"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Sevin ama ALLAH için sevin. Aşık olun ama bu aşk sizi günaha değil ALLAH'a götüren aşk olsun. Hz. Ali’nin Fâtıması olun. Râsulullah Sallallahu Aleyhi Ve Sellem’in Âişe’si olun. Evliliği evcilik zannedenlerin, maddiyatı bir prensip kabul edenlerin kalbinden de, ömründen de uzak olun. Helâl ve temiz, tertemiz. Sizinle Mekke’ye, Medine’ye ve Kudüs’e gidecek biri tamamlasın imanınızın yarısını. Göz bebeklerinize bakarken şükreden, ALLAH’ı hatırlayan ve hatırlatanı sevsin kalbiniz. Göz bebeklerinize haramsız bakanlara baksın kalbiniz. Ellerinizi tutunca, günahlarınızın sağanak gibi yağanını tutsun kalbiniz. Kalbinde ihanet olmayanı barındırsın kalbiniz. Siz olmadığınızda da sizin isminizi sayıklayan bir dil zikretsin isminizi. Haramsız ve hatasız. Boşverin haram sevdaları. Boşverin utanmaz bakışları. Boşverin Paris’e İngiltere’ye gidenleri. Boşverin, maddiyata bakıp, maneviyatı yok edenleri. Boşverin siz güzelliğe bakıp, kalbi sıfırlayanları. Boşverin namazda size öncülük etmeyeni. Elinizden tutup, cehenneme sürükleyenleri.
Lütfen nişanlanırken, evlenirken,
çocuk yaptığınızda toplumun israf furyasına uyup ''desinler'' diye ''gösteriş olsun'' diye abartılı beklentilerde bulunmayın.
Bu parayla bir mazlumu güldürün bir fakiri sevindirin..
İnfak olmadı mı, yiyin için ihtiyacınız olan birşeyi alın.
Ama bu kadar abartılı olmayın.
Şimdilerde moda olan bu tarz abartılı kutlamalara destek olarak, yayılmasını sağlamayın..
Daha cocuk doğmadan isim partisi,
Lohusa partisi,
Dişi cıktı partisi,
Çişini yaptı partisi, gibi fuzuli masraflar gerektiren kutlamalardan uzak durun..
Dünyada insanlar açlıkla, yoklukla savaşırken.
Özellikle israfın haram olduğunu bildiren bir dinin mensubu olduğumuz halde
toplum olarak bu çılgınlığa hep birlikte dur diyemiyorsak yazıklar olsun bize...
İSRAFA SON VERELİM❗
TOPLUMSAL YOZLAŞMA DEĞİL, EGOSUZ KİBİRSİZ BİR TOPLUM DİLEĞİYLE .
Bakara 173.ayet
Allah size yalnızca murdar eti, kanı, domuz etini ve Allah’tan başkasının adına kesilmiş olanı haram kıldı. Ama biri zorda kalırsa, haksızlığa sapmadıkça, sınırı aşmadıkça kendisine günah yoktur. Biliniz ki Allah bağışlayan ve esirgeyendir.
Maide 3.ayet
Murdar hayvan, kan, domuz eti, Allah’tan başkası adına kesilmiş, boğulmuş,
Sandığa giderken şunları unutma.
Kaldığı tarikat yurdunda bunalıma girip intihar eden 20 yaşındaki tıp öğrencisi Enes'i unutma, bizden çaldıkları paraları ayakkabı kutularında biriktirenleri unutma, bir gecede 128 milyar doları çalan damadı unutma, sma hastası çocukları tedavi etkisi yok denilerek ilaçlardan mahrum bırakıp ölüme terk edenleri
"Diyarbakır'da çöken Galeria sitesinin enkazından 9 gün sonra cansız olarak çıkarılan avukat Serhan Özdemir'in, kolon kesen marketle mahkemelik olduğu ortaya çıktı."
birgun.net/haber/depremde-...
Bu ülke hakkını arayan, tertemiz yürekli, yüzünden neşesi eksik olmayan gencecik bir avukatını kaybetti...
Kolonu kesen marketin de, buna cevaz veren bütün yöneticilerilerin de ölene kadar bir gram rahat uyku uyuması haram olsun.
İsraf olmasın diye sofradaki ekmek kırıntılarını toplayıp yiyen bir nesilden, gittiği açık büfe kahvaltıda yediğinin üç mislini çöpe atıp israf eden bir nesle savrulduk. "Komşusu açken tok yatan bizden değildir" hadisi ile büyüyen bir nesilden , komşusu açken yediği yemeği sosyal medyada paylaşan, hatta o yemeğin hesap fişini bile paylaşan bir görgüsüzlüğe savrulduk. Misafir geldiğinde, edebinden çayı bile kapının arkasından uzatan annelerimiz vardı bizim. Şimdi ise sokakta, düğünde kadın erkek beraber halay çeken bir nesle savrulduk. 15-20 yaşlarındaki gençlere 'kız arkadaşın var mı?' dediğimiz bir ahlaksızlığa savrulduk. İnsanın nikahlı eşi olur onunla gözünü açar onunla gözünü kapatır.Müslüman'a yakışan budur... Bu anlayıştan Milyonların izlediği kimin kimi aldattığı belli olmayan o dizilerin peşine düştük. Aldatma ahlaksızlığını, zinayı normal görür olduk. 50-60 yaşında ihramını başına geçirip sokağa çıkan annelerimizden, üstünde elbise olmayan bir nesle savrulduk. Gerekirse sadece bir lokma olsun ama helal olsun anlayışından; helal olsun, haram olsun yeter ki benim olsun anlayışına savrulduk. Yalanı, torpil'i, israfı normal görür olduk. Bütün bunları yaptıktan sonra da diyoruz ki: Neden başımıza bu kadar bela geliyor?
Eğer aklımıza başımızı almazsak başımıza öyle büyük bir bela gelir ki "keşke toprak olsaydık" deriz .Rabbim aklımızı başımıza almayı nasip etsin .Rabbim hepimizi muhafaza etsin.
Şüphesiz Allah’ın gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısında, Allah katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylardır. İşte bu Allah’ın dosdoğru kanunudur.
Öyleyse o aylarda kendinize zulmetmeyin.
(Tevbe, 9/36)
İSLAM KIZINA HARAM TEKLİF HAA!
° Çalışan kadın yuvasını dağıtıyor.
° Ben zaten kadın erkek eşitliğine inanmıyorum.
° Kızlarına sahip çıksalarmış.
° Medya olayları abartıyor. Kadına yönelik şiddet algıda seçicilik.
° Kadınlar iş aradığı için işsizlik yüksek.
° Kızlar okuyunca erkekler evlenecek kız bulamıyor.
° Kız mıdır kadın mıdır bilemem.
°
*Fermina dedi..
".. sana sonsuz bağlılık ve bitmeyen aşk andımı bir kez daha dile getirmek için yarım yüzyıl bekledim bu ânı"
Kolera Günlerinde Aşk Gabriel Garcia Marquez in ilk bakışta aşk romanı gibi görünmesine rağmen ölüm, yalnızlık, evlilik hayatı ve toplum ahlakını büyülü bir dil ile Yüzyıllık Yalnızlık tan sonra okuyucusuna