1150'li yıllarda İbn Tufeyl tarafından yazılan Hayy bin Yakzan gelişmiş tüm milleterin diline çevirilerek Avrupa'nın entelektüel hayatına ilham olmuş ve Spinoza , Leibnitz ve Rousseau felsefelerine etki etmiş. 1671 de Oxford getirilerek ciddi anlamda incelenmiş, 1708 de Cambridge Üniversitesi'nde profesör Simon Ockley tarafından çevirisi yapılıp bütün Avrupa' da yoğun ilgiyle okunmuş.
Peki biz ne zaman tanışıyoruz bu eserle;
İlk olarak Osmanlıca çevirisi 1923 yılında
Türkçe çevirisi 1985 yılında yapılmış.
Birileri okumuş, felsefesini yazmış, düşünce akımları oluşturmuş, dünyaya yepyeni demokratik yöntemler ve idare sistemleri öğretmiş ve uygulamış....
Biz ne yaptık peki....
Yani biz de boş durmadık evellallah...
Birileri bişey yapmadıysa, bu tüm ümitlerin bağlandığı Z Kuşağı da bişey yapmayacak anlamına gelmez ki...
" Hocam sakız orucu bozar mı?" İle düşünce ve felsefe alanına çok sert bir giriş yaptık ve tüm Avrupa şokta. Çok az al kaldı Mehdi de gelmek üzere zaten. Tüm dünyaya yeniden bir nizam verecez....
(Yani dünyanın en büyük beyinlerini etkisi altına almış bir kitabı tavsiye ediyorum okuyun dememi beklemiyorsunuz heralde.)
Kitap punanı 10 üzerinden 10.