Deliduman.. Hepimizin içinde vardır bir deliduman,hepimiz kaybetmişizdir çünkü.En başta da kendimizi...Bizi bizden çaldılar çünkü.Biz böyle değildik..Biz her elini attığı işi yüzüne bulaştıracak insanlar değildik.Hayattan bıkacak insanlar değildik.Biz her şeyi sevecek insanlardık,her şeyden nefret ettirdiler.Bizi insanlar için ölecek kadar onları sevip,onlardan kıyı köşe kaçacak kadar birbirimize düşman ettiler. Ve şimdi hepimizin içinde barikatın arkasında yumruğunu sallayıp bağırmayı bekleyen bir deliduman var.Her şeye,herkese; nefretini,öfkesini kusmayı bekleyen..Çünkü deliduman boşuna yazmadı "kırılan bütün kalplerin hesabını soracağız" diye.Çünkü kırılan bütün kalplerin hesabını soracağız!Şimdi senin içindeki deliduman belki geçenlerde Gezi'de aynı barikatın arkasında yan yana bizim delidumanla beraber haykırdı,belki daha haykırmadı haykıracak.Belki daha ondan haberdar bile değilsin,belki daha geçenlerde oturup karşılıklı içtiniz.
Emrah Serbes o delidumanı anlatmış işte.Kırılan bütün kalplerin hesabını birlikte soracağımız delidumanı.Aman ha yanlış anlaşılmasın.Serbes onu yaratmamış bize ayna tutmuş.Keşke anlatımı daha derin edebi incelikler taşısaymış,daha derin bir ruhsal portre çizip bu portreyi imgelerle sanatlarla bezeseymiş.Buram buram isyan koktuğu gibi buram buram edebiyatta koksaymış o zaman belki bu yüzyılın eseri olabilirmiş;çünkü bu bizim hikayemiz,bu yüzyılın insanının hikayesi.Fakat yine de kırılan bütün kalplerin hesabını soracağız!