlerini yapıyorlar.” Birbirinden keyifsiz, karamsar insanlardan oluşuyor Tuvache ailesi. Üç çocukları var. Çocuklar intihar eden ünlülerin ismini taşıyorlar. Van Gogh'un Vincent'ı, Monroe'nun Marilyn'i ve bir de Turing'in Alan'ı var. Alan ailedeki güneşli havayı anımsatan tek ruh. Daha bebekken
İntihar Dükkanı
İntihar DükkanıJean Teule · Sel Yayıncılık · 20207,1bin okunma
Reklam
144 syf.
7/10 puan verdi
·
35 saatte okudu
Adıyla tezat olarak oldukça neşeli bir kitap olduğunu söyleyerek başlayayım. Kitapda, adı bilinmeyen bir ülkede fakat tanıdık olduğumuz bir atmosferdeyiz. Ülkede herkes mutsuz, hava hep kapalı, etraf umutsuz insanlarla doludur. "Hayatta hiç birseyi başaramadınız mı? Ölmeyi başaracaksınız" sloganıyla pırıl pırıl bir dükkan parlar, intihar dükkanı. Müşterileri ve bu müşterilere hizmet seçenekleri de boldur. Zehirli elmalardan, kendini asmak isteyenler için kevgir iplere kadar intihar adına ne varsa bulunur. Gelen müşterilere "görüşürüz" denilmez, buradan satılan ürünlerin garantili olduğunu anlayabiliyoruz :) İntihar dükkanı 5 kişilik bir aileye aitdir. Anne, baba, abla, büyük erkek kardeş ve sonuncu ufaklık, yalnız bu ufaklık biraz sıkıntılıdır çünkü çevresine umut saçıyor, sürekli gülüyor ve ölmek isteyen insanlara kötü örnek oluyordur, toplu intihar etmek isteyenlere zehirli gaz yerine gülme gazı verecek kadar tam bir baş belasıdır :) Oldukça hızlı okunan, dialogu bol, keyifli bir kitap, finali tahmin ediyordum fakat sonunda bir "o neydi gı??" Demedim değil, sonunda sağ gösterip sol vuran böyle olan kitapları çok severim, şayet sende seviyorsan ve okuyacak neşeli, nispeten hafif bir kitap arıyorsan, intihar dükkanı işte tam olarak bu kitap, öneririm :)
İntihar Dükkanı
İntihar DükkanıJean Teule · Sel Yayıncılık · 20207,1bin okunma
360 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
FİKİR DEĞİŞTİRMİYORSAN,YETERİNCE DÜŞÜNMÜYORSUN DEMEKTİR!
Murat Menteş’le tanışmamı sağlayan ilk kitabı oldu kendisi.Gerçekten okurken inanılmaz eğlendim.Kitap bitti ve ben Titanik yola çıktığında,rıhtımda arkasından bakakaldım sanki! Bütün karakterlere elimde beyaz mendilimle, hem coşkuyla hem de hüzünlenerek el salladım:) ‘’Romanı saatte 300 km gidebilen bir spor araba gibi tasarlıyorum’’ diyen Murat Menteş, kitabın ilk sayfalarından itibaren sizi muhteşem hızda bir yolculuğa çıkarıyor.Kitabın her sayfası bana göre festival alanı renklerindeydi.Kitaptaki konu geçişleri çoğu zaman birbirinden okadar bağlantısız ki, bu olayın beni rahatsız etmesi şöyle dursun aksine çok çok eğlenceli buldum bunu.Karakterlere gelince, hepsi gerçekten isimleri gibi rengarenkti.Kısa sürede hepsini benimsiyorsunuz:) Gelelim kitabın içeriğine.Günümüzün titaniği bu defa batmamaya daha çok yeminli yola çıkarken,içinde fırtınalar kopuyor,depremler oluyor,yangınlar yanıyor.Bizi bir aşk üçgeni içerisinde dönmedolap gibi döndürürken,bir kimlik arayışı içinde kamikazeye bindiriyor.Kitabın her yeni bölümünde karşınıza çıkan faydası pek çok bilgiler de size çoğu zaman sesli gülme efekti veriyor :) Tüm bunların yanında Menteş’in felsefi yönüne,kıvrak zekasına,hazırcevaplığına da hayranlık duydum.Göndermeleri de yakalayabildiğim yönleri ile çok yerindeydi.Bununla ilgili kurduğu bağlantıların yeri ve dozu yadsınamayacak seviyedeydi. Eeeee daha ne olsun? Elinizden düşüremeyeceğiniz (şahsen ben yolda yürürken bile okumak istedim) her yerde her alanda gülme garantili Antika Titanik’i tavsiye ediyorum.Büyük beklentiler içine girerek okuyabilirsiniz :) Keyifli okumalar...
Antika Titanik
Antika TitanikMurat Menteş · April Yayıncılık · 20185,6bin okunma
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Bu adam ne yazsa okurum! Doğallığın dibi gibi yazıyor. (Tam ifade etmek istediğim bu değildi aslında.) Umursamazlık, zıpkın gibi kelimeler, gerçeklik, hayatın gerçek yüzü, kadınlar, kediler, bir işte çalışmak veya çalışmamak, ironi yapma, harika espriler (gerçekten çok iyi) katıla katıla gülme garantili değil ama gülüyorsunuz işte. Henry Chinaski. Gerçekten benim için şöyle bir gerçek var. Bukowski veya Bernhard okuyunca insanın başka bir şey okuyası gelmiyor. Diğer yazarlara haksızlık asla etmek istemem ama, yazılanlar kurgumu gerçek mi anlamak çok zor. Bu yüzden insanı çok derinden sarsıyor. Sarsıcı tek kelimeyle. Bernhard gibi.. yani Zehir. onu da okuyun mutlaka. Tam ismi Thomas Bernhard.
Postane
PostaneCharles Bukowski · Parantez Yayınlar · 20191,298 okunma
32 syf.
10/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
Çocuğunuzla okurken gülme garantili, çok eğlenceli, çok komik bir kitap önerisi. Bir çocuğun restoranda çorba içmek isterken, "Çorbamda zürafa var! " sözüyle başlıyor hikaye. Eğlenceli serüven her gelen çorbanın içerisinden farklı hayvanlar çıkmasıyla devam ediyor. Hikaye diyalog şeklinde ilerliyor. Kitaptaki resimler ilgi çekici ve eğlenceli. Aynı zamanda doğa dostu organik bir kitap ,insan sağlığına zararlı hiçbir kimyasal içermiyor. Kitabı okurken çocuklarınıza "Acaba bu sefer çorbadan ne çıkacak? " gibi sorular yönlendirerek çocuklarınızın hayal güçlerini kullanmalarını ve yaratıcılıklarını geliştirmelerini sağlayabilirsiniz. Kitabı çocuklarınızla ses tonunuzu değiştirerek okursanız onlar için daha da ilgi çekici hâle getirebilirsiniz. Her çocuğun böyle komik bir kitabı olmalı. Keyifli okumalar..
Çorbamda Zürafa Var-Organik Kitap
Çorbamda Zürafa Var-Organik KitapRoss Burach · Beyaz Balina Yayınları · 201893 okunma
61 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.