Karşı Pencere film müziğidir ve enfestir.. Film de müzik de.. İyi dinlemeler efenim...
youtu.be/Gft81t8xqQc
Yatağımın karşısında bir pencere var. Odanın duvarları bomboş. Nasıl yaşadım on yıl bu evde? Bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? Ben ne yaptım? Kimse de uyarmadı beni. İşte sonunda anlamsız biri oldum. İşte sonum geldi. Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım. Bana acımayın. Ben kötüyüm; sizlere karşı kötü duygular besledim içimden. Beceriksizliğimden uygulayamadım kötü düşüncelerimi. Sizleri kıskandım, küçük gördüm, bayağı buldum: bana yapılmasını istemediğim kötülükleri sizlere yapmak istedim. Fırsat bulunca da yaptım.
yeni bir pencere açın.
bundan sonra önüme bakmaya gayret edicem.
ufalayıp/puflamanın, isyan etmenin inanın hiçbir faydasını görmedim.
yeni bir pencere açıp, çabam ve gayretimle kendi çizgim üzerinde yola devam etmek istiyorum. kimseye muhtaç olmadan, minnet eylemeden…
çevremizdeki insanlara olan bakış açımızıda değiştirecez elbette. örneğin; karşımızdaki insanlara karşı ederi kadar değer vermemiz gerektiğinin farkında olucaz. Çünkü haddinden fazla değer, karşımızdaki insanları fazlasıyla nankörleştiriyor.
he bu arada siz olmadan da bu hayat yürür merak etmeyin. kendinizi vazgeçilmez sanmayın, kendisini prens/ prenses zanneden yaratıklar.
inanıyorum yarınlara dair güzel şeyler olacağına..
Kar Dolu Kirpikler
Bak yakında kar yağacak
Lapa lapa kirpiklerinde donacak
Bak derinden gözlerime
Sardıkça saracak ısıtacak
Fırıncı kapıyı açık bırakmış
Simit kokusu acıktırmış
Bak evinizin önünden geçiyorum
Bu pencere kime karşı açık bırakılmış
Ferhat dağları delmiş
Bende şehrin en yüksek tepelerinden
Sana kardelenler dermiş
Kar dolu kirpiklerini silkeleyip
Gözlerin bana teşekkür etmiş
Gökhan ER
I 10 Kasım 2023 I
Bu çocukların suçu 1975 sonlarında, kışın ilk karının düştüğü soğuk günlerde başlar. O soğuk günlerde, 4.Koğuş'ta soba yoktu. O soğuk günlerde, 4. Koğuş'un pencerelerinde cam yoktu. Çocuklar bit, pire ve pislik içinde idiler. Ve bir gece çoğu yataksız, yorgansız, çıplak olan çocuklar cezaevi idaresine karşı pencere camı, soba ve iki ekmek istiyoruz diyerek direnişe geçtiler. Ranzaları ve dolapları yığdılar kapı arkasına. Adalet Bakanını istediler; gardiyanlara açmadılar kapıyı. Çünkü onların amansız ve insaf tanımaz dayaklarını biliyorlardı. Dileklerini şöyle sıraladılar o günler:
Pencere camı istiyoruz.
Soba ve odun istiyoruz.
Sayfa 283Kitabı okudu
Karanlığın Vaftizi-5 (Sonsöz, Yankı Enki)
Gotthelf'in eserinde Tanrı ve Şeytan korkusu sürekli karşı karşıya gelip paradoksal bir biçimde birbirlerini besler. İnsanlar güya Tanrı'dan korktukları için iyi insanlar olur ama burada asıl sebep örümceğin saldığı korkudur. Ödül ve ceza ilişkisi çelişkilidir. Tanrı'dan korkan biri, örümcekten korkuyordur aslında. Ondan korkmayan
Sayfa 97 - 98, 99 İthaki YayınlarıKitabı okudu
Pislik herifler
İnsanlar altın çağda bu bakteriyi kolayca kapıyorken şimdi neden kolay kapmıyorlar? Amsterdam evleri soğuk, nemli ve cereyanlıydı. Rüzgar pencere çerçevelerinin deliklerinden içeri giriyordu, tuğladan duvarlar sürekli nemliydi ve ön kapının altından içeri kar giriyordu. Evi Isitmak olanakSızdı. Bu yüzden atalarımız gece gündüz sürekli kalın
“Kader Kartları bir armağandır. Sihirleri ölçülüdür. Ne onlar ne de onları kullananlar yozlaşma riski ile karşı karşıyadır. Yine de temkinli ol. Akıllı ol. İyi ol. Hiçbir şey karşılıksız değildir. Özellikle de sihir.”
Sayfa 175Kitabı okudu
Ne muhteşem, şuur açıcı tespit.
Tüm uzmanlar kördür. Uzmanlık başka her şeye karşı kör olmak demektir. Daha az ve daha az şey hakkında daha çok ve daha çok şey bilirsin. Ve sonra bir gün gelir her şey hakkında hiçbir şey bilmeme nihai hedefine erişirsin. O zaman tamamen kapalı olursun ve tek bir pencere bile açık değildir; o zaman penceresiz hale gelirsin.
Nietzsche, bize rahatsızlığıyla ilgili ender ve ürpertici bir pencere açar (bu düş aynı zamanda, Nietzsche'nin sırf felsefe açısından anlaşılamayacaını da açıkça gösterir|:
“Şöyle bir rüya gördüm: Bütün hayata sırtımı dönmüştüm. Ölümün ıssız dağ kalesindeki mezarların, gece bekçisi ve koruyucusu oldum. Tepesinde onun tabutlarını bekliyordum...
