Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
552 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Geçtiğimiz senelerde Jane Eyre ve Uğultulu Tepeler’i okumam vesilesiyle Charlotte Brontë ve Emily Brontë ile tanışma şerefine erişmiştim. Mükemmel eserleri hâlâ hafızamda, bazı detayları eksik haliyle tabii. Kardeşleri Anne Brontë ile de henüz tanışabildim. Fakat ablaları kadar okunmaması beni çok şaşırttı öncelikle. Çünkü şu an kitaplığımda
Wildfell Hall'un Kiracısı
Wildfell Hall'un KiracısıAnne Brontë · Can Yayınları · 2023511 okunma
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Milan Kundera’dan okuduğum ilk kitaptı. İlk kitap için doğru seçim mi bilmiyorum ama benim okuma zevkime hitap etti. Kitapla ilgili hiçbir beklentiye girmeden okumaya başladım. Ve okuma sürecinde bana çok güzel cümleler eşlik etti. Hiç sıkılmadan akıcı şekilde ama altlarını bol bol çizerek ve üzerine bol bol düşünerek okudum. Konusu da; ikili ilişkilerden yola çıkarak kimlik tanımlaması… Gerçek nedir? Sınır nerededir? İki insanın birbirinin alanına girmesi nerede başlar nerede biter ? Kadın davranışları, erkek davranışları üzerine bolca çıkarımlar yapabileceğimiz ve bunu bir olay örgüsü üzerinden rahatlıkla veren bir kitap oldu. Dilini çok sevdim hemen diğer kitabına geçiyorum. Okumadıysanız bir şans verebilirsiniz.
Kimlik
KimlikMilan Kundera · Can Yayınları · 20191,987 okunma
Reklam
192 syf.
8/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Cadı - Hüseyin Rahmi Gürpınar
Halk arasında yaygın olan her türlü batıl inançla kafayı bozduğunu açıkça belli eden Gürpınar'ın kaleminden okuduğum ilk eseriydi. Kitapla tanışmama ve hevesle okuyup hızlıca bitirmeme vesile olan Ceren Sungur'a bolca teşekkürler. Kendisi yakın zamanda "Tarih Obası" kanalında kitabın bazı kısımlarını seslendirip yorumladığı bir seri yaptı ve tüm izleyicilerini bu eseri okumaya davet etti. Kitaba ve yazarına gelecek olursam, genelde varlığını çok net hissettiren erkek elinden çıkmış kadın karakter sığlığını barındırmayan gerçekçi diyaloglarını okurken sık sık takdir ettim. Kendisinin iyi ve tarafsız bir gözlemci olduğunu söyleyebilirim. Bunun yanında uzun zamandır kitap okuma alışkanlığını terk etmiş bir insan olarak okumaya dönmek için bu kitabın
Cadı
Cadı
kesinlikle uygun bir seçim olduğumu düşünüyorum. İlk sayfasından son satırına kadar yazarın dili akıcılığından hiçbir şey kaybetmiyor. sık sık güldüren okuması keyifli diyalogları, bir cadı safsatasını bile ciddi bir fenomenmişçesine her yönüyle evirip çeviren paragrafları ile okumaktan zevk aldığım bir kitaptı. Yazarın diğer eserlerine de mutlaka bakacağım.
Cadı
CadıHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20231,059 okunma
·
Puan vermedi
#Toni #Morrison #Tanrı #Çocuğu #Korusun "Görmezden gelmeye ne kadar uğraşırsak uğraşalım, zihin her zaman gerçeği bilir ve netlik ister." "Ne kadar görmezden gelmeye çalışsak da akıl her zaman neyin doğru olduğunu bilir ve açıklık ister." Selam Yazarın okuduğum ilk kitabı. Betimlemelerin başarılı bir şekilde yapılması,
Tanrı Çocuğu Korusun
Tanrı Çocuğu KorusunToni Morrison · Sel Yayıncılık · 2016705 okunma
136 syf.
·
Puan vermedi
Giyinmek her zaman coğrafi, örfi, ahlaki, dini ve zamansal olmuştur. Ve aynı zamanda: “Kıyafet, giyinenin bedenini şekillendiren, bedene nüfuz eden ve yön veren güçlü bir araçtır-bedenin hareketlerini, duruşunu ve jestlerini etkiler. Giysi bedeni fiziksel olarak şekillendiren ve uygun şekle ve tavra sokan bir toplumsal pratiktir.” Hiçbir simgesel
Ahlakı Giyinmek
Ahlakı GiyinmekHilal Özçetin · Metis Yayınları · 20245 okunma
496 syf.
·
Puan vermedi
Paylaşılması epey geciktirilmiş bir kitapla geldim: Çılgın Kalabalıktan Uzak..Mart'ı bu kitapla kapatmama rağmen birkaç gündür paylaşamadım kitabı Bu kitabı okumak epey uzun süredir aklımdaydı( Issız Adam'ı izleyen herkesin aklından geçmiştir sanırım bu kitabı okumak ). Ben de fırsat bu fırsat deyip #bizimbuyukchallengeimiz ın bu seneki listesine almıştım bu kitabı. İlk kez Thomas Hardy okudum ve tıpkı Emma'yı okuduğum zamanki hisse bağlı kalarak arada bu tarz klasikleri okumaya karar verdim. Kitaba gelirsek; "çılgın kalabalıktan uzak" bir çiftliğin başına geçen bir kadın ve üç erkek arasında geçiyor diyebiliriz. Batsheba, amcasından kalan çiftliğin başına geçer ve Gabriel Oak, Boldwood ve Troy arasındaki aşk üçgeni arasında sınav verir. Yanlış bir seçim yapan Batsheba'nın hayatı trajik bir sona doğru ilerlemekteyken kitabın akışını eegistiren bir olay olur. Kitabın olay akışından ziyade üslubu ve özellikle doğa betimlemeleri kitabın iskeletini oluşturmuş bence. İngiliz yazarların betimleme becerisine hayran olmamak elde değil zaten.. Sıkılmadan hatta merakla okuduğunuz ve gözünüzde canlandırdığınız bir betimleme gücüne sahipler bence. Bunun yanı sıra karakter betimlemeleri, aşk acısı ve daha pek çok şey kitabı okunur kılmış. Velhasıl ben sevdim kitabı. İngiliz edebiyatından klasik okumak isteyenlere de önerimdir
Çılgın Kalabalıktan Uzak
Çılgın Kalabalıktan UzakThomas Hardy · Can Yayınları · 20192,977 okunma
Reklam
352 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"Her kötü adam, kendi masalının kahramanıdır." İçeriği dark olan her türlü kitabı seviyorum ve esaret temalı hikayeler favorilerim arasında yer alıyor. Bu yüzden 'Kötü Adam'ın tanıtım yazısını okuduğumda tam bana göre olacağından emindim. Yanılmadım. Bu tam da sevdiğim türden kötü adam hikayesiydi. Konusuna gelecek olursak,
Duygusuz
DuygusuzCelia Aaron · Pukka Yayınları · 2023492 okunma
127 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
İncelemeye Kendine Ait Bir Oda kitabına adını veren fikirden başlamak yerinde olacaktır. Virginia Woolf kitabın ilk sayfalarında bize “Eğer kurmaca bir metin yazmak istiyorsa, bir kadının parası ve kendine ait bir odası olmalıydı.” der. Eser boyunca asıl amacının bizlere “Kurmaca ve Kadın” başlıklı bir yazı hazırlamak derdinde olduğunu hatırlatır. Böylece bizler kitap boyunca Woolf’un bu hazırlık aşamasına, araştırmalarına, karşılaştırmalarına, yakınmalarına ve aklından geçenlere eşlik ederiz. Yazar kurmaca yazarlığın kadınlarla olan ilişkisiyle özellikle ilgilenir. Bunun kadınların yüzyıllardır hem fiziksel açıdan hem de zihinsel açıdan aşağı görülmesi, eğitimsiz ve parasız bırakılmaları, çok erken yaşta evlendirilmeleri ve seçim şanslarının olmaması, edebiyatla ilgilenmeleri için fırsat bulamamaları ve bulsalar da küçümsenmeleri gibi çokça sebebi vardır. Virginia Woolf tüm bunları bizlere aktarırken tarafsız olmak, kendi cinsini övmemek, erkekleri aşağılayıcı herhangi bir tabirde bulunmamak için çok özen gösterir. Çünkü onun derdi her iki cinsten hangisinin daha üstün olduğunu kanıtlamak ya da erkek ve kadınlarla ilgili kesin hükümler ileri sürmek değildir. Woolf “Kadınların özgürleşmesi için erkeklerin verdikleri mücadele, özgürleşme hikayesinin kendisinden daha ilgi çekiciydi belki de.” demiştir. Kitap temelde bu konuyu ele almaktadır.
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · İletişim Kitabevi · 202137,8bin okunma
·
Puan vermedi
#JodiPicoult #IşığınİkiYüzü 368 sy “Yasalar siyah ve beyazdır; kadınların hayatları grinin tonlarıdır”. “Çocuklar seçim değildir.” “Anne baba olmak avucunuzda bir sabun köpüğü bulmak ve onu paraşütle atlarken dağlara tırmanırken Savaş alanlarından geçerken korumak zorunda olduğunuzu öğrenmek gibiydi.” ____________________ Merhaba
Işığın İki Yüzü
Işığın İki YüzüJodi Picoult · Aprıl Yayıncılık · 202332 okunma
616 syf.
·
Puan vermedi
youtu.be/PPjazi4mQSQ?si=... Kitaptan bir müzik önerisi ile başlamak istiyorum. Kitap beyaz perdeye aktarılsa ve tanıtımı yapılsa arka fonda bu şarkı iyi giderdi. “Nasıl bu kadar kalpsiz olabilirsin?” Nakarat kısmının can alıcı sözü bu. Kitapta insanlığı sorguluyor. Ve tam da bu soruyu soruyor. Kendi gezegenine, türdeşine
Aeden
AedenAkilah Azra Kohen · Destek Yayınları · 201612,7bin okunma
Reklam
408 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
O kadar güzel yazılmış ki düşünmeden edemiyorsunuz, karakterler arasında ilişkiler, toplumsal farklılık her biri mükemmel anlaşılıyor. İstanbul dönemine işgalciler ile halk arasında yaşanan kin, nefret bir yana işgalcilerin halkımızın üstünde ki siyasi ve toplumsal üstünlüğünü her kelimesine kadar anlıyor, hissediyorsunuz. Ana karakterler veya yan karakterler hepsinin özellikleri bir konu niteliğindendir; Orhan, Necati ve Süleyman üzerinden yürütülen, materyalizm, milliyetçilik, muhafazakarlık gibi düşüncelerin ön plana çıkması, vurgulanması. Vedia, Orhan, Rüştü üçlüsü arasında yaşanan olay örgüsü; Vedia, Orhan’ ın karakterini kişiliğini, avrupai düşünce tarzını beğenir ancak giyimini, vücudunu beğenmezken Rüştü’ nün de avrupai giyimini, vücudunu beğenirken, düşünce tarzını ve karakterini beğenmez ve bu ikili arasında seçim yaparken ki yaşadığı sıkıntıları kadın erkek çerçevesinde mükemmel şekilde yansıtılmıştır.
Biz İnsanlar
Biz İnsanlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20212,887 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Beşpeşe’nin Peşinden
Beş yazarın bir araya gelerek yazdıkları Beşpeşe, Türk edebiyatında teknik itibarıyla bir ilk… 2002’de Murathan Mungan ile başlatılan proje, 2004 başlarında Pınar Kür’ün romanın son bölümünü yazmasıyla tamamlanıyor. Konsept ve tasarımını Bülent Erkmen’in yaptığı bu proje kitap, beş ayrı bölümden oluşuyor. Her bölümün ikisi kadın, üçü erkek olmak
Beşpeşe
BeşpeşeElif Şafak · Metis Yayıncılık · 2012675 okunma
312 syf.
·
Puan vermedi
Zavallılar ,Bella Baxter'ın hikayesi olmakla birlikte doktor Godwin Baxter,arkadaşı kraliyet doktoru Archiball McCandells ve Duncan Wedderburn'ün da hikayesi aslında.Zavallılar 'ın giriş bölümü bir müze görevlisi tarafından bulunan notlarla başlıyor.Daha sonrasında Bella'nın hikayesi ,iki farklı şekilde anlatıyor ve hangi
Zavallılar
ZavallılarAlasdair Gray · Sel Yayınları · 2012495 okunma
168 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Ben Miras kitabından sonra, 𝐏𝐨𝐬𝐭𝐚𝐧𝐞 𝐆𝐮̈𝐧𝐥𝐮̈𝐤𝐥𝐞𝐫𝐢 ile devam ettim okumama.Ve Postane Günlükleri kitabını daha çok beğendim Vigdis Hjorth’un. Bu kitap ne anlatıyor; Ellinor 35 yaşında, iletişim danışmanlığı şirketi ortağı, yalnız yaşayan,annesi ve kız kardeşiyle mesafeli bir ilişkiye sahip, erkek arkadaşıyla mutlu mu mutsuz mu pek belli olmayan bir kadın.Huzursuz, sıkıntılı...2000 yılında yazdığı bir günlüğü okuyunca şaşırır, sarsılır.Tam o günlerde iş arkadaşı Dag’ın işini devralır.Yeni reforma karsı Posta İşçileri Sendikası ‘nı temsil edecektir. Postacıların hikayeleri güzeldi. Okumanızı tavsiye ederim. | Aişe #alıntıladıklarım Kendimle, mutsuzluğumla, zayıflıklarımla, güçlü yanlarımla barışma ve kendime karşı sorumluluk alma süreci. Dünyadaki koşullarla barışma, yaşamı bir ödül gibi görüp kıymetini bilme süreci. Ödev buydu, bundan dolayı da mutlu olmalıyız, bunu çok ciddiye almalıyız. Altmış yedinin yazı bodrumdan yukarı çıkan merdivenin ilk basamağını çıktım ben. Kendi bodrumuna tıkılıp kalmış o kadar çok insan var ki, üstelik manzaranın geniş, büyük resmin anlamlı olduğu, gelecek ve bilinmeyen korkusunun beklentiye dönüşebileceği yer olan üst katlar boş dururken. Hiç kimse önemsiz değil, her birimiz, her gün ya bir medeniyet kurmak ya da tam tersine dünyayı yok olmaya terk etmek arasında seçim yapmak zorundaydık, en ufacık şeylerde bile üstlenmemiz gereken bir görev vardı. Mantığın tersine, yaşamda lağvedemeyeceğiniz zıtlıklar var. Aralarından birinin seçilmesi gereken zıtlıklar. •••
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023325 okunma
301 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.