Deli bilim insanları, dâhi bilim insanları... Ve aynı anda ikisi birden olanlar. Onlara deli denmelerinin temel sebebi ise, kitabın birçok yerinde geçtiği gibi, halkın veya başka bilim insanlarının önceki ya da daha farklı bakış açılarına sahip fikirlere körü körüne bağlı olmalarından kaynaklanıyor. Başlıktaki diğer kelime olan 'Dahi' ise, fikrimce, herkesten farklı düşünen gibi bir anlama geliyor. Eğer çoğunluk o dâhi gibi düşünseydi de çok küçük bir azınlık daha farklı şeyleri fark etselerdi, onlara dâhi denilirdi...
Kitapta fikirleri, teorileri ve deneyleri çılgınca olan veya döneminin insanlarına öyle gözüken bilim insanlarının bu bilimle alâkalı hayatı ve bu bilimle alâkalı hayatı da ilgilendiren özel hayatları konu alınıyor. Hatta bazılarında dönemlerinde olan diğer başka kişiler ve olaylara da yer veriliyor.
İlk sayfalardaki birkaç imla, noktalama hatası ve anlatım bozuklukları ve de konusu geçmeyen ancak hem deli hem dahi olduğunu düşündüğüm 'İbni Sina' , 'Leonardo Da Vinci' gibi bilim insanlarından ve Nikola Tesla ile Albert Einstein'in ortak çalışmalarından bahsetmemesi beni üzdü. Bu küçük ayrıntılar dışında kitapta herhangi bir olumsuzluk göremiyorum. Kapak tasarımı, akıcılığı ve anlatılanların zamanı olsun oldukça güzeldi. Bana Deli Derlerdi ve demeye devam edecekler. Ama bu güzel bir şey bence. Fikirlerim uçuk kaçık olduğu için mutluyum ve inşaallah bir zaman ben de o 'Deli Dahi Bilim İnsanları'ndan biri olacağım.
Bana deli derlerdi, peki ya size?..
