Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
360 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
bu kitap hakkinda cok gorusum var ama hicbiri fazla net olmadigi icin icimden hic yazmak gelmiyor. belki yazdikca netlesir umuduyla yaziyorum yine de. genel olarak spoiler icerecek diye dusunuyorum ama cogu insan da filmini izlemistir yuksek ihtimalle, bilmiyorum. ozellikle bir major (?) spoiler olacak ama. bakin bu klasik bir kitap, hani klasik
İyi Eşler
İyi EşlerLouisa May Alcott · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,132 okunma
Öğleden sonra geç saatlerde uyandım, güçlendim ve tazelendim. Sherlock Holmes, kemanını bir kenara bırakıp bir kitaba dalmış olması dışında hâlâ tam ona bıraktığım gibi oturuyordu. Ben kıpırdanırken bana baktı ve yüzünün karanlık ve sıkıntılı olduğunu fark ettim. "İyi uyudun" dedi. "Konuşmamızın seni uyandırmasından
Reklam
İsmet İnönü'nün bir düzen ve kanun rejimi adamı olduğu söz götürmez. Fakat İnönü zaferleri üzerindeki emir ve komuta payı üzerinde anlaşmazlık büyüktür. Kendi kurmay başkanı Tevfik Bıyıklı'nın, "İnönü zaferlerini İsmet Paşa mı kazanmıştı?" başlıklı uzun bir tenkit yazısı harp tarihi dosyaları içinde bulunsa gerek. Bir kopyası
Sayfa 342 - Pozitif
Maddenin sırrı...
Bunun direkt olarak "Her nereye bakarsanız Allah'ın vechi (Anlam yüzü) oradadır" Ayeti ile direkt alakası vardır. Allah aslında madde diye bir şey yaratmamıştır, ortada sadece O'nun ortaya koyduğu anlam ve mana vardır. Fakat et beynimiz, manayı anlam olarak dekode edemememekte, onu (dağ taş ırmak ağaç yani dünyada gözünüzün gördüğü her ne varsa) dokunulabilir sembollere çevirmektedir. Rüyalarımızda da böyle olmuyor mu? Beynimiz gördüğü manaları dekode edemiyor, onu yorumlanabilir şekil ve maddelere çeviriyor. Sonra bizler gördüğümüz her şeklin ya da maddenin ne manaya geldiğini anlamak için tabirlere başvuruyoruz. Aslında her iki olayda da, "Allah yerlerin ve göklerin nurudur" ayetinin de direkt alakası vardır.. Aslında bu olayın en güzel örneklerden biri, Kabe'de ki Hacer-ül esved taşıdır. Cennetten bir mana gelmiştir, fakat et beyin onu bembeyaz saydam süt kadar pürüzsüz bir manaya çevirmiş bize taş olarak gözükmüştür. Ama tabii sonradan zamana tabiiyeti ve insanların devamlı ona ellerini sürmesi onu karartmıştır..
Bir… Bir gün artık hayatının bir parçası olmayabilirim. Bir gün… Belki de birbirimizi hiç göremez hale geliriz. Bunun düşüncesi bile bana acı veriyor. O yüzden… Bugün her şey bitse bile sorun değil. Ama sana söylemek istediğim bir şey var. Irei-kun, senden hoşlanıyorum. Tanıştığımız günden beri hep… Hep senden hoşlandım.
397 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Başka Bir Kültürün Lirik Bir Dille İfadesi
Kitap şöyle bir paragrafla başlıyor: “Ayemenem’de mayıs, sıcak ve bungun geçer. Gündüzler uzun ve nemlidir. Irmak ufalır, kara kargalar sessiz, toz yeşili ağaçlarda, parlak mangolardan karınlarını doyurur.” Bunu yazmadan, yazarın dilini nasıl ifade edebilirdim bilmiyordum. Dili bu kadar lirik, bu kadar şiirsel ve güzel çok az yazarla
Küçük Şeylerin Tanrısı
Küçük Şeylerin TanrısıArundhati Roy · Can Yayınları · 20201,207 okunma
Reklam
Orta Doğu'da Türk varlığı:
[.......] 868 yılında Filistin topraklarını ziyaret eden Bernard adın-daki bir Hristiyan din adamı hatıralarında Tulunoğlu Ahmet döneminde Orta Doğu'nun nasıl bir huzur ve emniyet ortamı hâline geldiğini şu ibretlik cümlelerle anlatır: "Seyahatte ya da ticarette olan bir kişinin atı ölse, o kişi bütün eşyalarını mallarını yol kenarına bırakıp yeni bir at aramaya gitse, üzerinden günler geçse de KİMSE O EŞYALARA DOKUNMAZ." demektedir. Hatta memleketi İtalya'da böyle bir şey olsa her şeyin yağmalanacağını da vurgulamaktadır.
Nasıl bir yol arkadaşı olacağını henüz ne o biliyor ne de ben. Ama Yasemen bu şehrin, dahası Doğu'nun ruhu ve ona baktıkça anlıyorum ki Doğu ancak doğudadır. Orada her ayna seni gösterir. Giyimler, şiveler, davranışlar, sosyal konumlar, çiçekler, ağaçlar değişse de bütünüyle doğuda başlangıçtan beri kesintisiz gelen, değişmeyen bir şey var. Doğu bütün ırmakların ortak ana kaynağıdır. Gülün yurdu doğudadır.
Atsız başlangıçta dergiyle fiilen de meşgul oluyor ve yoruluyordu. 01 Ekim 1950'de Yılanlıoğlu'na yazdığı mektupta “Bu Orkun dergisi böyle giderse benim imanımı gevretecek. Bir tashîh memuru tuttuk ama daha iş kıvamına girmedi." demektedir (Hacaloğlu 2013: 43). Yine Yılanlıoğlu'na yazdığı 11 Ocak 1951 tarihli bir mektubunda ise
408 syf.
10/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Bir lanettir, sağlam hafıza
Ne doğum dediğimiz şey yegâne başlangıç ne de ölüm tam olarak bir sonken, nereden başlatılır ki bir insanın hayat hikayesi. Ada'nin , Defne'nin, Kostas'in , Yusuf'un, Yorgo'nun hatta incir ağacının hikayesi. Kişisel çıkar için toplu katliam ,işte o bizim türümüze özgü. Her dönem birileri birilerinin nefret duyguları yüzünden katledildi ve bir çok hayat bir çok aile bir çok hikaye eksik kaldı. Nerede savaş ve sancılı bir ayrışma varsa, orada kazanan hiç kimse olmayacaktır -ne de başka bir türden. Oldukça akıcı ama tarihin derinliklerindeki acıları iki kişinin hikayesi üzerinden anlatan güzel.bir kitap olmuş. Severek okudum. Bir lanettir, sağlam hafıza. Unutmak incinmişlerin şifasıdır. Yaşı ilerleyen insan başkalarının onun hakkında ne düşündüğünü giderek daha az dert ediyor ve işte o zaman da daha özgür oluyor Ne tuhaf bir yerdi insanın zihni hem memleketti hem sürgün yeri. Doğa her zaman konuşur bir şeyler anlatırdı, ancak insan kulagı onları duyamayacak kadar sınırlıydı.
Kayıp Ağaçlar Adası
Kayıp Ağaçlar AdasıElif Şafak · Doğan Kitap · 20231,532 okunma
Reklam
Allah birdir. Başka şeylere müracaat edip yorulma. Onlara tezellül edip minnet çekme. Onlara temellûk edip boyun eğme. Onların arkasına düşüp zahmet çekme. Onlardan korkup titreme. Çünkü Sultan-ı Kâinat birdir. Her şeyin anahtarı O'nun yanında, her şeyin dizgini O'nun elindedir. Her şey O'nun emriyle hâlledilir. O'nu bulsan, her matlubunu buldun; hadsiz minnetlerden, korkulardan kurtuldun.
309 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Selam çok uzun zamandır kitap okumadığım için inceleme de yapamıyordum. Bu kitap uzun zaman sonra okuduğum en iyi kitaplardan biri:)) Gerilim, psikoloji türlerini barındıran bu kitap, akıcılığıyla birlikte okuyucuya kendini hayran bırakıyor!!! Soluksuz okuyacağınıza, elinizden bırakamayacağınıza eminim. Her şey bir cinayet davası ile başlıyor. Olaydan sonra asla konuşmayan o gizemli kadının cinayet nedenlerini ortaya çıkarmaya çalışan bir terapist... Kitapta olayların birini Alicia'nın gözünden okuyorsunuz birini de Theo'nun gözünden okuyorsunuz. Theo terapist olmasına rağmen dedektiflik de yapıyor uzun uğraşlar sonucunda Alicia'yı konuşturmayı beceriyor (aşırı heyecanlandığım kısımlardan biriydi) Kitabı nasıl ifade edeceğimi bilmiyorum her şeyin gözüktüğü gibi olmadığını bazen sessizliğin bir ihtiyaç olabilmesini yazar çok güzel dile getirmiş. Sonu beni çok şaşırttı yok artık dedirten kitaplardan biri. Kesinlikle tavsiye ederim <3
Sessiz Hasta
Sessiz HastaAlex Michaelides · Domingo Yayınevi · 20234,335 okunma
Dil Gediği
Şeytanların komutanı daha sonra şöyle der: Dil gediği üze- rinde nöbet tutun. O en önemli gediktir. Diline faydasız ve zarar- lı sözleri söylettirin ve Allah'ı zikir, istiğfar, Kur'an'ını oku- ma, kullarına nasihat etme ve faydalı bilgi verme gibi ona (kal- be) fayda verecek sözleri söylemesine engel olun. Bu gedikte si- zin için
1940'ların Sonları ve Atsız: 1948 sonlarında Atsız, Yeni Sabah gazetesine yazılar da yazmıştır. 03 Ocak 1949'da İsmail Hakkı Yılanlıoğlu'na yazdığı mektupta şöyle diyor: ( Bu mektup, Hacaloğlu'nun Atsız'ın Mektupları kitabında yoktur.) "Ben 15 aydır Yeni Sabah gazetesine yazı yazıyorum. Haftada bir yazı koyuyor ve
308 syf.
9/10 puan verdi
Göç, kişilerin veya toplulukların ekonomik, siyasal, sosyal nedenlerle gerçekleşebilen bir coğrafi nüfus hareketidir. İstisnalar dışında erildir. Göç etmeye karar veren, kimi zaman da önden gidip daha sonrasını ailesini yanına alan birey erkektir. Dışarıdan gelip evlilik sonucu kadını bulunduğu yerden başka bir yere götüren de. Göç erildir ve
Kumru ile Kumru
Kumru ile KumruTahsin Yücel · Can Yayınları · 20231,479 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.