Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Postane Günlükleri

Vigdis Hjorth

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
168 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
‘Giyinmek, giydiklerini kendine yakıştıramamak. Dolabın içindekiler keşke başka şeyler olsaydı demek, şaşırmayı istemek, şaşırmamak ve yine de en güzel olan kıyafeti eskitmemek için giymeyi ertelemek. En güzelini daha iyi bir zamana saklamak. Başka bir sefere. En pahalı iç çamaşırlarım asla gelmeyecek bir gün için saklanıyor, gelmeyeceğini
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
Reklam
168 syf.
3/10 puan verdi
Sadece kötü. Yerlere göklere sığdırılamayan ve okuyanların ayılıp bayıldığı bir kitap olan Postane Günlükleri, sıradan bir romanın bile ulaşabildiği bir seviyeye yaklaşamıyor bile. Monoton ve sıradanlığı bunca iyi işleyen yazarlar varken bu kitaba şans vermeyi hiç istemezdim. Ne okuduğunuzu anlamlandıramadığınız ne amaçla yazıldığı asla anlaşılmayan watpadd cinselliğinden farksız bir kurgu.
Dinlenme ve Rahatlama Yılım
Dinlenme ve Rahatlama Yılım
geçen sene okuduğum ve ortalama bulduğum bir kitaptı. Karakterin buhranını iyi ele alan bir kurgusu vardı. Hafif muzip tarafıyla oldukça eğlendirmişti beni. Postane Günlükleri’ni okurken benzer hislerle karşılaşacağımı düşünmüştüm, tamamen hayal kırıklığı. Denenmiş ama olmamış. Kitabın elle tutulur bir yanını ben bulamadım.
Cihan Karabulut
Cihan Karabulut
ile beraber okuduk hatta ben okumaya bile katlanamadım. O da benimle aynı fikirde. Malina, Niteliksiz Adam, Kayıp Zamanın İzinde gibi kitapları okuyan ve seven çoğu okura bu kitap tamamen zaman kaybı gibi gelecektir. Anlaşılamayan ilişkiler, sıradan bir PTT çalışanı ve onun anlatılamayan dümdüz hayatı. Okumayın.
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
168 syf.
8/10 puan verdi
Kendi bodrumuna tıkılıp kalmış o kadar çok insan var ki...
~~~2000'li yıllardan kalma günlüğümü bulduğum gün başlamıştı her şey. Ya da Dag'ın gittiği gün. O bizi hiç olmayacak şekilde bırakıp gittiğinde, bana olmayacak bir iş yapıp çekip gitmenin mümkün olduğunu göstermişti, ben de olmayacak işlere kalkmak, çekip gitmek istediğimi anlamıştım. Yoksa Dag'ın öldüğü gün müydü? Hiç olmayacak,
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
168 syf.
3/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yani muhtemelen ömrümde okuduğum en kötü, en içi boş, çok şey anlatmaya çalışan ama hiçbir şey anlatmayan kitabı oldu Postane Günlükleri.
Alyssa
Alyssa
ile birlikte okuduk ama ikimiz de beğenemedik. Arka kapak yazısını okuyunca Dostoyevski, Sartre veya Camus havası bekliyorsunuz ama hiçbirinin yanından bile geçememiş kitap. Kitapta öyle bir bölüm var ki Wattpad kitaplarından hallice. Bu kitabı hiç kimseye tavsiye etmiyorum, almayın, uzak durun!
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
Reklam
168 syf.
·
Puan vermedi
“POSTANE GÜNLÜKLERİ”
İlk kitabı ‘Miras’ sonucu tanışıp çok sevdiğim Norveçli yazarımızın bu kitabı bende tam bir hayal kırıklığı oldu. Yani ne akıcılık, ne derinlik hiçbir şey bana yeterli gelmedi. Sevemedim. Bazen olur böyle, anlaşamazsın. ‘ Postane Günlükleri” ile frekansımız tutmadı maalesef. Konunun güzelliğinin yanında kurgu ve anlatım bana hiç uymadı. Sevene saygı sevmeyene anlayış duyacağım bir kitap.
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Postane Günlükleri / Vigdis Hjorth Çeviren : Dilek Başak Ah nasıl güzel bir kitaptı ama! Miras kitabıyla tanınan Norveçli yazarın dilimize kazandırılan ikinci kitabı #postanegünlükleri. Anlatıcı Ellinor’la birlikte dostluk aile, siyaset, sendikacılık, işçi direnişi, öğretmenin sihri ve dış dünyayı içselleştirebilme çabasında yazının gücü gibi
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
·
Puan vermedi
Postacılar
Bilmiyorum...Sevip sevmediğime karar veremedim doğrusu ... Kitabın sonundaki "...bu iş süresince keyif alarak yaşayabilmek için bazı şeyleri anlamanın ne kadar önemli olduğunu öğrendim.Hic kimse önemsiz değildi, her birimiz , her gün ya bir medeniyet kurmak ya da tam tersine dünyayı yok olmaya terk etmek arasında seçim yapmak zorundaydık,en
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
“…insanlar hakkında başka zaman olsa hiç duyamayacağım hikayeler duydum, daha önce göremediğim bağlantıları gördüm, kendimi bir bağlamanın parçası gibi hissediyordum.” Mutsuzluk için illa büyük sorunlar mı gerekli, rutinler hayatımızı tekdüzeleştirir mi? Bu sorunların etrafında şekillenen bir roman Postane Günlükleri. Ya da kitabı bitireli zihnimde bu sorular dolaşıyor. Tabii biraz daha kişisel varyasyonları. Kısaca kurgudan da bahsedeyim. Anlatıcı Ellinor’un görüştüğü bir ailesi, mutlu bir birlikteliği, iyi de bir işi. Maslow piramidini tamamlamış bir yetişkin diyebiliriz. Ancak bir şeylerin eksikliğinin farkında, bir gün günlüğünü buluyor ve yazdığı şeylerin önemsizliğini görüyor. Pekala başka birinin hayatı da olabilirdi. Metin hayatında fark yaratamamasını sorgulamasının izleğinde ilerliyor. Ellinor iletişim uzmanı ve Norveç’te postane işçilerine dayatılan 3 nolu posta direktifinin yürürlüğe girmemesi için kamuoyu yaratmada işçi sendikasıyla çalışmaya başlıyor. Onların hikayelerini öğrendikçe Ellinor da değişiyor, bir bağlamın parçası olduğunu hissediyor. Norveç edebiyatının öne çıkan seslerinden Vigdis Hjorth, dilimize çevrilen ikinci kitabı Postane Günlükleri. Miras’ı okumamıştım, bu kitabı okurken sipariş verdim. Tavsiyemdir göstergesi alabiliriz bunu :)
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
Reklam
168 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Vigdis Hjorth
Vigdis Hjorth
hayatın en uç noktalarında duran önemli ama bir o kadar birey tarafından dikkat çekmeyen konuları bu kitabında ağırlıklı bir şekilde yüzümüze vuruyor, insanın kendi ekseni etrafında şekillenen hipnotik heykeller dünyasında ki yaşamsal sebeplerin insana nasıl sıkıntılar verdiğini, insan bunları dışarıya her ne kadar yansıtmasa da, içini nasıl kemirdiğini ve düşünceleriyle bunları nasıl yönettiğini güzel bir dille ifade ediyor. Birey'in sosyal ve kurumsal ilişkileri arasında olan ince çizgileri istemsizce zedelediğinde ortaya ne denli bireysel problemler çıkabileceğini konu alıyor. Norveçli yazarın anlatım dili gerçekten hoşuma gitti, günlük dilinde yazılmış olan romanlar bana biraz tıknaz ve avam gelirdi, sürükleyicilik bakımından okuyucu ile arasında bir duvar olurdu benim nezlimde,
Vigdis Hjorth
Vigdis Hjorth
bunu başarılı bir şekilde önlemiş ve kitabın çoğunluk kısmında insanın kendine ait bir hayatının da olduğunu her ne kadar içinde birden fazla bedenin de yaşadığı gerçeğini değiştiremese de, bu tür hayatsal değerlere karşı insanın tümüyle ruhuna ait olmasını olgusal bir çerçeve de bizlere anlatıyor. Fazla uzun bir incelemenin bir anlam taşımadığına inanarak, kitabı güzel bulduğumu söylemek isterim. Okuyacak insanlara tavsiye ederim. Bu yüzyılda yaşayan her insanın kendi gibi olan hayatlarla tanışması gerek; uzun lafın kısası herkese tavsiye ederim. Teşekkürler..
Vigdis Hjorth
Vigdis Hjorth
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
168 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kendini bir bağlama, umuda ait hissetmeye çalışan bir kadının hikayesini okudum. Birçoğumuz bunun yokluğunu hissetmiyor muyuz zaten? Kitabın sonlarına doğru küçük şeylere ilgi duyarak onlardan keyif almanın yaşamı ne kadar güzelleştirebildiğini fark eden, kendini uçurumdan kurtaran karaktere sarılmak istedim. Kendimden pek çok şey buldum tabi ki, varoluş sancıları deyince de ben. :) Gözlerim dolu dolu bitirdim.
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
24 günde okudu
Daha önce adını hiç duymadığım bir yazar, tamamen tesadüfen kitaplığıma girmiş bir kitap. Ve muhtemelen içeriğini çok kısa bir süre sonra unutacağım o yüzden bir inceleme yazmak istedim. Kitap başlarda vermek istediği mesajdan çok uzaktı. İlk yarısında konunun nereye bağlanacağını anlamadığım için okumam uzun sürdü. Ama son çeyrekte ana karakteri
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
En başlarda sıkıcı gelse de sonradan bazı kısımları çok anlamlı geldi, beğendim. Ama ikinci defa okumak isteyeceğimi sanmıyorum. Norveç'te geçen siyasi ve politik durumlar üzerinden yapılan yorumlara hakim olamadığım için öyle gelmiş de olabilir.
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
168 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
“Gençken insanın umudu büyük, yetişkinken biraz daha az, yaşlılıkta daha da az ve ölüm döşeğinde iyice azdı. Her saat değer kaybeden umut ne biçim bir umut olabilirdi? . Hayatın koşturmasında kendimize dışarıdan bakmayı alışkanlık haline getirsek, fark etmeden ne kadar çok şey kaçırdığımızın bilincine varacağız ama birçoğumuz bunu süresiz bir şekilde erteleyerek, görmezden geliyoruz. Postane Günlükleri’nde Vigdis Hjorth işte tam da bu ertelemelere, görmediğimiz, günlük yaşamda kendimiz için kaçırdıklarımıza odaklanıyor. Eminim birçok okuyucu kendini, eskiden yazdığı günlüğündeki notlarını bulduğunda hayatı bir anda değişen kadın karakterimiz Ellinor’un yerine koyacaktır. Varoluş dengelerin bir anda nasıl değiştiğini, -mış gibi yapmaktan ne kadar sıkıldığımızı, mutluluğu ararken birçok şeyi nasıl da geciktirdiğimizi, bu gecikmelerin pişmanlıkları yüzümüze tokat gibi çarptığını vurguluyor. . Zaman geçip gidiyor, giden saniyeleri geri alamadığımız gibi, içinden çıkamadığımızı düşündüğümüz her an için biraz sakinleşip içimize dönmeli, kendimizi dinleyip yola öyle devam etmeliyiz. Bir türlü bir güne yettiremediğimiz zamanın içinde kendimizi unutmamak, unuttuysak da bir an önce bulmak dileğiyle. Not; Akıcı ve yorucu olmayan (aslında hepimizin kurduğu, çok iyi bildiği) cümleleriyle Postane Günlükleri’ni okuma listenize eklemenizi tavsiye ederim. Pişman olmazsınız.
Postane Günlükleri
Postane Günlükleri
Vigdis Hjorth
Vigdis Hjorth
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
168 syf.
8/10 puan verdi
Postane Günlükleri
"Kendimi anlamakta çok zorlanırken, kendime karşı samimi değilken, kendimle hiçbir şekilde senli benli konuşamazken kalkıp başkalarının düşünce yapısını anlamaya çalışmak nasıl olacaktı? Ama, diye düşündüm, kendime giden yol ya başkalarından geçiyorsa? Salt insani koşulları paylaşıyor olmamız nedeniyle başkalarını anlamaya çalışabilirdim.
Postane Günlükleri
Postane GünlükleriVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 2023315 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.