Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
_Binbir Gece Masalları'nı anlatan, Şehrazat’tır. _Eski zamanlarda Hint ve Çin diyarlarında hüküm süren Şehriyar ve Şahzaman adlı iki kardeş hükümdar, eşleri tarafından aldatılmışlar. Bu olayların etkisiyle Şehriyar, kendi ülkesinde, her gün bir kızla evlenip ertesi gün onu idam ettirir olmuş; bu yüzden vezirin güzel, bilgili ve akıllı kızı
— E yeter, bırak ama Liza, ne kitabından bahsediyorsun; anlattıklarımla hiç ilgim olmadığı halde bana dokundu. Hoş pek de ilgisiz sayılmam ya. Tüm bunlar yüreğime dokundu işte... Yoksa, yoksa sen bunalmıyor musun burada? Anlaşılan hayır, alışkanlığın büyük tesiri var! Alışkanlığın insanı ne hallere getirdiğine şaşmamak mümkün değil doğrusu. Yoksa
Reklam
Wilhelm
Kararan gecenin yıldızı, batıdan güzel güzel parıldıyorsun artık. Işıklı başını bulutların ardından kaldırıp tepenin üstünde yükseliyorsun. Burada nereye bakıyorsun? Fırtınalar dindi artık. Uzaktan sellerin homurtusu duyuluyor. Coşkun dalgalar kayadan kayaya atılıyor. Gece sineklerin vızıltısı tarlaların üstüne çöküyor. Nereye bakıyorsun, tatlı ışık? Sen gülümseyip giderken, dalgalar etrafını sevinçle sarıyor, güzel saçların onlarda yıkanıyor. Hoşça kal sakin ışık! Ossian'ın ruhundan gelen yüce ışık, sonsuza kadar parla!
Sayfa 124 - WercherKitabı okudu
Saman Sarısı I Seher vaktı habersizce girdi gara ekspres kar içindeydi ben paltomun yakasını kaldırmış perondaydım peronda benden başka da kimseler yoktu
günaydın pazartesi günaydın ve hoşça kal ne güzel kitap adıdır ayrılık Ömer'in adaletini kırdılar Ali'yi yarı yolda bıraktılar dünyanın yüzünde zulmün izi var! konuşmuyor artık insanlarla fotoğraflar günaydın pazartesi günaydın ve hoşça kal
Sayfa 38 - klaros yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Danny Bunun benim için yeni bir durum olduğunu kabul etmeliydim. Daha önce hiç ölmemiştim. Daha önce hiç ölü bir kadınla konuşmamıştım. Daha önce hiç Tanrı'yla karşılaşmamıştım. En vahşi fantezilerimde bile Tanrı 'nın temsilcisi olacağım aklıma gelmemişti. Emily 'nin de odada olmasından memnundum. Artık Tanrı gittiğine göre -ayrıca bana nasıl da
Benden ayrılırken Sumuri neşesiz bir yüzle konuştu: "Hımm... Ilerde gözünü aç, anlıyor musun? Sinek avlama." Elime parlak, boncuklu bir tütün kesesi tutuşturdu. "Al bunu. Güzel bir şeydir, vaftiz oğlum yapmıştı bana. Haydi, hoşça kal. Kitap oku, yapabileceğin en iyi şey budur." Koltuklarımın altından tutarak öpmek için havaya kaldırdı, ve birden sertçe iskeleye bıraktı. Onun için de kendim için de üzülüyordum. Gerçekten, bu kocaman, hantal yalnız adamı işçilerin arasından gemiye girerken görünce gözyaşlarımı zorlukla tutabildim. Onun gibi iyi, yalnız ve yaşamdan kopmuş ne çok insan tanıdım son yıllarda! Büyükannem, benim onu her zaman dinlediğim gibi, beni büyük bir ilgiyle dinliyordu, Sumuri'den söz ettiğimde ateşli ateşli haç çıkardı ve konuştu: "Ah, sevgili, iyi adam, kutsal Bakire yardımcısı olsun! Dikkat et, onu unutmayasın. Iyi şeyleri, her zaman belleğinde sıkıca tut, kötülere gelince at gitsin."
18 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.