Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
680 syf.
10/10 puan verdi
''BÜTÜN SEVDİKLERİM BENİ KARANLIKTA UNUTTU ''
''İsterim ki bu kitabı okuyunca, şehvetli bir kabus görmüş gibi olun. '' Zalımsın PESSOAAAA...Bir karabasan gibi çöktü üzerime cümleler. Hem bedenen, hem ruhen zor günlerden geçtiğim bir dönemde bu kitaba denk gelmem tam acıdan zevk alma durumu oldu. Kendi acımı unutup, Pessoa'nın içine düştüğü bu derin sancıyı tüm bedenimle hissettim. Yoğun,
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 202110,6bin okunma
Bugün günlerden Oğuz Atay 🎈❣️ Doğum günün kutlu olsun sayın Atay, ne harika eserler bıraktın bizlere... Oğuz Atay'ı anmak adına birer alıntı bırakabilirsiniz... Keyifli okumalar 🍀
Reklam
412 syf.
9/10 puan verdi
"Sözü eyleme dönüştürmek isteyenler vardık. Çok azdık."
Şuan bu sitede Dursun Akçam'ın okunma sayısı "44" Söz eyleme nasıl dökülür? Şair Ergin Günçe'nin bir cümlesi var: "Bildiri olup dağılmalı insan büyüyünce" evet dağıldık ama bildiri olarak değil değerlerden, mücadeleden, okuma eyleminden, gerçek yazarlardan uzaklara doğru dağıldık. Merkezde kalan bir avuç insanı da Dursun Akçam
Kanlı Derenin Kurtları
Kanlı Derenin KurtlarıDursun Akçam · May Yayınları · 197442 okunma
Mevzu Tutunamamak .
Yusuf Atılgan’ın 1980’lerde Oğuz Atay’ı kaybettikten sonra yazdığı bir yazı var, diyor ki: “Günlerden bir gün, bir paket geldi bana. Açtım içinde bir kitap çıktı: Tutunamayanlar. Kitap imzalıydı ve içinde de şöyle bir yazı vardı: “İlgileneceğinizi umarak…” “Yusuf Atılgan bu kitabı okur, çok da sever. Ama bunu hiçbir zaman Oğuz Atay’a söylemez. “Benim okuduğum kitap o kadar müthiş bir eserdi ki, böyle muazzam bir kitabı kaleme alan birinin daha nice eserler yazacağını düşündüm. Benim yorumuma, iltifatıma, söyleyeceğim iki çift lafa ihtiyacı olmadığını düşündüm. Dolayısıyla hiçbir zaman takdirlerimi ona iletme gereğini duymadım.” Ama aradan seneler geçer, ortak bir arkadaşlarından şöyle bir şey işitir ki, bu hadiseyi yeniden hatırlamasına sebep olur. “Ben Yusuf Atılgan’a kitabımı gönderdim, ama kendisinden tek bir kelime dahi duymadım. Tek gördüğüm kayıtsızlık oldu.” demiştir Atay. Bunu duyan Yusuf Atılgan çok pişman olur; ancak geçtir artık. Oğuz Atay vefat etmiştir. Ve Atılgan bu anıyı anlatırken der ki: “Eğer bugün hayatta olsaydı, ne yapar ne eder muhakkak onu bulur, karşısına geçer, yüz yüze ona kalemini ne kadar taktir ettiğimi söylerdim.”
724 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Yusuf Atılgan'ın Tutunamayanlar anısı...
Yusuf Atılgan’ın 1980’lerde Oğuz Atay’ı kaybettikten sonra yazdığı bir yazı var, diyor ki: “Günlerden bir gün, bir paket geldi bana. Açtım içinde bir kitap çıktı: Tutunamayanlar. Kitap imzalıydı ve içinde de şöyle bir yazı vardı: “İlgileneceğinizi umarak…” “Yusuf Atılgan bu kitabı okur, çok da sever. Ama bunu hiçbir zaman Oğuz Atay’a söylemez. “Benim okuduğum kitap o kadar müthiş bir eserdi ki, böyle muazzam bir kitabı kaleme alan birinin daha nice eserler yazacağını düşündüm. Benim yorumuma, iltifatıma, söyleyeceğim iki çift lafa ihtiyacı olmadığını düşündüm. Dolayısıyla hiçbir zaman takdirlerimi ona iletme gereğini duymadım.” Ama aradan seneler geçer, ortak bir arkadaşlarından şöyle bir şey işitir ki, bu hadiseyi yeniden hatırlamasına sebep olur. “Ben Yusuf Atılgan’a kitabımı gönderdim, ama kendisinden tek bir kelime dahi duymadım. Tek gördüğüm kayıtsızlık oldu.” demiştir Atay. Bunu duyan Yusuf Atılgan çok pişman olur; ancak geçtir artık. Oğuz Atay vefat etmiştir. Ve Atılgan bu anıyı anlatırken der ki: “Eğer bugün hayatta olsaydı, ne yapar ne eder muhakkak onu bulur, karşısına geçer, yüz yüze ona kalemini ne kadar taktir ettiğimi söylerdim.”
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202062,1bin okunma
Bugün Günlerden Oğuz Atay
İçimden şehirler geçiyor, sen her durakta duruyor, inmiyorsun.
Oğuz Atay
Oğuz Atay
Reklam
Pazar Postası ve Olaylar dergisi deneyleri Oğuz Atay'ı politikadan soğutuyor. Oğuz Atay'ın politik deneyiminden çıkardığı sonuç ne? O günlerden başlayarak bireyi öne çıkarıyor. Birey kalarak sosyalist mücadele verilebilir mi?
Önsözde yer alan Oğuz Atay:
Türk edebiyatında Oğuz Atay diye bir yazar olmasaydı ve çevirmen Ahmet Cemal günlerden bir gün onunla tanışmasaydı, Körleşme diye bir roman dilimize belki de çok daha geç bir tarihte ve bir başkası tarafından çevrilecekti. Yetmişli yılların ikinci yarısıydı. O sıralarda İstanbul'da Teşvikiye'deki Belveder Apartmanı'nda bulunan
Sayfa 13 - Sel Yayıncılık
O yüzden geç kalınmamalı-Yusuf Atılgan’ın Oğuz Atay Anısı
Yusuf Atılgan’ın 1980’lerde Oğuz Atay’ı kaybettikten sonra yazdığı bir yazı var, diyor ki: “Günlerden bir gün, bir paket geldi bana. Açtım içinde bir kitap çıktı: Tutunamayanlar. Kitap imzalıydı ve içinde de şöyle bir yazı vardı: “İlgileneceğinizi umarak…” “Yusuf Atılgan bu kitabı okur, çok da sever. Ama bunu hiçbir zaman Oğuz Atay’a söylemez. “Benim okuduğum kitap o kadar müthiş bir eserdi ki, böyle muazzam bir kitabı kaleme alan birinin daha nice eserler yazacağını düşündüm. Benim yorumuma, iltifatıma, söyleyeceğim iki çift lafa ihtiyacı olmadığını düşündüm. Dolayısıyla hiçbir zaman takdirlerimi ona iletme gereğini duymadım.” Ama aradan seneler geçer, ortak bir arkadaşlarından şöyle bir şey işitir ki, bu hadiseyi yeniden hatırlamasına sebep olur. “Ben Yusuf Atılgan’a kitabımı gönderdim, ama kendisinden tek bir kelime dahi duymadım. Tek gördüğüm kayıtsızlık oldu.” demiştir Atay. Bunu duyan Yusuf Atılgan çok pişman olur; ancak geçtir artık. Oğuz Atay vefat etmiştir. Ve Atılgan bu anıyı anlatırken der ki: “Eğer bugün hayatta olsaydı, ne yapar ne eder muhakkak onu bulur, karşısına geçer, yüz yüze ona kalemini ne kadar taktir ettiğimi söylerdim.”
İlk yazarlığa başlangıcı da, Vüs’at O. Bener ile paylaştığı iki sayfalık deneme çalışmasına, Bener’den duyduğu övgü ve yazmaya devam etmesi konusundaki destektir. Ömürleri boyunca ayrılmayan çok sıkı dost olurlar o günlerden sonra. Yıllar sonra da Tutunamayanlar romanındaki Süleyman Kargı karakterini yaratırken, Vüs’at O. Bener’in yaşamından esinlenecektir Oğuz Atay.
Sayfa 5
70 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.