Çok uzun zamandır yanı başımda okunmayı bekleyen Siobhan Dowd'un fikrinden esinlenerek Patrick Ness 'ın kaleme aldığı Canavarın Çağrısı 'nı nihayet okudum.
☆
Aslında hiç bir şey yazmayıp sadece 'okuyun' demek istiyorum. Yaş aralığı önemli değil. Küçükseniz içinizdeki canavarla tanışıp ona neden ihtiyaç duyduğunuzu öğrenir, sorgulamaya devam eder, düşündükleriniz yüzünden kendinizi cezalandırmaktan vaz geçer ya da isteklerinizin sonucunu başkalarına mal etmeyi bırakırsınız. Yok büyükseniz, çocuklarınızın altında ezildikleri duyguları, onları nasıl biriktirdiklerini, nelere umut bağladıklarını, kabullenmeyi yenilmekle eş tuttuklarını fark eder onları cesaretlendirirsiniz...
☆
13 yaşında, annesinin hastalığıyla, yakınlık kuramadığı diğer aile üyeleriyle, arkadaşları arasındaki görünmez ruh haliyle, içinde yarattığı canavarla birlikle baş etmeye çalışan Conor'un hikayesi okuyacak olduğunuz. 'iyi ya da kötü ne olacaksa olsun' diye düşündüğü için cezalandırılmayı hak ettiğini düşünen Conor'un hikayesi.
Bu hikaye de mutlu bir son vaad etmiyorum size, ama boğazınızdaki yumruyla birlikte unutamayacağınız bir son olacağı konusunda söz verebilirim.
☆
Filmi olduğunu öğrendim. Genelde çok beğendiğim kitapların filmlerini izlemem, çünkü hüsrana ugradığım zaman gerçekten üzülüyorum. Izlediyseniz eğer olumlu ya da olumsuz fikrinizi söylerseniz çok sevinirim.
☆
Keyifli okumalarınız daim olsun... Kitapla kalın...