Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
222 syf.
7/10 puan verdi
Aydın'ın Nazilli ilçesinin Kuyucak köyünde başlayan ve Balıkesir'in Edremit ilçesinde biten hayatlar... Kuyucaklı Yusuf Sabahattin Ali'nin 1937'de basılan ilk romanıdır. Döneme ayna tutan, yansıtan ve betimlemeleriyle romanın içine sürükleyen bir eser haline gelmiştir. Yusuf'un annesi ve babasının eşkıyalar tarafından öldürülmesi ile olaylar başlar ve bir kaymakamın onu evlatlık edinmesi ile devam eder. Kaymakamın birde kızı vardır. Muazzez. Küçük bir kasabada yaşamaya başladıklarında başlarına ne denli büyük dertlerin geleceğinden habersizdirler. Ölümler, ayrılıklar, yalnızlıklar, çaresizlikler... Eseri her ne kadar sürükleyici bulsam da yer yer fazla betimlemelerden dolayı olaylardan koptuğumu fark ettim. Bazen de bir yeşilçam filmi izliyormuşum gibi hissettim. İlk sayfalardaki etki ortalara doğru azalmaya başladı ama sonunda beni çok şaşırttı hiç böyle bir son beklemiyordum. Daha önce Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna'sını ve Sırça Köşk'ünü okumuştum. Bu üç eserde bende aynı izlenimi bıraktı diyebilirim. Üzüldüğüm iki nokta var ki ilki şudur; Biliyorsunuz kendisi Ali Ertekin tarafından öldürülmüştü. Eğer öyle olmasaydı söylentilere göre Kuyucaklı Yusuf'a devam niteliğinde bir cilt daha yazacakmış. Belki o zaman Yusuf'un bundan sonra hayatına nasıl devam ettiğini öğrenmiş olurduk. Açığa kavuşması gereken, bana göre yarım bırakılmış çok şey vardı. İkincisi ise o dönemin yaşantısını, beklentilerini okudukça günümüzden çok bir farkı olmadığını anladım. Hala gelişmekte miyiz ? Yoksa gittikçe geriliyor muyuz ?
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı Yusuf
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021174,9bin okunma
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Özgürlük mü? Mutluluk mu?
Lütfen bu kitabı okumayı daha fazla erteleme. Spoiler içerebilir! :) Bin Dokuz Yüz Seksen Dört, bana göre Orwell'in kutsanmış kaleminden çıkan alegorik ve politik bir distopya harikası. Distopyalar, gelecek nesil için her zaman bir uyarı niteliğinde olmuşlardır. Hangi distopik eseri okursanız okuyun benliğinizden bir parça, bir iz bulacaksınız.
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2023166,5bin okunma
Reklam
222 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Aydın'ın Nazilli ilçesinin Kuyucak köyünde başlayan ve Balıkesir'in Edremit ilçesinde biten hayatlar... Kuyucaklı Yusuf Sabahattin Ali'nin 1937'de basılan ilk romanıdır. Döneme ayna tutan, yansıtan ve betimlemeleriyle romanın içine sürükleyen bir eser haline gelmiştir. Yusuf'un annesi ve babasının eşkıyalar tarafından öldürülmesi ile olaylar başlar ve bir kaymakamın onu evlatlık edinmesi ile devam eder. Kaymakamın birde kızı vardır. Muazzez. Küçük bir kasabada yaşamaya başladıklarında başlarına ne denli büyük dertlerin geleceğinden habersizdirler. Ölümler, ayrılıklar, yalnızlıklar, çaresizlikler... Eseri her ne kadar sürükleyici bulsam da yer yer fazla betimlemelerden dolayı olaylardan koptuğumu fark ettim. Bazen de bir yeşilçam filmi izliyormuşum gibi hissettim. İlk sayfalardaki etki ortalara doğru azalmaya başladı ama sonunda beni çok şaşırttı hiç böyle bir son beklemiyordum. Daha önce Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna'sını ve Sırça Köşk'ünü okumuştum. Bu üç eserde bende aynı izlenimi bıraktı diyebilirim. Üzüldüğüm iki nokta var ki ilki şudur; Biliyorsunuz kendisi Ali Ertekin tarafından öldürülmüştü. Eğer öyle olmasaydı söylentilere göre Kuyucaklı Yusuf'a devam niteliğinde bir cilt daha yazacakmış. Belki o zaman Yusuf'un bundan sonra hayatına nasıl devam ettiğini öğrenmiş olurduk. Açığa kavuşması gereken, bana göre yarım bırakılmış çok şey vardı. İkincisi ise o dönemin yaşantısını, beklentilerini okudukça günümüzden çok bir farkı olmadığını anladım. Hala gelişmekte miyiz ? Yoksa gittikçe geriliyor muyuz ?
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021174,9bin okunma
Günümüzden ne farkı var...
Unutma ki; Abdülhamit dönemi -hep anlatıldığı gibi- halkın bir eli yağda bir eli balda yaşadığı bir refah dönemi değildi. Öyle ki Abdülhamit döneminde vergi yükü altında ezilen, sömürülen Anadolu halkı, 1906'da ayaklandı. 1906'daki vergi ayaklanmaları -Abdülhamit rejimini yıkan- 1908'deki Meşrutiyet Devrimi'ni tetikledi. Sahi! "Payitaht Abdülhamit"te bunlar anlatılıyor mu?
200 syf.
8/10 puan verdi
Ada ve Adaş
Ada / Zdrovo, Meşa Selimoviç'in okuduğum ikinci romanı oldu. Daha önce Derviş ve Ölüm'ü okumuştum. Derviş ve Ölüm, Yugoslav edebiyatının daha özelinde de Bosna edebiyatının başyapıtlarından birisiydi. Ağır işleyen, üst düzey bir edebi eserdi. Orada Selimoviç, haksız yere idam edilen ağabeyinin kendisinde bıraktığı duygular üzerinden bir roman
Ada
AdaMeşa Selimoviç · Ketebe Yayınları · 2020171 okunma
168 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Propaganda
Propaganda isimli kitap ile Edward Bernays, kitleleri yönlendirmenin ardındaki düşünceyi irdeliyor. Bunu da irdelerken kitle psikolojisi ve bilinçaltı önemli yer tutuyor. Kitap, Mark Crispin Miller'in giriş yazısıyla başlıyor. Miller burada hem propaganda kelimesinin tarihi yolculuğu hakkında hem de Bernays'ın propaganda ve halkla
Propaganda
PropagandaEdward Bernays · Pegasus Yayınları · 202372 okunma
Reklam
222 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kuyucaklı Yusuf
Aydın'ın Nazilli ilçesinin Kuyucak köyünde başlayan ve Balıkesir'in Edremit ilçesinde biten hayatlar... Kuyucaklı Yusuf Sabahattin Ali'nin 1937'de basılan ilk romanıdır. Döneme ayna tutan, yansıtan ve betimlemeleriyle romanın içine sürükleyen bir eser haline gelmiştir. Yusuf'un annesi ve babasının eşkıyalar tarafından öldürülmesi ile olaylar başlar ve bir kaymakamın onu evlatlık edinmesi ile devam eder. Kaymakamın birde kızı vardır. Muazzez. Küçük bir kasabada yaşamaya başladıklarında başlarına ne denli büyük dertlerin geleceğinden habersizdirler. Ölümler, ayrılıklar, yalnızlıklar, çaresizlikler... Daha önce Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna'sını ve Sırça Köşk'ünü okumuştum. Bu üç eserde bende aynı izlenimi bıraktı diyebilirim. Üzüldüğüm iki nokta var ki ilki şudur; Biliyorsunuz kendisi Ali Ertekin tarafından öldürülmüştü. Eğer öyle olmasaydı söylentilere göre Kuyucaklı Yusuf'a devam niteliğinde bir cilt daha yazacakmış. Belki o zaman Yusuf'un bundan sonra hayatına nasıl devam ettiğini öğrenmiş olurduk. Açığa kavuşması gereken, bana göre yarım bırakılmış çok şey vardı. İkincisi ise o dönemin yaşantısını, beklentilerini okudukça günümüzden çok bir farkı olmadığını anladım.
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021174,9bin okunma
352 syf.
8/10 puan verdi
Üşüdüğünden değil, duymamak için örtmüştü kulaklarını
Başlangıcı gibi sonuna kadar çarpıcı ve gerçekçi bir roman. Her ne kadar gün içinde azar azar okuduğum bir kitap olsada bir oturuşta bitirilebilecek akıcı ve etkileyici bir kitaptı. Zorunlu askerlik, bedelli askerlik, askerlik süreci, rütbeler arası ezici tutumlar... gibi günlük yaşamda yadsınan birtakım konular üzerine getirilen
Ziyan
ZiyanHakan Günday · Doğan Kitap · 20195,1bin okunma
488 syf.
5/10 puan verdi
Okumasanız da olur gibi
Sanırım incelerken en zorlanacağım kitap olacak ama incelemeyi çok istiyorum bu kitabı.Ancak genel olarak sanırım kitabı önermeyeceğim Şimdi öncelikle kitap bir destanın romanlaştırılmış hali.Orijinal destan ise dünyanın yazılı olarak en eski destanı.Bunun şöyle bir dezavantajı var.Bu yazılı ilk eser ayrı ayrı tabletlere yazıldığından dolayı çoğu
Gılgameş
GılgameşHarald Braem · Yurt Kitap Yayın · 20001,286 okunma
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.