bugünü açlık oyunlarına ayırdığım söylenebilir. ana üçlemeden rastgele kısımları açıp okudum (alaycı kuş’u biraz daha fazla okuduğum için incelemeyi burada yazayım dedim). TABİİ Kİ kuşların ve yılanların şarkısından da okuma yaptım. 3 yıl önce okumuştum zaten de, çarşamba filmi izlediğim için şu an thg eramdayım. katniss niye bilmiyorum ama aynı ben ya. NYSE snow lands on top diyor ve konuyu kapatıyorum.
Yazma Yaratma ve Okuma Cesareti kitabından
Açlık Oyunları, 2008'de yayımlanan bir gençlik romanıdır. Roman, uzak ve belli olmayan bir gelecekte Kuzey Amerika'da kıyamet sonrasında kurulmuş Panem'de yaşayan 16 yaşındaki kahramanımız Katniss Everdeen'nın ağzından anlatılmaktadır. Halkolağanüstü yetkilerle donatılmış Capitol kent merkezi'nden yönetilmektedir.
Açlık Oyunları, her yıl ülkenin on iki bölgesinden seçilen 12- 18 yaş arası bir kız ve erkeğin tek kişi kalana kadar savaştığı ve Capitol halkı tarafından bir görsel şölen gibi sunulduğu bir televizyon programıdır.
Roman, bir birinden bağımsız hareket etmek üzere bir araya gelen ve varlıklarını diğerini yok ederek sağlayacak kahramanların seçilmesiyle gelişir. Ve böylecek önce bağımsız gibi av-avlanma bölgesine bırakılan insanlar, gruplaşırlar, yardımlaşırlar ve savaşırlar. Hayatta kalabilmek için de öldürürler, öldürmek zorunda bırakılırlar. Aklın, dayanıklığın, aşkın, itirazın iç içe girdiği bir Distopik üçleme metin.
Distopya nedir öncelikle onu açıklayacağım.
Distopya; baskıcı bir sistemin, ütopik olmaktan çok uzak bir dünyanın olduğu , kısacası biraz karanlık ve depresif olan evrenlere diyebiliriz.
Genelde bir salgın hastalık ve aşırı sıkı yönetim bu tür kitaplara konu edilir.
Distopya okumaya akıcı bir kitapla başlamak istiyorsanız :
Beyaz Odadaki Çocuk
Distopya okumaya yazım dili biraz daha yavaş bir seriyle başlamak istiyorsanız:
Açlık Oyunları | "işte o zaman beni huzursuz eden şeyin ne olduğunu anlıyorum. bana diktiği yeşil gözleri, bugüne kadar gördüğüm hiçbir kurt köpek ya da köpek soyundan gelme herhangi bir canlınınkine benzemiyor. kesinlikle insan gözleri gibiler. bu bilgiyi sindirmeye çalışırken, tasmasına mücevherlerle işlenmiş 1 sayısını fark ediyorum. ve o anda anlıyorum sarı tüyler, yeşil gözler... be sayı. bu mutta, glimmer..." NEEEEEEEEEEEEEEEEEE