Herkes Tek Başına Ölürle tüm dünyada büyük yankı uyandıran Hans Falladanın son dönemde göz ardı edilen önemli eserleri, Everest Yayınlarının dünya klasikleri dizisi kapsamında Türkçe okurlarıyla buluşmaya devam ediyor.  Evliliğinin ve sorumluluklarının boğuculuğundan kurtulabilmeye çalışırken kontrolü tamamen kaybeden bir işadamının hikâyesini anlatan Ayyaş, baskıcı bir toplumda insanın özgürlüğünün nasıl farklı şekillerde kısıtlanabileceğini örneklendiriyor. Falladanın Nazilerin akıl hastanesine kapatıldığı zaman şifreli olarak yazdığı, otobiyografik özellikler taşıyan roman, yer yer sert ve dokunaklı olmasına karşın ironi ile ince mizahı da elden bırakmıyor. "Bu kadar gerçekçi, bu kadar dürüstçe, hayata bu kadar yakın yazdığı için Fallada övgüyü hak ediyor." Hermann Hesse  "Bu öyle bir kitap ki, onu eline alan tutkulu okuru, alkol müptelasının açtığı yeni bir şişe gibi hemen egemenliği altına alıyor. Sayfaları arka arkaya devirdikçe ve korkutucu hikâyesi damarlarınızda gezinmeye başladıkça, sizi kendisine bağımlı kılıyor ve bir oturuşta bitirmeye zorluyor içindekileri." Kaya Genç, GQ "Psikolojik içgörülerinde zengin, dilinde sade ama etkileyici olan bu roman hem şaşırtıcı hem de son derece özgün."  Beryl Bainbridge
336 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1950

Yorumlar ve İncelemeler

211 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Harika yazan yazarlar gökkubbesinde yeni bir yıldız doğdu benim için Fallada ile. Dostoyevski'nin kumarbazından esinlenerek yazılmış bu 'Ayyaş' kitabı, ama bence boynuz kulağı fazlasıyla geçmiş. Bir kaç günde okuduğuma bakmayın, zaman darlığı ve başka kitaplar engel oldu bir günde okumama, yoksa o kadar akıcı ve sürükleyici ki hikaye, hemen içine çekiyor sizi ve uzun zaman yakanızı bırakmıyor. Nasıl bir kurgu, nasıl yansıtılmış kahramanımızın iç dünyası... keyifle ve hayretle okuyorsunuz. Bir insanın alkolik olması ve hayatının bu derece hızlı altüst olması mümkün mü diye sormadım değil okurken, ama düşündükçe üzerinde, inandırıcı geldi. Eşine karşı olan gelgitleri, en sonunda onu hiç tanımamışım demesini okumak da epey bir düşündürücü ve etkileyiciydi. Sonunu hiç kestiremedim ve yine şamar gibi bir sonla bitiyor desem spoiler vermiş olur muyum bilmem. Ama ağır ve bunaltıcı bir havası var kitabın sonlara doğru, kasvet çöküyor insanın üstüne adeta. Kitap daha uzun olsaydı dayanbilir miydim bilmiyorum. Bu konudaki dayanma gücüm epey düşük artık. Hasılı kelam, Dosto kalitesinde insan okuma ve sergileme, harika şekilde akıcı bir kurgu ve düşündürücülük seviyesiyle dolu dolu bir eser. Sizi bilmem ama ben Fallada'ya kesinlikle devam edeceğim. Kitapla kalın...
Der Trinker
Der TrinkerHans Fallada · Rororo Verlag · 1971173 okunma
336 syf.
9/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Hans Fallada ile tanışma kitabım olan "Ayyaş"; yazara başlamak adına isabetli 1karar sanırım kitabın otobiyografik özellikler taşımasıyla da, zira kendisi de alkol ve uyuşturucu bağımlısı
Ayyaş
AyyaşHans Fallada · Everest Yayınları · 2012173 okunma
336 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Bu yıl ilk kez keşfettiğim ve istisnasız en beğendiğim yazarların en başında Hans Fallada geliyor. Yazardan okuduğum beş kitap da gerçekten birbirleriyle yarışacak kadar güzeldiler. Ancak “Ayyaş”
Ayyaş
AyyaşHans Fallada · Everest Yayınları · 2012173 okunma
336 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
Bir kitabı hem dolu dolu hem de süper denecek kadar akıcı bir şekilde yazmak herhalde Hans Fallada'ya ait bir özellik olsa gerek. Yazarın okuduğum bu üçüncü romanında da aynı akıcılığı gördüm. Kitap o kadar hızlı ilerliyor ki insanda adeta elinden hiç bırakmadan okuyup bitirmek isteği uyandırıyor. Yazar, gerçek hayatta bir süreliğine kapatıldığı bir tımarhanede şifreli olarak yazdığı bu kitabında, hayatta her şeye sahipken alkol bağımlısı haline gelen birinin elindekileri bir bir kaybederek nasıl dibe vurduğunun hikayesini anlatıyor. Ama aslında kendi gerçek hayat hikayesinden bir bölümü bizlere sunuyor. Büyük oranda otobiyografik özellik taşıyan yazarın bu kitabını ben çok büyük beğeniyle, keyifle ve büyük merak içerisinde okudum. Herkese de okumasını tavsiye ederim.
Ayyaş
AyyaşHans Fallada · Everest Yayınları · 2012173 okunma
336 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Hans Fallada ile iyi ki #ayyaş kitabıyla tanışmışım. Kendi hayatından izler taşıması, alkol ve uyuşturucu bağımlısı olup, eşini yaralamasıyla bir süre hapiste kalmış, gençlik döneminde ise psikiyatri kliniğinde tedavi olmuştur. İşte tam bu yüzden otobiyografik özellikler taşıyan bu kitabı bu kadar cesur ve esirgemeden yazması hayran bıraktırdı. Eserde ise bir iş adamının aile ve iş hayatındaki sorumluluklarında bir kaçış, rahatlama yolu ararken alkol bağımlısı biri haline gelip dibe vuruş hikayesidir anlatılan. Alkolün etkisiyle sergilediği ve eyleme döktüğü davranışları sonucu hata üstüne hatalar yapan ve bunun bedelini ağır bir şekilde ödeyen bir karakter. Alkollü olduğu bir gece karısını öldürmekle tehdit edince önce hapse girip, oradan akıl hastanesine sevk edilmiştir. Bundan sonrasında yaşadıkları ise tam bir cehennem. Ana karakter dışında, akıl hastanesi ve cezaevindeki diğer karakterlerin de psikolojik çözümlemeleri çok etkileyiciydi. İnsan ve toplum ilişkilerinde-daha çok toplumdan dışlanmış kişilerin özgürlüklerin elinden alınması, yaşam mücadelesi, belki de bu yüzden bu kadar gerçekçi ve etkileyici. Sade bir üslupla ve hayranlıkla okudum. Farklı bir yazar deneyimi için mutlaka tanışılması gereken kalemlerden.
Ayyaş
AyyaşHans Fallada · Everest Yayınları · 2012173 okunma
336 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Sadece isminden dolayı merak ettiğim bir kitaptı, ama iyi ki alıp okumuşum diyorum şuan, sade ve akıcı bir kitap. Alkolik bir insanı onun düşünce şeklini,başına gelen olumsuzlukları anlatan bir eser.Alkol kullanan herkesin yaşadığı bir durum kitapta da çok güzel anlatılmış sarhoşken mantıksız şeylerin çok akıllıca görülmesi, bunun yanın da toplumdan dışlanan, kişilerin dünyasında bir yolculuğa çıkartıyor yazar bizi. Kitabın kahramanı Erwin alkol kullandığı için mi toplumun dışına itiliyor, yoksa toplumun dışında olduğu için mi alkolik oluyor bunun net bir cevabı yok. Okuma listenizde bulunması gereken bir eser...
Ayyaş
AyyaşHans Fallada · Everest Yayınları · 2012173 okunma
336 syf.
7/10 puan verdi
Ayyaş, ayyaşlıktan ziyade yaşam denen sistemin dişlilerinden birinin bir dönem yerinden çıkmasının kalıcı ve dehşetli sonuçlarını ele alan ve bu amaç çerçevesinde alkolizmi basit bir araç olarak işleyen bir depresyon romanı. Fallada'nın yaşamı boyunca bir türlü kurtulamadığı alkolizm ve uyuşturucu sorunlarının da etkisiyle yazdığı bu otobiyografik romanı akıl hastanesinde şifreli bir dille kaleme alması boşuna değil. Bir nedamet romanı olsa da romanın yazılmasından birkaç sene sonra yaşamını yitirmesi alkolü benliğinden atabilmenin sonuçlarını yaşayamama talihsizliğine de neden olmuş. Romandaki ayyaş aslında tam anlamıyla bir içki müptelası değil. Romanın ikinci yarısı boyunca içki konusu finale kadar hemen hemen hiç geçmiyor. Bu açıdan roman adının tam karşılığını yansıtmıyor. Özellikle sanatoryum bölümünün yüzde 90'ı romanın ana temasına hizmet etmiyor. Sanki roman içinde roman gibi. Ama yine de son 20 sayfada tekrar ana akışa dönebiliyor. Üst üste 4 Hans Fallada romanından sonra kısa bir ara...
Ayyaş
AyyaşHans Fallada · Everest Yayınları · 2012173 okunma
368 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
yazar bu kitabını Sommer karakteri üzerinden, nazilerden gizlenerek kendi hayatının karanlığıyla boğuştuğu bir dönemde yazıyor. Bir kurgu gibi değilde bir itirafname , zihinsel çöküş günlüğü gibi okuyorsunuz. Fallada , eski eşini öldürmeye teşebbüs etmekten ve bağımlılıktan dolayı akıl hastanesine kapatılmış, tıpkı kitaptaki karakter gibi. Bağımlılığın bir insanı nasıl bir sona yaklaştırdığını bütün çıplaklığıyla okurken özellikle kitabın sonu çok vurucuydu benim için . Bağımlıların iyileşmekten çok nasıl tanıdıkları karanlığı tercih ettiği, aslında beden değil ruh meselesi olduğu ve kendilerini nasıl sabote ettiklerini anlatan dürüst metinlerden biriydi. İnsanlar bazen hayatı değil batışı tercih eder işte Sommer karakteri bu batışın romanıydı. Ben çok sevdim. Fallada’dan okuduğun ikinci kitap , devam edeceğim.
Ayyaş
AyyaşHans Fallada · Everest Yayınları · 2025173 okunma
336 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kitabın adı: Ayyaş Yazarın adı:Hans Fallada Sayfa sayısı:338 Hans Fallada ile tanışma kitabım oldu. Ve çok sevdim. Otobiyografik bir kitap. Gerçek hayatında da bir süre hapis yatan yazarımız daha sonra karısından boşandı. Nazilerin Yahudi karşıtı olarak yazılan özyaşamsal öyküsel romanı Ayyaş bittğinde savaşın sonu gelmişti. Herşey dolapta bulduğu küçük bir şişe kırmızı şarapla başlamıştı. İçtikçe rahatladığını sanıyordu. İçtikçe içiyor sarhoş oldukça hayalleri artıyordu ve hep son oluyordu içtikleri ama bir türlü o son kadehin sonu gelmiyordu. Ve ..... Sonunda bir hasyaneye yatırılır. Hastanede günleri hayalle geçer. Hapisten çıkacak karısıyla barışacak şirketin başına geçecektir. Haaaa..... Bu arada kahramanımızın adını yazmayı unuttum ERWİN SOMMER. Kitabın sonunda ne mi oldu... Sommer hayallerlerine kavuştu mu? İyileşti mi? Yoksa....
Ayyaş
AyyaşHans Fallada · Everest Yayınları · 2012173 okunma
336 syf.
·
Puan vermedi
·
30 saatte okudu
Bir insan ne kadar kötü olursa olsun, ruhu yaşam ve coşku dolu olduğu sürece benim gözümde aşınmış, parçalanmış ve renksiz bir yaşamı günbegün sürdüren kötümserlerden çok daha iyi biridir.
Ayyaş
Ayyaş
Evliliğinin ve sorumluluklarının boğuculuğundan kurtulabilmeye çalışırken kontrolü tamamen kaybeden bir işadamının hikâyesini anlatan Ayyaş, baskıcı bir toplumda insanın özgürlüğünün nasıl farklı şekillerde kısıtlanabileceğini örneklendiriyor. "Şimdi de tam dipteyim. Ancak dipte de yaşanıyor, orada da yaşam var. Bu kadar net yasanmışlığın izlerini yansıtıyor olması da yazarın
Hans Fallada
Hans Fallada
"Kendi hayatından izler taşıması, alkol ve uyuşturucu bağımlısı olup, eşini yaralamasıyla bir süre hapiste kalmış, gençlik döneminde ise psikiyatri kliniğinde tedavi olmuştur. İşte tam bu yüzden otobiyografik yapıda bır kıtabı okuduk
Ayyaş
Ayyaş
Evliliğinin ve sorumluluklarının boğuculuğundan kurtulabilmeye çalışırken kontrolü tamamen kaybeden bir işadamının hikâyesini anlatan Ayyaş, baskıcı bir toplumda insanın özgürlüğünün nasıl farklı şekillerde kısıtlanabileceğini örneklendiriyor. Falladanın Nazilerin akıl hastanesine kapatıldığı zaman şifreli olarak yazdığı, otobiyografik özellikler taşıyan roman, yer yer sert ve dokunaklı olmasına karşın ironi ile ince mizahı da elden bırakmıyor. "Bu kadar gerçekçi, bu kadar dürüstçe, hayata bu kadar yakın yazdığı için Fallada övgüyü hak ediyor." 
Hermann Hesse
Hermann Hesse
söylemiyle nokta koyalım bunfarklo kıtabımıza
Ayyaş
Ayyaş
Ayyaş
AyyaşHans Fallada · Everest Yayınları · 2012173 okunma
Reklam

Yazar Hakkında

Hans Fallada
Hans FalladaYazar · 15 kitap
Bu metin İngilizce dilinden otomatik olarak çevirilmiştir. Orjinali Göster
Asıl adı Rudolf Wilhelm Friedrich Ditzen olan Hans Fallada bir hukukçunun oğlu olarak dünyaya geldi. Babası evde çoğu zaman çocuklarına yüksek sesle Shakespeare ve Schiller okurdu. 1899 yılında babasının görevi nedeniyle Berlin’e taşındılar ve 1901 yılında burada okula başladı. Babasının Anayasa Mahkemesi’ne atanması sonucu aile 1909 yılında Leipzig’e taşınır. 1911 yılında burada bir düelloda arkadaşını öldürür, tutuklanarak psikiyatri tedavisi görür. Bu olaydan sonra yaşamı boyunca uyuşturucu sorunuyla uğraşır. 1914 yılında gönüllü olarak orduya yazılır fakat kısa bir süre sonra terhis edilir. Bundan sonra yaşam mücadelesi onu tezgâhtarlık, satıcılık, muhasebecilik, patates yetiştiriciliği gibi çeşitli işlerde çalışmak zorunda bıraktı. 1920 yılında özyaşamöyküsel özellikler taşıyan ilk romanı Der junge Goedeschal’ı (Genç Goedeschal) yayımlandı. 1923 yılında Anton und Gerda(Anton ve Gerda) adlı ikinci romanını tamamladı. Bu sırada uyuşturucu sorunu yüzünden zimmetine para geçirdiği için 3 ay hapis yattı. Daha sonra aynı sorunlar devam etti. 1929 yılı Fallada için büyük değişimlerin yaşandığı bir yıl oldu. O yıl Anna Margarete Issel’le evlendi ve bir yerel gazetede çalışmaya başladı. 1931 yılında Bauern, Bonzen und Bomben (Köylüler, Kodamanlar ve Bombalar) kitabı yayımlandı. Daha sonrada 1932’de onun dünya çapında tanınmasını sağlayan romanı Kleiner Mann, was nun? (Küçük Adam Ne Oldu Sana?) yayımlandı. Roman ekonominin çöküşüyle Almanya'da yaşanan büyük enflasyon sonucu yoksulluğun, işsizliğin arttığı, sol düşüncenin yaygınlaştığı, Spartakist tepkilerin çatışmalara yol açtığı, buna karşın Nazi rejiminin güçlenmeye başladığı bir ortamda geçiyordu. Roman o kadar beğenildi ki 1934 yılında Frank Borzage yönetmenliğinde Universal Pictures tarafında sinemaya aktarıldı. Bunun sonucunda Nazi karşıtı faaliyetleri suçlamasıyla kısa bir süre hapsedildi, sorgulandı fakat serbest bırakıldı. Naziler’in iktidarda olduğu bu yıllarda Fallada romanlarına devam etti. 1934’te Wer einmal aus dem Blechnapf frißt (Karavanasından Bir Kez Yiyen) ve Wir hatten mal ein Kind (Bir Zamanlar Çocuğumuz Vardı), 1935’te Das Märchen vom Stadtschreiber, der aufs Land flog (Yaşlı bir Yüreğin Yolcuğu), 1937’de Wolf unter Wolfen (Kurtlar Arasındaki Kurt), 1938’de Der Eiserne Gustav (Demir Gustav), 1940’ta Der Mann ungeliebte(Sevilmeyen Adam), 1943’te Ein Mann will hinauf’ı (Bir Adam Yukarı Çıkacak) yazdı. Fallada bu dönemde Naziler’den baskı görmesine rağmen Almanya’yı terk etmeyecek kadar yurdunu seviyordu. Bir süredir alkol kullanmaya da başlamıştı. 1944 yılında üç çocuk sahibi olduğu eşi Anna Issel’in kafasına silahla vurduğu için 4 ay hapiste kaldı ve boşandı. Bu sıkıntılı günlerde Naziler’in Yahudi karşıtı roman siparişine karşılık yazdığı özyaşamöyküsel romanı Der Trinker’i (Ayyaş) 1944 yılında bitirdiğinde savaşın sonu gelmişti ve Naziler yeniliyordu. Romandaki boşluklar ölümünden sonra dolduruldu ve kitap 1950 yılında yayımlandı. Savaştan sonra 1 Şubat 1945’te 24 yaşındaki Ursula Losch ile evlendi ve Kızıl Ordu Feldberg’e girince bir süreliğine belediye başkanlığı yaptı. Sonrasında istifa etti ve Berlin’e yerleşti. Alkol ve uyuşturucu sorunları onu gittikçe yıpratıyordu. 1946’da yazdığı son romanı Jeder stirbt für sich allein (Herkes Tek Başına Ölür) yayımlandığında kısa sürede tükendi fakat ikinci baskısını göremeden 5 Şubat 1947’de uyuşturucuya bağlı olarak kalp yetmezliğinden Berlin’de öldü. Küçük insanların avukatı sayılan Hans Fallada romanlarına kahraman olarak, çeşitli işlerde çalıştığı sırada tanıdığı halktan gelme kişileri seçti, yapıtlarında insanların yaşamını kimi zaman gerçekçi kimi zaman da mizahî bir dille yansıttı. Hans Fallada’nın yapıtlarının bir kısmı ölümünden sonra yayımlanabilmiştir. Bazıları da sinemaya uyarlanmıştır. Son olarak Herkes Tek Başına Ölür adlı romanı bazı elyazmalarının bulunmasıyla 2010’da yeni bir düzenlemeyle basılmıştır. 1981 yılından beri yazarın anısını yaşatmak için Neumünster kentinde Hans Fallada Ödülü verilmektedir.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.