Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İki insan asla aynı gün aşık olmazlar ve aynı gün aşkları bitmez.
Eski Hıristiyan Kilisesi neydi ve ne olma amacındaydı? Bu kilise İsa'dan sonra az sayıda kişiyle kuruldu ve hiç zaman yitirmeden, kişisel yetkinliğe erme ilkelerine göre, ruhu tinsel yönden tatmin inancına dayalı "toplumsal" formüller aramaya koyuldu. Hıristiyan topluluklar (kiliseler) faaliyete geçmiş ve sonra hızla yeni bir
Sayfa 1148 - 1149 Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Üç bin yıl ya da bunun binlerce katı fazlasını yaşayacak olsan da hiç kimsenin hali hazırda sürdürdüğü hayattan başka bir hayatı kaybetmediğini ve kaybetmekte olduğu hayattan başka bir hayat yaşamadığını unutma. Bu yüzden hayatın en kısası da en uzunu da aynı kapıya çıkar. Çünkü şimdiki zaman herkes için aynıdır, bu yüzden geçmiş zaman da aynıdır ve yitip giden sadece bir andır. Herhangi biri ne geçmişi ne de geleceği yitirmemiştir. Birinin sahip olmadığı şey, herhangi birisi nasıl söküp alabilir ondan? Bu yüzden şu iki şeyin unutulmaması gerekir: İlki, ezelden beri her şey aynıdır, hep aynı döngülerdir tekrarlanan ve hiçbiri farklı değildir; herhangi biri, yüz ya da iki yüzyılda, ya da sonsuzlukta hep aynı şeyleri görür. İkincisi, bir kişi çok uzun yaşasa da çok kısa yaşasa da aynı şeyi yitirir. Bu da şimdiki zamandır ve insan sadece bundan mahrum olabilir; nihayetinde insan yalnızca buna sahiptir ve hiç kimse sahip olmadığı şeyi yitiremez.
Günümüzde Başkalara yönelik liberal hoşgörülü tutumu belirleyen iki tema vardır: Başkalığa olan saygı ve saplantılı bir taciz korkusu: Başka'nın varlığı rahatsız edici olmadığı sürece yani Başka gerçekten de Başka olmadığı sürece sorun yoktur. Kabızlık giderici çikolatanın paradoksal yapısına benzer şekilde, hoşgörü de zıttı ile kesişmektedir; benim görevim başkaya karşı hoşgörülü olmaktır yani ona çok yaklaşmamalı, onun alanına müdahale etmemeli, kısaca onun, benim ona fazla yakın olmam durumundaki tahammülsüzlüğüne saygı duymalıyım. Bu durum, geç kapitalist toplumda gün geçtikçe temel bir 'insan hakkı' olarak ortaya çıkmaktadır. Bu, taciz edilmeme hakkıdır, yani diğerlerinden güvende olacak ölçüde uzakta durma hakkı. Benzer bir yapı kapitalist fırsatçılık için de geçerlidir: kapitalist fırsatçılığa hayırsever eylemlerle karşılık verildiği sürece sorun yoktur -önce milyarları biriktirirsiniz sonra (bir kısmını) ihtiyacı olanlara geri verirsiniz... Aynı durum, insancıl ya da barışsever militarizm mantığı için yani savaş için de geçerlidir: savaş gerçekten barışa, demokrasiye ya da insancıl yardım dağıtımına uygun koşulları yaratmaya hizmet ettiği sürece iyidir.
Sayfa 717 - Günümüzde Tahakkümün Yapısı: Lacancı Bir Bakış, Slavoj ZizekKitabı okudu
Gençlik böyle bir şey. Ne kadar toy, çaresiz oluyor insan. Senden başka kimse öyle yanmaz sanıyorsun. Umut denen şey kapının önünden tesadüfen bile geçmemişken sen kafanda bin tane masal yazıyorsun…
İnsan sevdalandı mı hele bir de kavuşamadı mı şair de oluyormuş, roman da yazıyormuş; belki bunları yazmasa deli bile oluyormuş…
Reklam
İnsan yaşadığı bir çok şeyi ,iyi ya da kötü hiç fark etmez hafızasından silebiliyor . Unutuyor . O anda çok önemli gelen,unutamam dediği şeyler daha sonra kalbinde ve zihninde kendi kendine önemini yitiriyor. Ama o gün, benim zihnimden hiç silinmedi .Kalbimde şaha kalkan kuşların içimi gıdıklayışını hep anımsayabildim.
İnsan kendinde olanı da olmayanı da ne kadar erken fark ederse o kadar çabuk büyüyor galiba. Yapabildiğinin, aklının en çok erdiğinin üzerine düşüp o yolda yürürse elbet bir şeyin ustası olmayı başarıyor.
Bir şeyin dünü olmayınca bugününe de bel bağlamıyormuş demek ki insan.
Yaşamda iki tip insan bulunur. Hakikatin gelip onu bulmasını isteyenler ve gidip hakikati her neredeyse bulmak isteyenler. Bunlar gece ile gündüz, siyah ile beyaz kadar birbirlerinden ayrışırlar.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.