Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Anarşist önce tabiatta türlerin kanlı çatışmasını görüyor.İnsanlığın tarihinde de şahid olunan aynı kavga.Her zümre başkalarına söz geçirmek sevdasında,her zümrenin içinde de kişiler. İnsanlar toplum içinde yaşamanın mükellefiyetlerine boyun eğmekle bu temel bencilliği kamufle ediyorlar sadece.Toplumda daha az yetenekli,daha az kurnaz,daha az güçlü olan,kuvvetli tarafından ya mahvedilir, ya köleleştirilir.İlkel klanların barbar şiddeti yerine otorite geçmiştir.Otoritenin ayırıcı vasfı: geniş bir mülkiyettir.Ayakta durmak için bir hukuk icad etmiştir,icra vasıtası da devlettir.Sosyalistin “iktisadi yapı değiştirilirse, her şey düzelir” iddiası anarşisti güldürüyor.Çünkü anlamıştır ki insanın biricik meselesi insandır.İktisadi münasebetler ne kadar değişirse değişsin,insan hep aynı kalacaktır.
Sayfa 38
Belediyelerin hukukî olarak, yani kanunların onlara verdiği yetki itibariyle, öyle imkânları vardır ve onları öyle kullanırlar ki, kimse onların "yasal" olarak yanlış bir şey yaptığını iddia edemez; ama yapılanı insanların vicdanı, Müslümanların vicdanı kesinlikle kabul etmez. Bunun esasını hukuk ile ahlâkı birbirinden ayırmak teşkil eder. Bu ayrımın neticesinde öyle şeyler yaparsınız ki, ahlaken vicdanınız bunu onaylamaz. Vicdanen yapmamız gereken öyle şeyler vardır k, mevcut hukuk/kanunlar buna müsaade etmez. Eğer biz hukukla ahlâk arasında bir tür dilemma hâline gelmiş olan bu açığı, bu ihtilafı hem teorik hem de pratik olarak aşabilirsek, sadece kendimizin değil, bütün insanlığın esaslı bir meselesini halletmesinin yolunu da açmış olacağız. Daha başka bir ifade ile, eğer bir bunu başarabilirsek, ahlakla hukukun, estetikle etiğin ve bilimin yeniden birbiri ile irtibatlandığı, aralarında yeniden bir müzakerenin, bir konuşmanın mümkün olduğu, birbirini koruyup gözeterek bütün insanlığı, insan olarak muhafaza etmeyi gaye edinen çok daha farklı bir hayat düzeni, medeniyet kurma imkânını da açığa çıkartmış oluruz.
Reklam
İslâm medeniyetinde hukuk, bir ilimdir. Devlet hukuk yapmaz. Hukuk alimlerin işidir. Devlet, âlimlerin yaptığı hukuka riayet eder. Hukuk bu kadar esaslıdır. Hukuk, siyasetten üstüdür. Modern dünyada adı çokça telaffuz edilen, hukukun üstünlüğü ideali, İslâm medeniyetinin mütemmim cüz'üdür; olmazsa olmazıdır.
Sayfa 95
Laiklik batının dinsizliğidir. (Ülkemiz de ki laiklik anlayışı!)
Yazımızı okuyun ama ön yargılarla okumayın anlamaya çalışın lütfen. En sondaki ayetlerin mealleri üzerinde iyi düşünün. İslam bir hukuk dinidir devlet işlerinde İslami kabul etmeyen müslüman olamaz. Bilmiyorsanız öğrenin ve Tevbe ve istiğfar edin tekrar iman edin İslam'a davet ederim. İman ederseniz kendinize iyilik yapmış olursunuz bu
Siyasetle, ahlâkı ve hukuku birbirinden ayırma konusunda sıkıntı yaşıyoruz. Mesela günümüzde modernleştirilmiş bir toplum olarak Türkiye'de yaşadığımız en önemli sorun, ahlâk ile hukuk arasındaki ayrışmadır.
Sayfa 108 - Endülüs YayıneviKitabı okudu
.... 1908 Devrimi: Özgürlük, eşitlik, kardeşlik ve adalet 23 Aralık 1876, Haliç Tersanesi’ndeki Bahriye Nezareti’nde İngiltere, Fransa, İtalya, Avusturya-Macaristan, Almanya, Rusya ve Osmanlı heyetleri toplantı hâlindedir. Konu, Osmanlı’nın Balkan toprakları ve büyük devletlerin bu topraklar üzerindeki çıkarlarıydı. Batılı devletler ile Rusya
Reklam
liberalizm eksizsiz bir özgürlük teorisi değil, sadece özgürlüğün politik yönlerine dair bir teoridir. liberal özgürlük kavramı, etiğin kendisinde değil, siyaset ve hukuktaki sınırları tanımlar. aynı zamanda liberalizm, bu sınırlar arasında ayrım yapma gereği üzerinde durur. hukukun, ahlaktan daha geniş sınırları olmalıdır. bu da, yasal olarak bir dizi ahlakdışı eylemde bulunabileceğimiz anlamına gelir, ancak bu eylemler hâlâ gayri ahlaki bir mahiyete sahiptir. bazı ahlak dışı eylemlerin yasaklanması gerektiğini düşünmeksizin bunların ahlaken kınanması için makul sebepler bulabiliriz. ahlakın yasallaştırılmasına karşı kantçı bir argüman da bu görüşe tam oturur: ahlakı bir hukuk meselesi yapmak, insanları gerçekten ahlaki davranma fırsatından mahrum eder!
Sayfa 143Kitabı okudu
İşlere Karışmamak mı Manipülasyon mu?
İngiliz sömürgeciliğine duyulan sempatinin sebeplerinden biri de İngiliz idarecilerin Hindistanlıların işlerine karışmadıkları iddiasıy­dı. Bununla beraber, bu idareciler Hindistan'ın gelenek ve adetleri­nin 'tiksinç ve iptidai' olduğu kanaatindelerdi. Kraliçe'nin 1858'deki Beyannamesi'nde bu kanaat çok açıktı:
Satyagraha - Gandi ve Cinnah
Hindistan'daki İngiliz' idaresinin en güçlü yerli muhalifi olan Mahatma Gandi, alışıldığın dışında bir biçimde sömürgeciliğe karşı çıkıyordu. Şiddetten değil ahlaktan güç alıyordu. Gandi'nin hayatı, kendisi için ders niteliğindeydi. 20. asrın inandığı gibi yaşayan ve inandıkları ile yaptıkları arasında tutarsızlık olmayan sayılı
Satyagraha: atyāgraha veya "gerçeğe sıkı sıkıya bağlı kalmak" veya "gerçeğin gücü", şiddet içermeyen direnişin veya sivil direnişin özel bir biçimidir. Satyagraha uygulayan biri satyagrahi'dir.
“… Herhangi birinin geri kalan insanlara bakarak kimin yaşamaya hakkı olup kimin olmadığına karar verme hakkı var mıdır gerçekten?” “Hak hukuk kararını karıştırmaya ne gerek var? Bu soru, çoğu zaman, hiç de bir hak ediş meselesi olarak değil, başka çok doğal sebeplere dayanarak çözülür insanların yüreklerinde. Hakka gelince, kimin arzu etmeye hakkı yoktur ki?” “Bir diğerinin ölümünü arzu etme hakkı da mı?”
Reklam
_Tanrı, ışığı yaratmıştır. Demek ki ilk Üstad-ı Azam Mason, Tanrı’nın kendisidir. _Adem Baba, ilk masonlardandır ve Tanrı tarafından Cennete mason olarak kabul edilmiştir. Bu, masonluğun eylem olarak değilse de bir oluş kudreti olarak daima var olduğunu söylemenin bir tarzıdır. Çünkü masonluk, insan ruhunun ilk ve eski bir ihtiyacına cevap
( Marques de Sade > Max Stirner > Nietzsche )
_Ben düşüncesizim. _Hiçbir şey benden üstün değildir! Hiçbir şey beni aşacak yücelikte değildir. _Benim eylemlerimi komuta etmek, nasıl davranmam gerektiğini söylemek hiç kimsenin üstüne vazife değildir. _Ben tamamlanmamış bir tinim ve mükemmel tin için çaba göstermeliyim.
SALİH MİRZABEYOĞLU RÖPORTAJI... (Sansürsüz)
- "O bir fikir adamı... Bir şair... Bir romancı... Bir hikâyeci... Boksta Türkiye şampiyonluğu olan bir sporcu... Ve belki de burada ilk kez duyacağınız şekliyle; hat sanatı ile modern resmi yepyeni bir terkipte buluşturup çığır açan bir ressam... Siyaset, sanat, felsefe, hukuk, etimoloji, mitoloji, edebiyat, matematik, fizik, iktisat,
528 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.