Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Julia'nun nefesi kesildi ve sözleri, kendi eline sürtünerek boşalır- ken çıkardığı haz çığlıkları arasında boğuldu. Saniyeler içerisinde Clay onun üzerindeydi. Fuları açmış, onun göz kapaklarının açılışını izliyordu. Gü- zel yeşil gözleri şehvetten bulanıktı. Daha önce hiçbir zaman onun gözlerinde şu anki gibi bir ateş görme- mişti. Julia
Sayfa 187
"Yapmak zorunda olduğumu hissettiğim bir şeyi asla yapmam seninle. Seninle yaptığım her şeyi isti- yorum. Seni o kadar çok istiyorum ki, bunu sana ver- mekten başka bu isteğin tamamıyla nasıl başa çıkabi- leceğimi bilmiyorum. Bu yüzden otur," dedi ve elini ona doğru bastırdı. Sonra aniden durdu. "Fantezinin, benim sana oturmanı
Sayfa 180
Reklam
"Bacaklarını aç benim için." Julia lavabonun üzerinde oturuyordu. Ellerini ha- reketsizce karnının üzerinde tutarak bacaklarını iyi- ce açtı. Clay, onun eteğini beline kadar sıvadı ve iç çamaşırının dışı boyunca burnunu gezdirerek onun kokusunu içine çekti; duyularını tamamen Julia'nın kontrol etmesine izin verdi. Julia derin bir
Sayfa 121
Onu dudaklarından sertçe öperek, başka bir şey söylemesine engel oldu. Sonra birden uzaklaşarak, "Az önce yaptığın Mor Kar Küresi nerede?" diye sordu. Yanlarındaki masayı işaret eden Julia, o içkiye elini sürmeyeceğine yemin eden Clay'in, ne planladığını çok merak ediyordu. İçinde mor içeceğin durduğu bardağa uzanan Clay, bardağı
Sayfa 35
"Endişeler bir tane değil ki Ma. İnsan baştan aşağı endişe yumağı, öyle çok konu var ki..." "Hayır, yanılıyorsun. Hepi topu sadece iki endise var." "İki mi?" diye hayretle soruyorum. "Tabii ki. Bak, insanın her endişesi şu iki seçenekten biri: Ya istediğim olmazsa? Ya istemediğim olursa? Her endişene bak, bu
Sayfa 341Kitabı okudu
Martin Eden'le olduğum zaman kendimi mutlu hissediyorum. Daha önce beni kimse sevmemişti, hiçbir erkek sevmemişti beni, yani öyle sevmemişti demek istiyorum. Sevilmek, öyle sevilmek de o kadar tatlı ki. Ne demek istediğimi anlarsın sen, benim sevgili anneciğim. İnsanın, gerçekten tam anlamıyla bir kadın olduğunu hissetmesi çok tatlı bir şey. Yüzünü annesinin kucağına gömerek hıçkırmaya başladı.
Sayfa 250 - 250Kitabı okudu
Reklam
Söylemek istediğim; büyük projeler, büyük teoriler olmadan, çok basitçe başlayıp her gün basitçe ve doğrudan yarım saatini ayırıp sadece hissetmeye, önceki gün içinde olup biteni duyumsamaya çalışanlar yavaş yavaş bir sürü şey keşfetmeyi öğrenirler.
Paravan yukanda derken sesim öyle kısıktı ki duyup duymadığından bile emin değildim. Külotunu çıkar. Demek ki duymuş. Ya sana çoktan çıkardığımı söylersem? Ben insanların arasındayım Bayan Fairchild. Bana işkence etme. Asıl sen bana işkence ediyorsun diyerek öfkelendim Tamam. Şimdi külottan tamamen kurtul. Eteğimi kaldınp külotu
Sayfa 34
"Yaptığım hiçbir şeye itiraz etmeyeceksin," dedim, avucu- mun içinde daha da sertleştiğini fark ettiğimde "Hatta seni ağzıma almama da," diye eklediğimde gözleri kocaman oldu ama ben harekete geçmeden önce çatı katına ulaşmıştık. Beni asansörden çekerek çıkardı ve anahtarlarıy- la kapıyı açmaya başladı. Bu sırada, poposunu
Sayfa 229
Sevgili D, bugün yine terk edildim. Uzun zaman geçti biliyorum, alışmam gerektiğini biliyorum ama yine de canım ne zaman o kadar çok yansa hâlâ sen oradasın sanıyorum. Başımı kaldırıyorum, canım o kadar çok acıyor ki o an düşünemiyorum, sadece aklıma sen geliyorsun, gözlerim etrafta seni arıyor. Her defasında bulacağımı sanıyorum. İstediğim tek şey koşmak, koşup sana sarılmak. İyi hissetmeyi hatırlamak istiyorum. Ya da daha kötü hissetmeme yardım etmeni.
Reklam
Bowe bikinisinin üst kısmını yana çekince Mari dirseklerinin üzerinde doğruldu. Mahmur gözleriyle adamın, göğüslerini ortaya çıkarmasını izliyordu. Göğüs uçlarının görünüşüne karşı Bovve'un nabız gibi atan erkekliği pantolonunu yırtmak üzereydi. "Seni o kadar sert emeceğim ki günün geri kalanında hep beni hissedeceksin. Bunu yapmamı
Sayfa 229
“Seni istiyorum.” Başım salladı ve daha hızlı sürmeye başladı. Yol boyunca veya otele vardığımızda başka bir şey konuşmadık. Jax arabayı park etti, bir anahtar-kart vasıtasıyla binanın yan tarafından bir merkez avluya girdik. Yukarı çıkmak için bindiğimiz asansörde karşılıklı durduk ve saniyeler geçerken gözlerimiz birbirine
Sayfa 89
Vücudunu vücuduma bastırdı ve sıcaklığını hissetmemi sağladı. Sözlerimin onu korkutup kaçıracağından endişe etmiştim, bu kuşkularım halen tazeydi ama şimdiye dek bir yere gitmemişti. Oradaydı. Oradaydı ve beni istiyordu. Üstelik ereksiyon halindeki aletini göbeğime bastınyordu. Şaşkın bir halde gözlerine baktım. Tahrik mi olmuştu? Bu nasıl? Bu...
Sayfa 186
Uyandığımda Hudson'm başı bacaklarımın arasındaydı. Ba- caklarıma değen nefesi, tüm vücudumun ürpermesine neden oluyordu. Gözlerim yarı açık bir halde başımı eğip, ona doğru baktım. Beni uyandırmadan nasıl soyduğunu merak ediyordum. Bakışlarımı yakaladı. "Beni dün akşam uyandırmadın," dedi ve beni yalamaya başladı. "Ve sana
Sayfa 151
"Yıllarca senin gibi anlam ifade edebilecek birini bulmaya çalıştım ben. Başka biri için aynı şeyi-ya da herhangi bir şey-hissetmeyi umdum. Ama şimdi buradasın, Bee. Sana kavuştum. Ve korkunun nasıl bir şey olduğunu biliyorum. Bir şeyi çok fazla istediğin için, hemen karşında dursa bile onu elde etmekten korkmanın ne demek olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? Kahretsin, benim ödüm patlamıyor mu sanıyorsun?" Derin bir nefes alıp parmaklarını saçlarından geçirdi. "Bee. Sen bir yere ait olmak istiyorsun. Seni bırakmayacak birini istiyorsun. Karşında duruyor işte. Ben o kişiyim. Sen yanımda değilken bile senden yıllarca vazgeçmedim. Şimdi de vazgeçmem. Ama bana izin vermen gerek.
Sayfa 349 - LeviKitabı okudu
129 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.