1929 yılında Yakup Kadri'nin (Karaosmanoğlu) Milliyet gazetesinin bir anketine kendi köşesinden verdiği cevap; Gazetenin sorusu basittir: "Gazi'nin en büyük eseri hangisidir?" Yakup Kadri de soruya benzer basitlikle cevap verir: "Kemalizm". Yakup Kadri'nin yazısındaki Kemalizm tanımı ve kavramdan beklentisi
“….”senin de yüreğin çarpıyor mu? Diye sordum.
Herkesinki çarparmış. Ama kiminki aydınlık olurmuş, kiminki karanlık. Dışarıdan hangisinin karanlık, hangisinin aydınlık olduğunu nasıl anlaşılır?”
_Derin acılar, insanı seçkinleştirip diğer insanlardan farklı kılar.
_Wagner, çok derin acılar çeken biri – diğer müzisyenlerden üstün yanı da bu. Her alanda Wagner'e ve bestelediği müziğe hayranım.
_Derin acılar çekmiş her insanın ruhsal iğrençliği ve gururu, bir kişinin ne kadar acı çektiği, neredeyse onun değer dizgesi içerisindeki yerini
İLHAN ŞEŞEN: Valla belki şairane yaklaşacağım ama taraflardan birinin "Seni seviyorum" demesi ile başlar aşk, yine taraflardan birinin "Beni seviyor musun?" sorusu ile biter. İlişkinin tarafları arasında aşka düşkünlük bakımından fark vardır. İkisi eşit derecede âşık değildir. Günün sonunda da daha az âşık olan bırakır ve öbürüne üzülmek düşer. Aşk böyle saçma sapan bir şeydir. Biri illa ki daha tutkundur. Özü sözü şuna çıkıyor yani: "Aşk layık olanda!" (Ve şarkı ya geçilir.)
Yağız Yılmaz / Kasımda aşk başkadır /İlhan ŞeşenKitabı okudu