Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Kadınların özgürleşmesinden söz edildiğinde hep Süreyya Ağaoğlu'nun yazdığı bir kitabı hatırlarım. Böyle Bir Hayat Geçti adlı kitapta Süreyya Ağaoğlu çok ilginç bir olaydan söz eder. Kendisi Hukuk Fakültesini bitirdikten sonra , yine hukuk alanında ilk doktara yapanlardan bir başka hanımla birlikte Ankara'da bir bakanlıkta çalışmaktadır. İşlerini
Prof. Dr. Catherine BurillKitabı okudu
Hayat Neden Bu Kadar Sıkıcı ? DiyenLere … “Bugün ne Yaptın ? “ Hiiiç Aynı işte ne olsun ! DiyenLere , anlatacak bir çok şeyi olması için … Şimdilerde insanlığın en büyük sorun bu … Hayatın sıkıcı , monoton olması dışarıya dahi çıkmak istememek , gün ışığı görmemek … Herşeyin aynı olması insanın canını sıkıyor elbet , bunaltıyor , depresyona
Reklam
Atatürk'ün Adalet'i... Yaşlı kadın yatağından kalktı. Sabah ezanının insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankılanıyordu. 88 yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Pencereyi açması ile birlikte odaya ezan sesi ile birlikte baharın güzel kokusu ve kuş cıvıltıları doluştu. Penceresinden gözüken Kurtuluş Parkına bakarak
Babamın bir iş arkadaşı vardı. Kanser hastasıydı, 1 kızı vardı ve eşinden ayrıydı. O kadar iyi, o kadar iyi bi insandı ki onu çok seviyordum. İki gün önce vefat etmiş babam ben üzülmeyeyim diye söylememiş bana. Ama bugün resmini gördüm nasıl, ne yapıyor diye sordum babama. Vefat ettiğini söylediğinden beri şoktayım. İnsan canından kanından olmasa da bazı insanları çok sevebiliyor. Umarım kızının hayatı güzel olur, annesi gibi bir insan olarak mutlu bir hayat sürer. Mekanı cennet olsun melek gibi bir kadındı. Bunu neden buraya taşıdım? Çünkü bir şey fark ettim belki herkesin bildiği bir şey ama çoğu zaman unuttuğumuz bir şey. Ölümün her an bize veya bir başkasına gelebileceğini bildiğimiz halde neden bu kavgalar, dargınlıklar, değer bilmezlikler, yalanlar vb. var? Şahsen ben bu olayı yaşadıktan sonra davranışlarıma dikkat etmeye karar verdim. Sanırım insan yaşamadan anlayamıyormuş bazı şeylerin önemini. Çok etkilendiğim için ve hiç beklenmedik zamanda beklenmedik bir olay yaşadığım için yazlıverildi tüm bunlar. Belki sizlere bir hatırlatma olur bir yararı olur diye. Sevdiklerinizin değerii bilin her fırsatta bunu onlara belli edin.
Müslüman tek boyutlu, yalınkat bir hayat ortamında yaşamıyor bugün: kendine silah çekmiş bir düşmanla karşı karşıya bulunsaydı, işi kolaydı. O taktirde, hedefini açıkça seçebilirdi. Oysa bu gün, yeryüzünde yaşayan Müslümanların çoğu henüz nasıl bir konumda yaşadığının bile bilincinde görünmüyor. O genel olarak içinde yaşadığı İslamdışı düzene uyum sağlama çabası içinde bulunuyor. Bir bakıma farkında olmaksızın İslamdışı hayat tarzıyla İslamı telif etme kaygısına düşmüş görünüyor. Bu kaygı bile, aslında, henüz Müslüman olduğunu unutmayanlar için söz konusudur. Diğerleri böyle bir kaygı taşımaktan da uzak duruyor.
HAYAT ERTELEMEYE GELMEZ... Hayat akıp giderken... Siz siz olun, bugün aklınızdan geçen güzellikleri asla yarına bırakmayın... Ne yapacaksanız, hemen, ama hemen şimdi yapın... Çiçek mi sulayacaksınız, sulayın... Kitap mı okuyacaksınız, okuyun... Sinemada çok beğendiğiniz bir film mi var, hemen gidin seyredin... Sevgilinizi öpmek mi
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
164 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
“Kürk Mantolu Madonna” Hakkında Bazı Mülahazalar Okuduğum kitaplarda beni en çok cezbeden şey anlatıdan ziyade yazarın iç dünyasına duyduğum tecessüstür. Bu bağlamda biraz Sabahattin Ali'nin hayatına da değineceğim bilahare. Bir kapı daha aralanıyordu belleğimden içeri. Meçhul bir kuvvet çağırıyordu beni Raif Efendi'nin gizemli dünyasına. Kitabı
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021313,8bin okunma
TAMAM SAKİNİM Yabancı yazarlar ile yerli yazarlar arasında önemli bir fark görüyorum. Yabancılar bir macera romanı yazarken, sadece bir macera romanı yazma amacı güderken, bizimkiler yazdıkları romanın hem herkesin hayran kalacağı hem de dünya klasikleri arasında sayılmasını bekliyorlar. Yanılıyorsam düzeltin ama ben şimdiye kadar Nobel edebiyat
Bazen sanki karşısında biri varmış gibi konuşup, çok değişik bir ses tonuyla gülüyordu. Zaman zaman birden öfkeyle bir bağırıyordu ki, neye uğradığımızı şaşırıyorduk. Ben de de panik atak başlamıştı. Yerinden kıpırdarsa, ben aniden çok korkuyordum. Yanımda bir başkası yükses sesle konuşsa, öksürse çok korkuyordum. O sinirlenince elim ayağıma
YAZMANIN METAFİZİK BOYUTU: “NUN MASALLARI” M.NİHAT MALKOÇ ‘Nun’ bir harf olmaktan öte bir metafor… “Nun. Kaleme ve satır satır yazdıklarına andolsun” diye başlar Kalem Suresi… ‘Nun’ olan yerde kalem ve hokka esas duruşta bekler… Kalem insanla, “nun” hokkayla eş sayılmıştır hep… ‘Nun’ çok kere hilali ve hilal kaşı çağrıştırmıştır. “Zü’n-Nûn”
Reklam
621 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Yıllardır Çanakkale de yaşayan kişi olarak Homeros un eserlerini okumak olmazdı. Uzun yıllar okuduğum bu kitap ; görevim gereği Truva Ören yeri kazıları ile yakından ilgilenmiş olmamdan dolayı da benim için daha da çekici hale gelmişti 1990 lı yılarda tekrar elime alıp okudum. Ayrıca Kaz Dağlarının Ayazma mevkii benim Kaymakamlığını da yaptığım Bayramiç ilçesi dahilinde idi ki Paris in Afrodit i güzellik kıralicesi seçtiği yerdir. Bunların dışında Truva savaşlarının yapıldı yerler... İşte bunlar beni kendine çeken etkenlerdi. Truva kazılarını gerçekleştiren rahmetli Alfred Kolhman da aramız gayet iyi idi. sık sık ziyaretine giderdim o da bana kazılar hakkında bilgiler verirdi. Kendisine biz "Osman" diye hitap ederdik Kendisi bu hitaptan son derece mutlu olurdu. Adına şimdi Çanakkale de kütüphane var. Kendisi kazılarında ilmi bilgilerinin yanında Homeros un Eserlerini de baz alırdı. B bir gün bana "Halil bey buldum buldum O suyu buldum " demiş beni bir kovuğun içine götürmüştü " işte burada " demişti gerçekten yerden kaynayan bir su yatağı idi. O şu sonuca varmıştı ".- Truva bir Yunan medeniyeti değil, Anadolu Medeniyeti dir" Bu sonuç çok önemliydi... Bu kitap ne zaman elimde olsa sanki Zeusu ,Parisi, Hektoru, Agamemnonu, Savaşların dışında sanki bugün yaşayan bize hayat dersi veren birer öğretmen gibi karşım da dururlar. "Oku, tarihi iyi bil, iyi tahlil et ki bir daha dünya savaşlarla anılmasın " diyorlar gibi gelir. Ben bakarım dünya coğrafyasına Maalesef kimse ders çıkartmamış. Hüzünlenir gömülürüm tekrar kitaplarımın içine.
İlyada
İlyadaHomeros · Türkiye İş Bankası Yayınları · 20147,3bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.