Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ey nâs! Lisânınızı hifzediniz, kibir ve gururu bırakınız, alçakgönüllü, yüksek himmetli olunuz. Bedenlerinizi yorunuz, tembel olmayınız, düşmanlarınızla mücâhede ediniz. Mesâcidinizi ma'mûr, îmânınızı hâlis kılınız, ilk önce kendinize, sonra ihvânınıza nasihat ediniz. Irzı- nızı muhafaza ve emvâlinizden tasadduk ediniz. Ve birbirinizin nail olduğu şeref ve şâna hased etmeyiniz ki bütün hasenâtınızın mahvina sebep olur. Yekdiğerinizin gıyabında fena söylemeyiniz ki muhabbet ve uhuvvet muzmahil ve husumete mütehavvil olur da helak olursunuz. İşittiniz mi? Ey nâs! Kendinizi esaretten kurtarmaya çalışınız ve 'acz ü ihtiyacınızın tahakkuk edeceği günde işinize yarayacak hayırlar işleyiniz. Ey nâs! Zulmetmeyiniz! Allah mahkeme-i adâletinde zâlimi bizzat mutâlebe eder. Hesabınız ve en son zehâbınız Cenâb-ı Hakk'adır. O Âdil-i Mutlak ise mâsiyete razı değildir. Ey nâs! Her kim iyi bir iş yaparsa menfaati kendi nefsine ve her kim kötü bir iş yaparsa mazarratı yine kendi nefsine aittir. Yani herkesin çektiği kendi elindendir. Yoksa Rabbü'l-âlemîn kullarına zulmetmez. Ol bir günden hazer üzere bulununuz ki huzûr-1 ilâhîye çıkacaksınız ve herkes iyi-kötü bütün mahsûl-i mesa'îsini bir zerresi zâyî edilmeyerek istîfâ edecektir. Ben haberimi aldım. Rabbime gidiyorum, dininizi ve emanetinizi Al- lah'a ısmarladım. Ey ma'şer-i ashabım ve cemâat-i ümmetim! Esselà- mu aleyküm! Esselâmu aleyküm ve rahmetullahi ve berekâtüh!
ilahi Adalette Zaman aşımı yoktur .. O Bir Gün Mutlaka Tecelli Edecektir.
Reklam
Akla uygun yaşamak, ahlaka uygun yaşamayı gerektirir mi yoksa bu sadece bir hüsnükuruntudan mı ibarettir? Bu her ne kadar rasyonelliğin tanımına bağlı olsa da savunacağım pozisyon şu olacaktır: Eğer tek varoluşumuz bu hayat ise ve ilahi adaletin sağlandığı bir öte dünya yok ise, o hâlde akıl bizi zorunlu olarak ahlaka götürmez. Aksine, kişinin doğa vergisi mizacına, aldığı eğitime, kendini yetiştirme tarzına ve içinde bulunduğu çeşitli fiziksel koşula bağlı olarak, ahlaksız olmanın rasyonel olduğu pek çok senaryo var olabilir.
Sayfa 300 - İstanbul Yayınevi
Fevkalâde ileri görüşlü bir devlet adamı olan Kânûnî Sultan Süleyman'ın, Fransızlara verdiği ve "kapitülasyon" adıyla anılan imtiyazlar, bâzı câhillerce itham edilegelmiştir. Halbuki Alman imparatoru Şarlken, Avrupa'ya hakim olmak istiyordu. Bu maksadı, Fransa'yı mağlûb etmesi ile gerçekleşmek üzere idi. Bunu engellemek isteyen Kânûnî, Fransa ile 1535'te ticârî bir muâhede imzaladı. Bu muâhede, Fransızlar'ın gümrük külfetini yüzde beşe indiriyordu. Bu, Fransa'ya büyük bir maddî yardım demekti. Fransa da buna mukabil Osmanlı'ya vergi ödüyordu. Kânûnî'nin takip ettiği bu siyaset, Avrupa'da hristiyan birliğini parçalıyor, Osmanlı'nın nüfuz ve îtibârını artırıyordu. Bu sebepledir ki, reformist Martin Luther: "Ya Rabbi! Büyük Türkleri bir an önce başımıza getir de, Sen'in ilâhî adâletinden onlar sâyesinde nasiplenelim!.." diyordu. Ayrıca dünyaya hak ve adâlet tevzî eden Türkler'e karşı mukavemetin "küfür" olduğunu söylüyordu. Bu da gösteriyor ki, Kânûnî'nin adaleti tevzii karşısında bir hristiyan lideri dahî hakkı teslim etmek zorunda kalmıştır.
Sayfa 187 - Erkam yayınlarıKitabı okuyor
Ölmeyi umut edemeyenler bulunur burada, Kör hayatları en süfli vasıfta, Öyle ki haset ederler cümle başka yazgıya. Kalmaz dünyada hiç şanları, Hem adalet hem merhamet hakir görür onları
“Bu Dünyada Ahde Vefa Kalmamış!” Dedirtmem
Hz. Ömer Ömer Radiyallahü Anh’ın hilafeti döneminde, gerçekleşen gerçek ve muhteşem bir hikâye… Hz. Ömer Radiyallahü Anh, Ashab-ı Kiram ile beraber bir mecliste oturuyorlarken, karşıdan üç kişinin gelmekte olduğunu gördüler. Bu gelen kimseler, bir delikanlıyı yakalayıp ellerinden sıkıca tutmuşlar ve belli ki halifenin huzuruna çıkarmak üzere
Reklam
PEYGAMBERLERİN SIFATLARI Peygamberler, Allah’ın mesajlarını Allah’ın kullarına bildiren kutlu elçilerdir. Dünya ve ahiret hayatında mutluluk yollarını kendilerinden öğrendiğimiz peygamberler, bizim gibi insandırlar; ilahlık sıfatları taşımazlar. Şu kadarı var ki peygamberler, Allah tarafından seçilmişlerdir. Peygamberler, kendi iradelerinin dışında ve diğer insanlar tarafından tecrübe edilmesi mümkün olmayan bir şekilde Allah’tan vahiy almış ve aldığı vahyi eksiksiz bir şekilde insanlara ulaştırmıştır. Tebliğ ettiği ilahi emirlere uymak hususunda örnek olmakla görevlendirilen peygamberler, günah işlemekten korunmuşlardır. Her konuda doğru ve her alanda insanlara güven vericidirler. İlahi emaneti ulaştırmakla görevli olan peygamberlerin doğruluk, dürüstlük ve güvenilirlikleri, onları her türlü ihanet, yalan ve zulümden uzak tutmuş; onların davranışlarına ölçü, hükümlerine adalet getirmiştir. Ayrıca peygamberler akli yetenekleri bakımından toplumlarının önde gelen şahsiyetlerindendir, çok zeki kimselerdir. Diyanet İşleri Başkanlığı
Sevgiye inanırsanız bir yerlerde gerçek sevgiye inanan biri sizi bulur ve tüm acılarınızı sevgisiyle kapatır ve işte o an siz tüm gidenlere teşekkür eder ve ilahi gücün yarattığı adalete, bulduğunuz huzur ve güvene şükredersiniz...
Kedilerim, kitaplarım ve öğrencilerime kavuşmak ilaç gibi geldi gerçekten. Nefessiz kaldığım çok an olsa da bu başkaydı. Unutulmayacak ama geçti. Sonunda bitti diyebiliyorum. Evet battım o derin sulara ama artık yukardayım ve nefes alabiliyorum derin derin.. Kimisi karma diyor, kimisi ilahi adalet.. Her neyse oldu ve keyifle izliyorum olanları.. Tek başıma ve güçlü.. Hoşgeldin yeni hayat.. İkinci Kendimle Konuşmalarım.. 28.04.2024
Tolere edilen şey kötülük olduğunda, hoşgörü bir suçtur.” —Thomas Mann
Reklam
Zamânın adâleti, zihne dahî gelmeyen hakikatte izdir!
Ağırdan alan, can yakan bir ilahî adalet olduğunu düşünüyor. İnsan birini yaralarsa, eninde sonunda kendi aynı ıstırabı çeker.
Sayfa 172 - Mundi Kitap, Can Sanat Yayınları Yapım ve Dağıtım Tic. ve San. A.Ş.Kitabı okuyor
Suç milletin değil, liderin!
Nasıl Yönetilirseniz Öyle Olursunuz! Toplumsal sıkıntıların ve kaynağının neler olduğunun dile getirildiği, tartışıldığı birçok mecliste genelde ifade edilen bir sözdür; “Nasılsanız öyle yönetilirsiniz.” Bu söz, toplum olarak karşı karşıya kaldığımız sıkıntıların kaynağının kim ya da ne olduğunu ortaya koyan bir muhtevaya sahiptir. Bu söz
İlahi adaletin güzel tarafı, mutlaka bir gün tecelli etmesidir."
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.