Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Börü Hakkında

Börü konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Bir intikama kaç taht sığabilir? Acılı parmaklarla yapılmış kaç gösterişli taç, burçlarından kan taşan sarayların pürüzsüz merdivenlerinden yuvarlanabilir? Hayat Ağacının köklerinde filizlenen kötülük, acunun direğindeki çatlağı zorluyor. Sürek avı gibi insan avlayan canavarlaşmış kralların tahtları sallanıyor! Kanının sesini dinleyen ve küllere gömülmüş iki hanedanlık, öç ateşiyle yanıp tutuşanları ordularında birleştiriyor. Büyük mabedin (Göbeklitepe) ve Agarta’nın üstatları, hep bir ağızdan şu soruyu sordular; “O gün geldi mi? Gökyüzünün üç yılanın üzerine kan rengi uyanacağı zaman. Bakir kar örtüsünün taze kanla ısınıp ırmaklara karışacağı an. Rüzgârın şahit olacağı ateşten bir gazabın altından kumları darmadağın edip, taştan tanrılarına sarılan zavallıların yalvaracağı, öç ateşinin yakıldığı o gün geldi mi? Beklenen cevap Börü Han’ın dudaklarından döküldü; “Canavarlaşmış kralların yönettiği topraklarda öç, sadece katliamla alınabilir!” Acun artık kurt ve aslanın pençeleri arasında… Kandan ırmakların coşkulu sesine kulak verin!
Tahmini Okuma Süresi: 11 sa. 34 dk.Sayfa Sayısı: 408Basım Tarihi: Eylül 2017Yayınevi: Panama Yayıncılık
ISBN: 9789752444577Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 37.8
Erkek% 62.2
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Çağlayan Yılmaz
Çağlayan YılmazYazar · 11 kitap
Dünyaya, kattıkları muazzam eserlerle ve bize bıraktıkları akıl almaz efsanelerle, Acun'un en büyük ve eski mitolojisini oluşturan ataları Kadim Türkler'in miraslarını yaşatmak için yola çıkmış bir Ademoğlu. Kalemini, yeryüzünü atlarının nalları altında titreten kutlu savaşçıların gecelerine yol gösterici olan ayın altın ırmaklarına batırıp, efsanelerin rüzgarla kulağına fısıldadıklarını yazmaya başladı. Türkiye'de ilk ve şuan için tek olan tarih ve fantazyanın harmanlandığı tarzının sancağını, edebiyat dünyasında açmış bulunmaktadır. Tozlu raflar altında kaybolmuş, tarihin karanlıklarında unutulmuş, uyanmayı bekleyen o muhteşem efsaneleri, fantastik edebiyat alanında dünyanın en iyisi olduğumuzu kanıtlamak, yeniden hak ettiği ihtişamda ayağa kaldırıp, sancağını en tepede dalgalandırmak gayesindedir. Her kitap, farklı dünyalara açılan bir kapıdır ve bu kapılar, evrendeki gölgesi olduğumuz Kadim Atalarımızın efsanevi dünyalarına açılmaktadır. Kendisi yazmıyor. Sadece gönül terini mürekkebine katıp, göğün çocuklarının ayak seslerini dinliyor, kutlu mücadelelerinde akıttıkları her damla teri, avuçlarına düşen yağmur damlalarında hissediyor.