Anadolu havzasının uçsuz bucaksız tabiat güzelliğini demografik yapısının mahiyetini ince eleyip sık dokuyarak çizip karalayacak, kendisi Avrupa’nın en seçkin kıyılarında malikanesinde oturmaya devam edecek.
Ekolojik dengenin sızılarından uzun uzadıya söz edecek, kendi evinde bir saksı bulundurmayacak.
Gidişattan yakınacak, gıkını çıkarmayacak.
(Boran Deniz)
Perdeleri kapatma anne, teyzemin saçları nerede? Saçların ömrüme dolanıp kalsalar... Ne boşanması, hayatında kim var senin? Ne diyim, kadınlık ağır kadınlık ağrılı. Gerçek bir olaydan esinlenilerek yazılmış Perdeleri Kapatma Anne. Kesinlikle okunmalı. Bir kadın öldürülünce kaç kadın ölür? Geride kalanlar, yıllar geçtikçe parça parça öldük. Bu bizim hikayemiz. Bu sadece Gülay Tülay Ayşegül ve Güz'ün hikayesi değil. Bu Pınar'ın Emine'nin Özgecan'ın Münevver'in Dilek'in Mutlu'nun Bergen'in hikayesi, bu düzenim bozulmasın diye evden gidemeyen, çocuklarım var diye boşanamayan, elalem ne der kaygısıyla yaşayan, bu evden ancak ölün çıkar yazgısına boyun eğen, sahip çıkılmayan, arkasında durulmayan, kadınlığa reva görülene kader deyip geçilen tüm toplumlardaki tüm kadınların hikayesi. Bu kanayan yaramız. Bu eseri bize emanet ettiği için
Ülkü Yağmur Ural a sonsuz teşekkürler. Kalemine yüreğine sağlık.
Birbirine taş atanlar hep başa nişan alır. Siz Kalbe nişan alın! Öze dokunun, dokunun ki kim olduklarını hatırlasınlar. Unutmayın! kalp yapanlar kazanacak.
# Yedi Güzel Adam
#çırpınankadın
Yaşadıkları acılara rağmen intikamı için başka kadınlar için dimdik kalan mücadele eden adalet isteyen bir kadının hikayesi .
Gülnaz genç yaşında annesini kaybeder daha sonra da Ayaz ile evlenir. Kocası küçük bir çocuğu istismar edip öldürünce hapse girer.Kayınpederi ise Gülnaz'a göz koyar , Gülnaz'ın ona karşı koymasıyla Rahmi Ağa kocası hapisteyken başkalarıyla görüşüyor diye Gülnaz'ın dedikodusunu yayar ve ölüm emri verir. Bu görev ise, küçüktür çok hapis yatmaz diye küçük oğlu Bedran'a verilir.
İstanbul'a kaçan Gülnaz'ın peşine düşer Bedran. Ama onu bulduğunda öldüremez. Babasının ona iftira attığını anlar ve onunla birlik olur. Gülnaz ile tuttuğu ev Rahmi Ağa'nın azgın emellerinden onun vahşetinden kaçanların sığınağı olur. Gülnaz, Çeman, Ester, Narin...
Adaletin sağlanamadığı yerde Gülnaz adalet olur. Yardıma muhtaç durumdakilerin hiçbir çıkar gözetmeksizin acılı kalplerine dokunur onların umudu gizli kurtarıcısı olur.
Kadına şiddet, daha oyun çağında iken çocukların gelin olması, istismar, adaletsizlik hepsi bizim kanayan yaramız. Bu acı gerçekleri Gülnaz'ın hayatına tanık olarak okuyoruz.
Gülnaz'ın, diğer kadınların yaşadıklarını okurken kahroldum ve malesef ki bu okuduklarım bir kurgudan ibaret değil hala memleketin bir köşesinde bunları yaşayan kadınlar var. Hepimizin dileği bu yaşananların değişmesi
Yazarımızın kalemine sağlık
Bu bereketli bayram sabahında bir yandan neşe ve sevinç duyarken diğer yandan zulüm altında inleyen kardeşlerimizin acısıyla hüzünlüyüz. Bu Bayram Gazzeli kardeşlerimizin kurtuluşuna, işgalci zalimlerin de kahrına, İslam coğrafyalarında yaşanan zulmün son bulmasına, Gazze’nin kurtuluşuna, Kudüs’ün ve Mescid-i Aksa’nın özgürlüğüne, yıllardan beri kanayan yaramız olan Doğu Türkistan’ın felahına vesile olsun inşallah! Hayırlı Bayramlar. 🌹🌹💐
Bayramlara Hasret Kaldık
Uzun süredir gerçekten bayram nedir, nasıl yaşanır unutmuşuz ümmetçe. Hemen her bayram Müslümanları acıya boğan saldırılarla karşılaşıyoruz. İslam coğrafyasının her yanında kan gövdeyi götürüyor, zulümler işkenceler hızını kesmiyor. Filistin ve Gazze yüz yıldan fazladır kanayan yaramız, bitmeyen çilemiz. Doğu
Kitabın içerisinde altı tane öykü bulunmakta. İlk olarak kitaba da ismini veren “Beyaz Lale” ile tanışıyoruz. Bir kitaba başlamadan önce, evvelâ o kitabın bu mecradaki incelemelerine göz atmayı uygun buluyorum. Yine aynı şekilde ödev olarak verilen bu eserin de inceleme vs. göz attım. Esasında kitaptan sorumlu olmasaydım, kesinlikle okuma listeme