Merhaba,
.yazarın kişisel hayatı her ne kadar bizi ilgilendirmez desek de kötü bir izlenim oluşturdu artık bizde. Elim de iki kitabı daha var. Onları da okuyacağım. Sanat sanat içindir sözünü tam anlamıyla kabul etmesem de alınmış bir kitap. Neden okumayayım?
.
Kitaba gelecek olursak,
Bu kitap farklı duygular harmanladı bende.
"ben ne okudum?" diyebilirsiniz. Ben dedim.
= Herkes seyretti. Ama herkes.
Çekirdek çitleyenadam, simitçi cocuk, paltolu adamlar, Halil, Emine, Dursun, Cabir dayı.. Herkes.
= Bu kadar mı yozlaştık? Evet, bu kadar yozlaştık. TV izler gibi izliyoruz bizlerde çünkü.
=" Napalım, Bu çağın insanı artık böyle." mi diyeceğiz?
= Seyrettiler. Üstelik seyretmek için para verdiler.
= Gözünden yaş değil taş dökülen kızı merak ettiler. Hastalığını değil, ağlamasını, taşları merak ettiler.
Şifa bulsun istemediler, "aaa boşa mı geldik şimdi" diyeceklerdi.
= Bahriye, Muzaffer, Güldiyar..
= O gün ne oldu? Babasına yemek götürürken. En merak ettiğim nokta orası hala..
.
.
❣ "SİZ YAŞAYANLAR ÇOK TUHAFSINIZ.."
❣ " O'NU GÖRÜNCE İÇİMDE Kİ YEŞİLLER DÖRT PARMAK UZARDI AĞABEY.."
.
.
.
#photooftheday #bookstagram
#sevgilerhilalden