Yaşar Kemal gerçek adıyla :Kemal Sadık Gökçeli
“Benim kitaplarımı okuyanlar cümle kötülüklerden arınsınlar”
“Benim kitaplarımı okuyanlar yoksullarla birlik olsunlar,yoksukluk bütün insanlığın utancıdır”
demiş bir konuşmasında ne güzel de demiş...
Yaşar Kemal denilince aklımıza İnce Memed Eseri geliyor ama İnce Memed ‘in doğuşunu müjdeleyen roman olan Hüyükteki Nar Ağacı O yüzden ilk bu kısa romanla adım atmak istedim.
Hüyükteki Nar Ağacı 1982 yılında basılmasına rağmen roman, 1951’de tamamlanmıştır. Yazarımızın Kadirli’deyken yazdığı son eserdir. Hüyükteki Nar Ağacı’nda traktörün 1950’ li yıllarda Çukurova’ya girmesiyle günlük Yaşamları altüst olan halkın sorunlarının ve yöresel değişimlerini ele alınmıştır.
Yaşar Kemal yaşadığı toprakların kültürünü biz okurlara tanıtmış, düz ve doğrudan anlatımla zengin bir düş dünyası oluşturmayı başarmıştır. Çukurova’ya dair ne varsa biz okurların avuç içine bırakmış, zengin betimlemelerle insanı ve doğayı en güzel şekilde tasvir etmiştir. Yaşar Kemal’in aydın duruşunun, yaşantısının her alanında özü sözü bir olmasının zulme uğrayan tüm işçinin, ırgatın, kadının, çocuğun, doğanın sesini içselleştirmiş olması da ona karşı derin bir hayranlık duymamıza yol açıyor.Bu arada yazmadan geçemeyeceğim bir yerde okumuştum çok hoşuma gitti: Yaşar Kemal’i okumak uzunca bir süreden sonra kaldığın yerden rüyaya devam etmektir Eğer siz de rüyalarıma kaldığım yerden devam etmek istiyorum diyorsanız hayatınızdan bu koca çınar geçsin.