İlk iki kitabı okudum ve bitirdim, beğenince üçüncü kitabını da okumaya karar verdim .Bu kitapta ana karakterimiz İnce Memed üzerinde çok durulmuyor hatta ben okurken bu kitabın ismi neden İnce Memed ki dedim çünkü bu kitapta Çukurova yöresinde yaşayan köy ağaları Murtaza Ağa ve Mahmut Ağa'nın hayatlarından, o yörede çalışan komutan, yüzbaşı,onbaşı, kaymakam gibi mevkiye sahip kişilerden çokça bahsediliyor. Yazıldığı dönemde köyler ağalık sistem ile yönetiliyor, ama bu ağalar köylüye o kadar çok eziyet ediyorlar ki,para toprak hırsı ile gözlerini hırs bürümüştür. Yakın zamanda da kendileri gibi varlıklı ağaların tek tek öldürülmesi üzerine Murtaza Ağa can korkusuna kapılır .Ölüm korkusu üzerine can tatlıdır. Bunun için neler neler yapıyor güldüğüm çok sahne oldu desem yalan olmaz. Çukurova halkını özüyle doğrusu ile o kadar güzel anlatmış ki nereye baksam Hürü Anayı,Koca Osman, Topal Ali,Sefil Ali görürken bir başka tarafta Murtaza Ağa,Tazı Tahsin ve Mahmut Ağa yı da görüyoruz .Bu kitapta halkın gözünde efsaneleşmiş efsunlu bir İnce memed var,bu İnce memed haksızlığa başkaldıran biri,karıncayı bile incitmeyen biri iken haksızlık karşında bir canavara dönen biridir Halkın sahiplenmesi ve destekleri sayesinde dağda yaşamını kolaylıkla yaşayan bir grup insan ve o insanlardan biri İnce Memed dır.Yörüklerden de o kadar güzel bahsediliyor ki,bu dünyada iyi insan varken ne kadar da çıkarcı, iki yüzlü insanlar da var ,Analar binlerce Memed doğurur bir İnce Memed gider başka bir İnce memed gelir...Devran döner ama ne İnce memedler ne de Murtaza Ağa,Mahmut Ağalar biter...İyi okumalar dilerim
İnce Memed 3Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202319,4bin okunma
Bu dünyadaki her insanın içinde acımasız bir canavar vardır.O canavarı gizlemek için de her şeyi yapar. Dolayısıyla bu dünyadaki her insan iki yüzlü bir yalancıdır.
Yorulduk be hayat:
Sabrın selamete ereceği günleri beklemekten...
Yarı yolda maskeleri düşen, iki yüzlü insanlarla yürümekten...
Hak ettiğimizi düşlemekten, hak etmediğimizi görmekten...
“Kamu Baş Rüyacısı” ve Müzeyyen Çelik Öykücülüğü Üzerine Bir İnceleme
Hece, İtibar, Mahalle Mektebi, Aşkar gibi dergilerde öyküleri yayımlanan eğitimci-yazar Müzeyyen Çelik'in Ebabil Yayınları'ndan çıkan ilk kitabı Kamu Baş Rüyacısı 2014 yılında okurlarla buluştu. Eser, sabah ve akşam anlamlarına gelen "Subh" ve
Bazen en yakın zannetiğiniz insan en uzağınız olabilir ve ondan sonra yapacağınız şey sadece içten bir gülümsemedir.
Acılara karşı, yalanlara karşı, iki yüzlü insanlara karşı bir gülümseme...
Seni tanıyamamışım, keşke inanmasaydım değil, ben güzel baktığım için güzel görmüşüm diyebilmektir.
Sevdiğiniz insanları kırmayın!
Zaman hızla akıp gidiyor ve telafisi çok zor.
İnsan kaybetmeden anlamıyor canının acısını... ahlarla, vahlarla geçip gidiyor ömür.
Diyeceklerim bu kadar.
1adaminguncesi.blogspot.com/?m=1
A. Karaçay
Seher vakti habersizce girdi gara ekspres
kar içindeydi
ben paltomun yakasını kaldırmış perondaydım
peronda benden başka da kimseler yoktu
durdu önümde yataklı vagonun pencerelerinden biri
perdesi aralıktı
genç bir kadın uyuyordu alacakaranlıkta alt ranzada
saçları saman sarısı kirpikleri mavi
kırmızı dolgun dudaklarıysa şımarık ve somurtkandı
üst
İnsan beş arkadaşının ortalamasidir.Eger beş değil bir tane arkadaşınız varsa bilgi kültür ahlak başarı ve inanç seviyeniz de o bir kişiyle ölçülür.Bes tane çürük ve zararlı arkadaşınız olacağına, bir tane gerçek ve sağlam bir dostunuz olsun sırtınız yere gelmez.İki yüzlü sahtekar yalancı kıskanç yada bencil insanlardan hayır gelmez..
İnsan farkında olmadan kendini bir çıkmazda, iyileşmeyen bir hastalık gibi sürdürdüğü bir hayatın içinde buluverir.
O insanlar da onun son iyileşme umudunu dost görünüp düşmanlık ederek elinden alır da, kişi kendi kendini başarısız ve faydasız saymaktan, onların yerine de kendini suçlamaktan ileri gidemez.
Yanınızda kimse olmasa bile siz varsınız ve önemli olan da sizin varlığınız..
EJDERHA GELİN | YELİZ ÇAM
4/5
KİTAP YORUMU•
Öncelikle kitabı okumadan önce ejderha filmi vardı bilen bilir. Kitabı ondan esinlenerek yazdı sandım ama kitap daha güzeldi. Savaşın olduğu zamanlarda o heyecanı alamadım ben ya. O duyguyu yaşayamadım. Bir de bazı olaylar çok çabuk geçti gibi geldi bana. Bir tek oralardan puan kırdım. Onun dışında
NEW YORK, Madrid, Londra: Terörizm yeniden saldırıyor.
Çoğu dünya gazetesi, İngiliz başkentini sarsan patlamaları bu manşetle duyuruyordu. Açıklayıcı örtüşme: Ne Afganistan'dan ne de Irak'tan bahsettiler. Afganistan'a ve Irak'a yapılan bombardımanlar, Irak örneğinde gün be gün tekrar eden terörist saldırılar değil miydi, hâlâ öyle değiller mi? Saldırılarda ya da savaşlarda ölüleri verenler neredeyse hep emekçi sınıf değil mi? İnsan hayatını aşağılamanın herhangi bir ifadesinin kurbanları aynı saygıya ya da ilgiye layık değiller mi?
Ölüm son mudur?
Yoksa başkangıç mı?
Sevinç mi var derinliklerinde,
Ya da bolca hüzün mü?
Sevdiğin acılar içindeyken
Onun için ölüm diledin mi?
Ölümünü dilerken
Yüreğin hangi durumdaydı?
Sevinebiliyor muydu?
Acıdan yangın yeri miydi?
Ne ölüm ne ölümsüzlük,
İkisi de insan için çok fazla.
Ne gönlünce sevinebilir,
Ne de derinden üzülebilir.
Her kendi içinde iki yüzlü,
Hangi yüzde dursan,
Diğer yüz muammalarla dolu.
Anlık 17.25
24 Nisan 2022
Ankara
"Bana bir şey yasak edildi mi, o şeyi derhal yaparım." - Carmen (sayfa 59)
1. Prosper Merimee Kimdir?
Fransız yazar, arkeolog, tarihçi, çevirmen
Prosper Mérimée, 1803’te Napolyon dönemi Paris’inde doğdu. Ressam anne baba ve entelektüel yakın çevresi sayesinde okumaya meraklıydı. Dil öğrenmeye yatkın olması sebebiyle küçük yaşlardan itibaren
Yokluk, dürtülerin en korkuncudur. İnsan yokluk yüzünden hırsız, hayasız olmayacak kadar bir sağlamlık gösterebilse de iki yüzlü, yaltaklanıcı, çanak yalayıcılıktan tamamıyle kurtulamıyor.
"İnsanlar sahip olduklarını küçümser, sahip olamadıklarını önemser."
- Konfüçyüs
Tüm cevapları bildiğini zanneden insana tüm sorular sorulmamıştır.
"İyi insan, güzel söz söyleyen değil, söylediğini yapan ve yapabileceklerini söyleyen adamdır."
- Konfüçyüs
Eğitimli insanlar yapabileceklerinden fazlasını söylemeye