"Doğal veya tarihî kurallara aykırı olmamak kaydıyla, insanların ortak irade ve çalışmaları sonucunda gerçekleşmeyecek tarihî hedef yoktur. İnanılan ve onun için çaba sarfedilen ütopya, ütopya olmaktan çıkar. Bizim zayıflarımız ise ne inanmak ne de çalışmak isterler ve onların aşağılayıcı realizminin açıklamasını burada aramak gerekir. Müslümanların ittifakının gerçekleşemeyecek bir rüya olduğunu söyledikleri zaman, aslında onlar sadece hissettikleri güçsüzlüklerini ifade etmektedirler. O imkânsızlık dünyada değil, onların kalplerindedir."
Gazetecilik yaparken, Kürt meselesi, siyasi hükümlüler, açlık grevleri, siyasal İslam, milliyetçilik ve daha bir sürü sorunlu konuyla uğraşırken şunu gördüm: En sert olanları, en sekter olanları, kimse öldürmez. Onlar karşılıklı bir oyunun parçasıdır. Öldürülenler, bu oyunun parçası olmak istemeyenlerdir. Onlar oyunun varlığına, dolayısıyla kavga eden tarafların varlığına karşı bir tehdittir. Bu yüzdendir ki hep onlar kurban seçilirler.
Her siyasi suikast, hedef aldığı insanla birlikte onun temsil ettiklerini de öldürür. Musa Anter ölür, Kürt meselesinin çözümünde bir dil yok olur. Uğur Mumcu vurulur, devlet-siyaset-mafya üçgenindeki karanlık ilişkileri araştıran gazetecilik biter. Ve başkaları, sonra başkaları… Sonunda Hrant ölür ve Türkiye tarihini sorgulamak için aralanan kapı kapanır.
Sayfa 225Kitabı okudu
Abdülkadir Geylani
NEFİS
" Nefis, tümüyle muhalefet safında durur. Durmadan niza çıkarır, daima karışıklık ister. Onun ıslahını dileyen, cihad ehli olsun. Ta şerrinden emin oluncaya kadar. O nefis, şer içinde şerdir. Onunla cihad edersen emin olabilirsin. Neticede göreceksin ki, hayır içinde hayır oluyor. Cihad devem ettiği müddetçe, onu her iyiliğe uyar
Savaş
İslam savaş realitesini reddetmez. İslam, savaşın salt dünyevi işgal, siyasal egemenlik, sömürü gibi emperyalist duygularla yapılmayacağını dost düşman herkese göstererek, savaşı daha yüce bir hedef olan insanın mutluluğu önündeki engelin kaldırılması amacına matuf kılmıştır.
Sayfa 23 - Denge yayınları
Turan Dursun yazıyor:
"-Ben hiç zinayı tanımadım. İçkiyi tanımadım. Kumarı tanımadım. Zaten hiçbir oyunu bilmem. Benim babam da imamdı. Babam beni bir hedef için çalıştırmış. Ona göre, ben bir kahraman olmalıydım. İslam kahramanı, din kahramanı olmalıydım."
Dursun kahraman oldu.
Ama din kahramanı değil, özgür düşünce, demokrasi ve laiklik kahramanı...
Sayfa 108 - Cumhuriyet, 7 Eylül 1990 -İlhan SelçukKitabı okudu
İslam'da ibadet kuru ayinler değildir, ölü gayesi ve hedefi olmayan- merasimler de değildir. Bilakis İslam, ibadetlerin terbiye edici bir mektep olmasını istemiştir. Ahlak ve örneklik için nefisleri temizleyici olmasını murat etmiştir. Ruhların kendisiyle temizlendiği ve tezkiye edildiği merkez olmasını istemiştir. İslam, ibadetlerin neticesine ve tesirine önem vermektedir. Farzların edasıyla aksiyonun oluşmasını hesap eder. Namazın esasında ameli olarak gözetilen hedef ve tatbikatına yönlendirilmesi, sahibini münkerden ve fuhşiyattan alıkoyması gerekir. Bu hedefe götürmüyorsa o ibadetin Allah katında bir değeri yoktur. İbadet ise ancak karşılığı öbür dünyada alınmak üzere Allah için yapılır, çünkü ahirette karşılık verecek Allah'tan başka bir güç ve kuvvet sahibi yoktur. Allah buyuruyor ki: “Gerçekten namaz kişiyi, münkerden ve fuhşiyattan alıkoyar.” (Ankebut, 45)
Rasulullah buyurdu ki: “Bir kimsenin namazı onu fuhşiyattan ve münkerden alıkoymaz ise, onun namaz onun Allah'tan uzaklaşmasını artırır. Yine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu ki: “Nice insanlar vardır ki onlaın namazından nasibi ancak yorgunluk ve bitkinlikti
Oruç prensibinde ve ameli tatbikatında gözetilen hedef ise, nefsi ve organlarını itaate alıştırmaktır. Midesiyle oruç tutup diğer organlarıyla iftar edene hiçbir sevap yoktur.
Amerika Birleşik Devletleri'ne karşı 11 Eylül 2001' deki terörist saldırıları gerçekleştiren El
Kaide, Soğuk Savaş döneminde bizzat Amerika tarafından yaratılmış bir örgüttür.
El Kaide'nin liderliği, Sovyetler yıkılıp hedefleri ortadan kalkınca, radikal İslam mücahitlerine uygun bir amaç aramıs, Ortadoğu anlaşmazlığı çerçevesinde İsrail'i ve onun destekçisi Amerika'yı yeni hedef olarak seçmiştir.
