Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Amk salakları sizi, sizin salak saçma hayatlarınıza tüküreyim ben. Bilinçsiz ve akılsız, sikko sikko hayatlarınıza. Sizin doğuştan ölene dek aldığınız onca nefesin hepsi boşa amk. Aklınızı sikiyim. Döl israfları. Lan az insan olun. Bok çuvalları utanın lan bu kadar boş, faydasız yaşanır mı. Nefesleriniz bile zarar aq.
Ursula şöyle yazar: “Eğer bir şeyi bütün olarak görebilirsen, hep güzelmiş gibi görünür. Gezegenler, yaşamlar… Ama yakından bakıldığında dünya yalnızca toz ve kayadan oluşur. Günden güne yaşadığında ise, hayat zor bir meslektir. Yorulursun, bir noktadan sonra ritmi kaybedersin. Mesafeye ihtiyacın vardır. Dünyanın güzelliğini görmenin en iyi yolu ona aydan bakmak ise, yaşamın güzelliğini görmenin en iyi yolu ona ölümden bakmaktır.” Ve aynı düşünceyi Hakan Günday’da şöyle ifade eder: “Önemli olan hep hangi açıdan baktığındır derler. Buna inanmıyorum. Asıl önemli olan, hangi mesafeden baktığındır. Ben her şeye mikroskopla bakıyorum ve hepsi korkunç görünüyor. Hayat, her bölümde ayrı bir hikayenin döndüğü neşeli bir dizi değil, sonunda herkesin öldüğü ve katilin bulunamadığı sıkıcı bir filmdir.” Son olarak Goethe Faust’ta şunu yazar: “İşte bu aynasıdır insan gayretlerinin. Derin düşünürsen daha iyi anlarsın ki: renkli bir akisten ibarettir hayat dediğin.”
Reklam
Hayır, hayır, erdem, ahlâksızlık, tabutun içinde hepsi birbirine karışır.
"Çeşit çeşit düşünceler vardı kafasının içinde, ama her düşünce aynı noktaya varıyordu: Ölüm. Ölüm her şeyin kaçınılmaz sonu böylesine açık seçik olarak aklına ilk kez geliyordu. ... Bugün değilse de yarın, yarın değilse de otuz yıl sonra... Hepsi bir değil miydi? Bu kaçınılmaz ölümün gerçekte ne olduğunu bilmiyordu, onun ne olduğunu hiçbir zaman düşünmemişti de; bunu düşünemiyor, düşünmekten de korkuyordu....Çalışıp d ısınıyor, bir şeyler yapmak istiyorum ama bir gün her şeyin biteceğini, ölümün gelip kapımı çalacağını unuttum. "
Deneme
Bazen bedel önceden ödenir. Muhakemesi yıllar sonra yapılır. Kendine haksızlık etmeme lüksüne sahip olduğunu düşünmek biraz fazla şımartıcı olabilir. Peki ama başka dayanak yoksa ne olur? Belki bir anlık rahatlama ya da kaçış tesellisi bu. Öyle ya da böyle, ortada bir sonucun bağlandığı bir sebep ve onun kurban edilişi vardır. İnsan kendini
MS 62 - Romanın liman şehri Ostiadaki Tsunami Felaketi
Roma için hayati önem taşıyan tahılı yılda bir kez İskenderiye ve Kartaca'dan getiren iki yüz gemi yüklerini boşaltmak için limanda bekliyordu. Gemilerin hepsi tsunamide battı ve yükleri ziyan oldu.
Sayfa 184Kitabı okudu
Reklam
Demek ki hepsi birbirini tanıyor,hepsi aynı.
Sevişmek, kitap okumak, tartışmak, hepsi güzel, tatlı şeyler. Sonuç?… Toplumda hangi sorunun çözümüne yarıyor bu yaptıklarımız?
"Sizin de ruhunuz hasta... Siz, kendi yaralarınızın bekimkinden daha yüce olduğunu zannediyorsunuz hepsi bu."
Monte Cristo Kontu
Bu dünyada ne mutluluk ne bahtsızlık vardır, sadece bir durum diğeriyle kıyaslanır, hepsi bu. Yaşamanın ne kadar güzel olduğunu görmek için ölmeyi arzu etmeyi bilmek gerekir.
Sayfa 764 - Edmond DantèsKitabı okudu
Reklam
Kına gecesi :
Kına gecesinde gelin hanım ile birlikte hanımlar bir yerde toplanırlar ve gelin hanımın eline kına yakılır. İçeride erkek olmaz, belki de harem selamlığın uygulandığı tek yerdir. Demek ki, isteyince olabiliyor. Kına gecesinde, erkekler yok diye bu eğlence esnasında bayanlar rahat tavırlar sergiliyorlar, “nasıl olsa erkek yok, hepsi bayan” evet ama o esnada çekilen resimler daha kına gecesi bitmeden sosyal medyada paylaşınca binlerce erkeğin izlediği bir kına gecesi oluyor. Her konuda dikkatli olan bizler, iş mahremiyete gelince ne yazık ki bu kadar dikkatli olamıyoruz.
Ama onun hakkında anlattıklarımın hepsi gevezelik, yetersiz soyutlamalar ve gerçek benliğini dile getirmekten pek uzak.
konu bağlanmaktan deli gibi kaçan bir kadındı. ve de hiçbir zaman düşünmezdi bir mavi ışığa yenileceğini.mavi ışık, heyecandan titremelerin, kendini sakinleştirmek için deli gibi klasik müzik dinlemeyi seçmen ya da başka şeyleri düşünmek için saatlerce ders çalışman, hepsi çok boşaydı çünkü yıllar geçse de kalbin o mavi ışıkta yandı söndü. ellerinle ateşe verdiğin ormanı kontrol edemedin , belki çok küçüktün anlamadın.ama mavi ışıksız da yapamadın. neden mi? başka adamla çok denedin, hatta onlarca adam geldi,geçti. vücuduna dokunan ilk bedende isyan etti kalbin. sus dedin dinleme dedin kalbine ama boşaydı.tabi yıllar sonra anladın yıllar geçse de kalbin mavi ışıkta takılı kalmıştı.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.