Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Asli meselelerinden uzaklaşmış, zihni ve kalbi istinatgâhını yitirmiş, güncelin attığı her topa gözü kapalı giren, bir gün sonra hatırlamayacağı kadar önemsiz herhangi bir meseleye kıyametin gerçekleşecek son alametiymiş gibi hararetle dalan, birilerinin kafasını gözünü yarmaya hangi ahlaki vazgeçilmezlerinden vazgeçerek gittiğini düşünemeyen, bütün cephelerin ötesinde korunması gereken asli cephenin Hakk'ın 'hak ve hukuku” olduğunu unutan koca bir kalabalık hâline geldik bugün. Sürekli bir 'kritik durum' içindeyiz ve bunu mazeret kılıyoruz sürekli, her türlü asılsız hâllerimize.
Ebrar 2126
Ebruar kavramını veya Ebruarı bunların nasıl kimseler olduklarını el alacağız, konuşmaya çalışacağız Ebruar her ne kadar Türkçe'ye bir isim olarak geçmişse de aslında Arapça eril bir çoğul yani Ebruar iyiler demek Bu kekili bunun Ber veya Ber ayette geçtiği üzere Cenab-ı Hak Hz. Yahya için o Ber ile bir valideyhi Olem yakın Cebber'in
Reklam
Hakka esir olanların devletinde hakimler, ilahî buyruklara mahkûm; hevasına bağlananların dünyasında ise arzularına mahkum olanlar sisteme hakimdir. Beşerî hukuk sistemleri, nefsine mahkum olan hakim zümrenin, İslâm ise Hakk'a esir olan müminlerin nizamıdır. Hakimler tebalarını mahkûm olarak, Hakk'ın buyruklarına mahkûm olanlar da kendilerini milletin hizmetkarı olarak görür. Birincisinde adalet, ikincisinde ise güç hakimdir.
Laiklik batının dinsizliğidir. (Ülkemiz de ki laiklik anlayışı!)
Yazımızı okuyun ama ön yargılarla okumayın anlamaya çalışın lütfen. En sondaki ayetlerin mealleri üzerinde iyi düşünün. İslam bir hukuk dinidir devlet işlerinde İslami kabul etmeyen müslüman olamaz. Bilmiyorsanız öğrenin ve Tevbe ve istiğfar edin tekrar iman edin İslam'a davet ederim. İman ederseniz kendinize iyilik yapmış olursunuz bu
Hâlıkın hukukuyla mahlukatın hukukunu en mükemmel surette ancak Müslümanlık tarif etmiştir Kur'anın telkin ve Hazret-i Muhammed'in tebliğ ettiği esasattan mükemmel bir ahlâk mecellesi vücud bulur. Esasat-ı Kur'aniyenin muhtelif memleketlerde insanlığa ettiği iyiliği ve ettikten sonra da Allah'a takarrub etmek isteyen insanları Cenab-ı Hakk'a rabtettiğini inkâr etmek mümkün değildir. Hâlık'ın hukuku ile mahlukun hukuku, ancak müslümanlık tarafından mükemmel bir surette tarif olunmuştur. Bunu yalnız Müslümanlar değil, Hristiyanlar da Musevîler de itiraf ediyorlar. MARMADÜKE PİCKTAHALL (Marmadük Piktol) İşarat-ül İ'caz[2022] - 273
Şimdi sana düşen daima şemme-i Muhammedi'yi duy, Cenâb-ı Hakk'ın rızasına tiryaki ol. Bu kimselerin yaptığı şeyleri değil, kendi yaptığın hizmetleri yok bil. Hizmetinde ne nefsinin nişanı ne de varlığının eseri olsun. Aradan çıkıver. Gizli gizli yoklardan yârinle vuslat demlerini sür, kalbin safada olsun. Kalbine ikinci bir dost ve muhabbet ehlini bile koyman câiz değilken ağyarı ve düşmanı sakın kalbine sokma. Yeri geldiğinde münasib şekliyle zâlimleri de yerine oturt. Haddini bildir. Amma bunu yaparken de nefsini ara yere koyma. Hak'la gör, Hak'la konuş, hak ve hukuku muhafaza et Hakk'ı kâim kıl. Benliğini kâim kılma. Hak sende otursun, sen de hep Hak'la kâim ol.
Sayfa 142
Reklam
Şu bir gerçektir ki, bir dikta yönetimi hukuku çiğner, çevresindeki menfaatçi dalkavuklarla bir oligarşi kurar, dürüst ve erdemli insanları susturursa, açıkça söylemese bile halkını hiçe saymış demektir. Halk da fâsık ise; hak, bâtil, erdem onlar için önemsiz olduğundan sürü gibi ona uyarlar. Zulme, şahsiyetsizliğe boyun eğip ses çıkarmazken, hakkı tutan bir ses yükseldiğinde onu susturmak için sesleri yüksek çıkar. İşte bunlar zilleti kabul ettiklerinden, "hiç" sayılmaya müstahak hâle gelmişlerdir. Nihayet kahr-ı ilâhîyi celp ederek helak edilmişler ve sonrakilere bir ibret olmuşlardır. -Ömer Çelik / Hakk'ın Dâveti Kuranı Kerim Meâli ve Tefsiri Cilt 4
Sayfa 473Kitabı okudu
Hukuk felsefesinin labirentlerine dalmadan fıkıh literatürünün binleri bulan cildi arasından çekip çıkaracağımız şudur: Iki Hukuk var, biri Cenab- Hakk'in lutfedip peygamberleri vasıtası ile insanoğluna gönderdiği; öteki "Hududullah"ı çiğneyerek hakim güçlerin inşa ettiği beşeri hukuk. Bir Hakk'ın hukuku. Öteki gücün hukuku..
Sayfa 51 - Dergah yayınlarıKitabı okudu
Cüneyd-i Bağdâdî hazretleri (k.s), "Cenab-ı Hakk'ın seni senliğinden öldürmesi ve kendisiyle ihya etme- sidir" diye tarif etmiştir. Başka bir Allah dostu, "Allah ile oturmak iste- yen ehl-i tasavvufla otursun" buyurmuştur.
Çok güzel
Bütün meseleleri ya beğeniriz veya beğenmeyiz. Yani ya ak ya da kara diye vasıflandırırız. Beğenmediklerimizde kusurlar görürüz. Halbuki her meseleyi kendimize göre değil de Allah'ın ilmine havale edersek, meseleler bizim gördüğümüz gibi olmaz. O zaman ne kadar yanıldığımızı anlarız. Doğruyu bulabilmek için Allah'ın hükümlerini "ha- kem" tayin etmek lazımdır. Kâmil olan insan Hakk'a gitmek, O'nun n- zasına, cemaline ve nimetlerine kavuşmak ister. Ancak Hakk'a, takdir olunan ecelin gelmesiyle gidilir.
Reklam
وَاعْلَمُوا أَنَّمَا اَمْوَالُكُمْ وَأَوْلَادُكُمْ فِتْنَةٌ وَأَنَّ اللَّهَ عِنْدَهُ أَجْرٌ عَظِيم "Biliniz ki mallarınız, çocuklarınız birer imtihan sebebidir." (Enfal 8/28) Imtihan sebebi olan mallar ve çocuklar ile Hakk'ın rızasını tahsi le, onların kemalâta ulaşmasına vesile olursak ne ala! Ancak o çocuk- lar ve mallar, bize Hakk'ın rızasını unutturup günah işlemeye vesile olursa, o kimse, ilâhî imtihanı kaybetmiş olur.
İslam'ı kabul etmeyen, Hakk'a teslim olmayan, Hak ve hakkaniyet tanımayanlar haram ve helal seçmezler. Hukuka tecavüz ederler. Allah'ı ve Ahireti unutup haram ve helal tanımayanların, Allah ve Resûlünün haram kıldıklarına saygı göstermeyenlerin müslümanlığının anlamı yoktur. Kitap ve Sünnet'i, hak ve hukuku gözetmeyecek olanların, hak din ile dindar olarak hakkı gerçekleştirmeyecek ve uygulama yapmayacak olanların da müslümanlığının anlamı yoktur. Müslümanım diyen, müslüman kalmak isteyen, Allah'ın haramını haram, helalini de helal bilecek ve Allah (c.c.)'a inandıktan sonra O (c.c.)'nun emirlerine teslim olup öyle yaşayacaktır. Başka seçeneği yoktur. Aksi halde "Allah'ın hareminin yasaklarını çiğneyeni, helal sayanı, Allah ve Peygamberleri lânetlemiştir", cümlesine dahil olmak tehlikesiyle karşı karşıyadır.
ŞERÎAT : 1. Açık, doğru ve düz yol. 2. Herkesin uyması için konan her çeşit kural, kanun, yasa, düzen ve nizam: Şerîatla durur arz u semâvat/Bu bünyânın binâsı­dır şerîat (Niyâzî-i Mısrî). Şerîat-ı Muhammediyye'den daha ahkem bir kanun bulmak kabil midir? (Ziya Paşa'dan). Şerîat adâlettir, şerîat adâlete riâyettir. Bunun içindir
Sayfa 1166Kitabı okuyor
İslam hukuku metodolojisinin en mühim simalarından Karâfî der ki: "Rasulullah'ın s.a.v başka hiçbir mucizesi olmasaydı, yetiştirmiş olduğu ashabı kiram bile Onun nübüvvetini ispata kâfî gelirdi."
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.