-Şiddetin politik bir araç olduğuna inanırdı. Hedefe ulaşmak için binlerce sivili katletti. Yerliler arasında Hıristiyanlığı yaymak adına güç kullanmaktan kaçınmadı.
-İyi bir yazardı. Meksika'daki fetihlerini anlattığı ve dönemin İspanya kralına yazdığı mektuplar, abartılı bir dil kullandığı kabul edilmesine rağmen, detaylı ve canlı anlatımıyla, İspanyol Edebiyatı'nın o dönemdeki en sağlam metinleri olarak değerlendirilir. Aztek medeniyeti ile ilgili bilgilerin çoğu Cortes'in mektuplarından elde edilmiştir.
-Gözden düştüğü günlerde, bir fırsatını bulup kralı taşıyan at arabasının kapısına tırmanmış, kralın kim olduğunu sorması üzerine "Ben size atalarınızın miras bıraktığı topraklardan daha fazlasını veren adamım" demişti.
-Birçok yere adı verilmiş olmasına rağmen günümüz Meksika'sında, tarihin unutulması gereken bir parçası (Damnatio memoriae) olarak görülür.
-Aztek İmparatoru Montezuma, elinden düşürmediği içecekten, ülkesini işgale gelen Cortes ve adamlarına da ikram etmişti. Bu yeni tattan çok etkilenen Ispanyol kâşif, içeceğin yapıldığı bitkinin tohumlarını İspanya'ya gönderdi. Yeni içecek kısa sürede Avrupa'ya yayıldı. Bu içecek, kahveden başka bir şey değildi.