Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kader Özer

Kader Özer
@kader4
16 okur puanı
Mayıs 2021 tarihinde katıldı
Affedersiniz! Bana birkaç şiir bahşeder misiniz? Çok susadım bir şiire.
Reklam
İnsanlar arasında yalnız kalmaktan daha korkunç bir şey yoktur.
İçindeki eleştirel sesin sahibi
Hep içimizde konuşan bir ses vardır ya, biz psikologlar bu sese eleştirel iç ses diyoruz. Bu eleştirel ses dünyaları da fethetsen hep senin eksik yönünü bulmaya odaklanır. Sen yapamıyorsun ,çirkinsin, başarısızsın, sevilmeye layık değilsin, bugüne kadar hiçbir şeyi başaramadın, kim seni işe alır ki, senin anlattıklarını kim dinlemek ister, ne yaparsan yap o adam/ kadın seni beğenmeyecek, bu dünyada fazlalıksın gibi bu sesler sana tanıdık geldi mi?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hep başarısızlık korkusundan bahsedilir, ama çok az insan başarı korkusunu bilir. Çok çaba harcayıp tam başarmanın eşiğine gelmişken hedefinden vazgeçen, daha iyi bir noktaya gelme şansı varken bu durumu elinin tersiyle itip içinde bulunduğu olumsuz koşullarda yaşamaya devam edenler buna örnek gösterilebilir. Peki bir insan neden başarıdan korkar ki?
öz şefkat diyebiliriz buna
Bir arkadaşımız bize sorunlarını anlattığında ona acımasızca yaklaşmayıp anlayış gösterebiliyorsak bu anlayışı kendimizden neden esirgeyelim? Bir başka insanın bizimle kendi kendimizle konuştuğumuz gibi konuşmasına izin verir miyiz? Öyleyse kendimizle daha şefkatli konuşabilmeliyiz.
Sayfa 184Kitabı okudu
Reklam
Affetmek gerçekten işe yarıyor mu?
Ancak sen bu durumu sana zarar veren insanı durmadan affedip hayatına girmesine izin vermekle karıştırmamalısın. Bir insan defalarca aynı şeyi yapıyorsa ve sen yine affedip hayatına alıyorsan aynı zararı tekrar görmen kaçınılmazdır.Affetme, o kişiden uzak dur,kendini korumayı öğren ve onun duygusal anlamda seni etkilemesine izin vermemeyi kastetmektedir.
Sayfa 180Kitabı okudu
Aile içinde sevgi alamayan çocuklar bütün dünyayı sevgi vermeyen ebeveyni gibi zannedip, denemekten vazgeçerek kendi içlerine kapanabilirler.
Hassas olmayan insanlar için yaşam daha kolay, düz bir çizgi üzerinde yaşayıp gidebiliyorlar, daha az sorgulayarak. Ama hassas insanlar için, her detay bir hüzün sebebi haline gelebiliyor. Sanki başka bir gezegenden acı çekmek için dünyaya gönderilmişler gibi düşünüyorum bazen hassas insanları.
Beni anlamıyorlardı. Zarar yok. Zaten beni ,daha kimler anlamadı.
"Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım.Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim."
Reklam
Belki de tükenmişimdir.Bir şeyler yapacak,bir şeyler için uğraşacak çabayı kendimde bulamıyorumdur.Benim de emek vermeden güzel giden şeylere ihtiyacım vardır.Hep ben yorulmak istemiyorumdur.İnancımı yeniden kazanmaya ihtiyacım vardır.Beni bana geri vermek istiyorumdur.
Erkek arkadaşı Kırmızı'dan bu lafları duydukça tüyleri ürperdi.Ne demekti birisinin her şeyi olmak, hayatına anlam katmak,onsuz hiç olmak? Kırmızı'nın ona yüklediği yük çok çok ağırdı, altında ezilmiş hissetti kendini. O kendi varlığının anlamını bile çözememişken, nasıl bir başkasının yaşamının anlamı olabilirdi ki?
Sayfa 257Kitabı okudu
Belki de insanlar, başlarını yukarı kaldırıp da aya bakmak akıllarına gelmediği,onu seyretmeyip zihinlerini dünyanın oyalayıcı işlerine taktıkları için mutsuzdur.Kim bilir?
İnsanın en değerli varlığı kendisiydi ve nihayet ben ona kavuşmuştum.
Hayat zor.Bak bu doğru.Ama onu dayanılmaz hale getiren şey, insanın bu zorluğa, yaşadığı olaylara, duygulara karşı geliştirdiği olumsuz tutum.
Sayfa 315Kitabı okudu
"Hayatta en mutsuz insanlar,mutlu olmak için çılgınca uğraşanlardır."
Sayfa 311Kitabı okudu
Reklam
Hayatta insana en çok sıkıntı veren kendi ben'idir. İnsanın sorunları ben’ inin kendisiyle ilişkisinden kaynaklanıyorsa, o derdin devasını da başka yerde bulamaz.
...Unuttum diyemem fakat üzerimde bir tesiri kalmamış...
"Bir ümidim yok. Bu sondu. Artık hiç bir şeyin değişmesine imkan yok, lüzum da yok."
Aşk
Benim beklediğim aşk başka! O bütün mantıkların dışında, tarifi imkansız ve mahiyeti bilinmeyen bir şey. Sevmek ve hoşlanmak başka; istemek bütün ruhuyla, bütün vücuduyla, her şeyiyle istemek başka... Aşk bence bu istemektir. Mukavemet edilmez bir istemek!.
"Seni, sahip olduğu en güzel şey olarak gören bir kalbi kırma."
Uzun uzun burnumu çektim. "Önemi yok, onu öldüreceğim!" "Ne diyorsun sen küçük; babanı mı öldüreceksin?" "Evet yapacağım bunu. Başladım bile. Öldürmek, Buck Jones'un tabancasını alıp güm diye patlatmak değil! Hayır. Onu yüreğimde öldüreceğim, artık sevmeyerek... Ve bi gün büsbütün ölecek."