Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
80 syf.
7/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
H.G.Wells
-Kronik Argonautlar, Karıncalar İmparatorluğu- -Modern bilim kurgunun öncülerinden kabul edilen H.G.Wells'in üç öyküsünün derlendiği ''Kronik Argonautlar, Karıncalar İmparatorluğu'' kitabını okudum. İçerisinde bir de ''Derinler'' adlı öyküyle toplam üç bilim kurgu öyküsü bulunmakta. İlk öykü olan Kronik Argonautlar ''Zaman Makinesi'' adlı romandan 7 yıl önce yazılmış ve zaman yolculuğu temasının ilk kez işlendiği metindir. Bu öykü beni okurken biraz yordu diyebilirim. -Karıncalar İmparatorluğu öyküsüne gelecek olursak kitaptaki en sevdiğim ve en akıcı anlatım oldu. İstilacı karıncaların Latin Amerika'daki korku veren durumunu araştıran ekibin serüvenini okuyoruz. -Derinler öyküsü ise okyanusun derinliklerindeki gizemli bir yolculuğu anlatıyor. Denizaltı diyebileceğimiz özel hazırlanmış bir araç ile insan benzeri yaratıkların yarattıkları bir medeniyetin keşfine odaklanıyor. Kısa sürede okunabilecek 80 sayfalık bu eser Laputa Kitap tarafından yayımlandı.
Kronik Argonautlar - Karıncalar İmparatorluğu
Kronik Argonautlar - Karıncalar İmparatorluğuH. G. Wells · Laputa Yayınları · 202048 okunma
Onlara, herkesin sosyal bütünlüğe katkıda bulunan karıncalar haline gelmeyi arzulamadığını, her biri ayrı ayrı bireyler olmak isteyenlerin de çıktığını söylemek istiyorum, ama hayır, gel de bunları, dünya ekseni etrafında döne dursun, uğultulu gecede hızla içeri dalan ya da dışarı fırlayanlara, içeri girip çıkanlara anlat. Gizli fırtına toplumsal tayfuna dönüşmüş artık.
Reklam
Bir yılan iğne ucu kadar bir yara alırsa... İğne ucu kadar bir yara ne ki! Bir insan, bir hayvan iğne ucu kadar bir yara alırsa ne olur? Hiçbir şey olmaz, düşünmeyin, hemen iyi olur. Halbuysam ki bir yılan iğne ucu gibi bir yara alırsa ölür. Nasıl ölür derseniz, işte onu siz görmediniz, bilmezsiniz. Ben bilirim. Yılan iğne ucu kadar da olsa bir yara alınca, sarıca karıncalar o yaraya üşüşürler. Bir gün içinde yılanı yer bitiriverirler. İşte İnce Memed yılandaki açılan bu iğne ucu kadar yaradır. Efendime söyleyim ki, İnce Memed Abdi Ağayı öldürdü, toprağını köylüye dağıttı, bu yarayı açtı. Şimdi sarıca karıncalar bedene üşüştüler. İnce Memed ölse de yaşasa da gayri ne biz, ne de bu Hükümet kolay kolay iflah olamayız. Başımız dertten kurtulmaz. Köylü sarıca karıncalar gibidir, akılsız, yolsuz yordamsız. Amma velakin bir yerde, iğne ucu kadar bir yara açılmasın, yer bitirirler. Bizi işte bu İnce Memed yüzünden önce teker teker, sonra toptan yiyip bitirecekler.
Sayfa 339Kitabı okudu
Hayatım boyunca tek bir düşünceye saplanıp kalmış, monoman insanların her türü dikkatimi çekmiştir, çünkü bir insan kendini sınırladığı ölçüde sonsuzluğa da yaklaşmış demektir; özellikle dünyaya sırt çevirmiş gibi gözüken bu tür insanlar, özel malzemeleriyle kendilerine karıncalar gibi tuhaf ve gerçekten bir defaya özgü küçük bir dünya modeli inşa ederler.
“Bir insan kendini sınırladığı ölçüde sonsuzluğa da yaklaşmış demektir; özellikle dünyaya sırt çevirmiş gibi gözüken bu tür insanlar, özel malzemeleriyle kendilerine karıncalar gibi tuhaf ve gerçekten bir defaya özgü küçük bir dünya modeli inşa ederler.”
Reklam
Değişmez de işte yine bir umut...
Bu dünya değişmez. Bu karıncalar, bu filler değişmezler, piyeslerinde, şiirlerinde, türkülerinde, romanlarında, hikayelerinde hep bunu söylüyorlardı. Karınca karıncanın kurdudur, bu dünya ölümlüdür, sonu yokluktur. Bu dünya, bu kötü, alçak, pis dünya yaşanmağa bile değmez, diyorlardı. Bu dünyayı değiştirmek ahmaklıktan da öte boş bir çabadır. Bu ölümlü, hiç bir şeyin değişmeyeceği dünyada dünyayı değiştirmeye çalışmak ahmaklık değil de nedir! Bu dünyada hiç bir karınca mutlu olamaz, o filler ki bu kadar iri gövdeleri olduğu halde, mutlular mı? Fil sultanı bile mutlu değil. Karıncayı bir tek mutlu edecek tutum, filler sultanı için canını vererek çalışmak, gene çalışmak, gene çalışmak, filistan için karınca kardeşlerine canlarını vermeleridir. Durmadan karıncaların filler için, sultan için yaptıkları fedakarlıklardan örnekler veriliyordu.
Sayfa 146
208 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kitabı dün bitirdim ama hemen inceleme yazmak istemedim ve bugüne bıraktım. Çünkü kitabın güzel büyüsünün, hoşluğunun hemen kaybolmasını istemedim. Masal türünde yazılmış bu kitap. Filler ve karıncalar üzerinden biz insanları eleştirmiş bir bakıma. Bunu kitabın çokça yerinde de ifade ediyor Yaşar Kemal. Ayrıca bu kitap bir değil birden fazla temayı ela alıyor. Bunların başında da tabi ki UMUT geliyor her zaman olduğu gibi. Bunun dışında güç, tembellik, çalışkanlık, yönetme, baskı kurma, asimile etme gibi temalar geliyor. Birazda kitabın içeriğine değinmek gerekirse, tembellikleriyle nâm salmış fillerin, çalışkan olan küçük boyutlu karıncaları kendi etkileri altına almaları anlatılıyor. Tabi yardakçıları hüdhüd kuşlarının yardımı ile. Bunu yaparken de karıncalara kendi benlikleri unutturulup ''her karınca bir fildir, karıncalar fillerin atalarıdır, eğer daha çok çalışıp fillere hizmet ederlerse onlara fillik bahşedilecektir tekrardan'' politikası izleniyor. Karıncalara kendi dilleri olan karınca dili unutturulup, fillerin dilleri olan filce dışında başka bir dille konuşmaları yasaklanıyor. İnsanlardan getirilen (çalınan) televizyon, gazete, radyo gibi icatlarla ile de onlara düşünmeyi, sorgulamayı unutturmaya çalışıyor -Tıpkı insanlarda olduğu gibi- . Ayrıca savaşlarla ile ilgili de çokça eleştiriler yapılmıştı, savaşların kötülüklerine dair. Kitapta çokça altını çizdiğim yerler oldu ve okurken de gerçekten çok zevk aldım. Ayrıca şunu da belirteyim çok da kolay okunabilen bir kitap. Burda incelememi bitiriyor ve sizlere keyifli pazarlar diliyorum, hoşçakalın =))
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal KarıncaYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 201710,2bin okunma
Hiçbir şeyi tek başına yeme Diyen sahabenin sözünü Karıncalar tutuyor ancak İnsan olmanın verdiği güzellik Soluyor durmadan, bir bak.
Reklam
Deniz o kadar durgun, o kadar durgundu ki karıncalar su içerdi. Karadeniz balıkçı deyimi
Sayfa 1 - YKY 24. Basım
208 syf.
10/10 puan verdi
·
20 günde okudu
Sömürü düzen eleştirisinde zirve eser
Yaşar Kemal'in en siyasi kitabı Kendilerine hiçbir kötülükleri olmadığı halde karıncaları esaret altına almak isteyen filler, karınca ülkelerine saldırır ve tüm karınca milletini köleleştirir. Artık karıncaların tek görevi filler ve yardımcıları hüdhüd kuşu sürüsü için çalışmaktır. Bu sömürü düzenine demirci kırmızı sakallı karınca direnecek ve karıncalar için umut ışığı olacaktır. Tabi ki bu hikâyenin altında yatan gerçek bir sömürü düzenin eleştirisi vardır. Emperyalist, sömürgeci ve faşist zihniyetin diğer halkları hangi yöntemlerle ezdiği, asimile ettiği ve sömürdüğünü harikulâde bir şekilde hayvanlar üzerinden anlatıyor. Bu zihniyetlerin kullandıkları tüm uygulamaları en küçük ayrıntısına kadar deşifre ediyor. Eser bu yönüyle evrensel bir temaya sahip. Afrika'daki kabilelerden Amerika'daki ülkelere kadar her yerde ders çıkarılabilir. George Orwell'ın Hayvan Çiftliği eseri kadar hatta ondan daha da değerli bir anlatısı var. Daha öncesinde nice eserini okuduğum yazarın bu eserini en beğendiklerimin en başına koymaktan iftihar duyarım. Kesinlikle tavsiye ederim. Pişman olmazsınız.
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal KarıncaYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 201710,2bin okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.