Son ana kadar düşünceleriyle, engin bilgileriyle insanlara yararlı olmaya çalışan, felsefe diyince akla ilk gelen insanlardan Sokrates’in haksız yere suçlanması üzerine mahkemeye karşı kendi savunmasını yapmasını ve ölüm kararını nasıl karşıladığını, düşüncelerini çevresindeki insanlarla konuşmalarından okuyoruz.
Diyaloglar şeklinde ilerleyen kitapta sorulara kendimce cevaplar verdiğim, tam tersini düşündüğüm düşüncelerimin nasıl çürütüldüğünü gördüm. Soru-cevap şeklinde gelişen konuşmalarla benim de sorduğum, cevapladığım, kendimi, öğrendiklerimi sorguladığım yerler oldu. Benim için oldukça keyif vericiydi.
Bu zamana kadar okumadığım için üzüldüm diyemeyeceğim. Her kitabın bir zamanı vardır. Bu kitabı da iyiki şimdi, bu yaşımda, bu zamanda okumuşum. İlerleyen zamanlarda da ara ara okumayı düşündüğüm, her okuduğumda yeniden fikirlerimin, düşüncelerimin değişeceğine de eminim.
Anlatmaya kelimeler yetmez diyebileceğim bir kitaptı. Kesinlikle okuyun, okutturun!