"Dini inancın var mı Toby?"
Hemen yanıt veremedi yardımcısı.
"Vicdanım var" dedi saniyeler sonra. "Aslında babamın
cevabıydı bu, ona ateist olup olmadığını soranlara böyle
söylerdi. Yıllar sonra ben de onunla aynı fikre geldim işte.
Ama bu konuda samimiyim, bence de neye inandığın değil,
ne kadar vicdanlı olduğun önemli."
"Zıtlıklar olmadan ilerleme olmaz." diyen William Blake, "Cennet ve Cehennemin Evliliği" diyerek ilerlemenin önündeki engele set çekmek istemiş demek ki.
Başlığın bende bıraktığı boşluğu kapatmak adına şimdi nete baktım da bu makale kayda değer.
Şairin mistik bir yanının ve çizimlerinin buna paralel olduğunu duymuştum. Bence orijinal bir zihni var. Beyninde sıradışı şeyler belirdiği yazılarından belli. Dini, uzlaştırmadan uzak olarak görüyor. İnancını beyninin içinde geçen fantastik hikayelerin içine sığdırmış sanırım. Hikayesinde meleği, metafizik dusuncesinden dolayı yadirgayip kendilerini övdüklerini belirterek durumu hikayelestiriyor. Devamında Hz.İsa'ya ithamlarda bulunuyor. Cehennem incilim var diyerek de benim de kendime göre kurallarım var, gerekirse benim kurallarım da beni yakar, demek istiyor sanırım. Din ve kurallara gerek duymuyor ve herkes kendi kurallarini kendi yapıp uygulansın demek istiyor olabilir. Yaşadığı dönemde kilisenin yaydığı dini inançtan ve söylenen kurallardan rahatsızlık duyup bunu bu şekilde yazıya döküp ifade etmek istemiş olmalı.
Kitabın sonunda da yaşayan her şey kutsaldır diyor. Yaşamayan her şey onun için ne acaba !?
Saygıdeğer efendimiz...
Galileo Galilei adındaki profesörün yayınladığı ' Sidereus Nuncius' adlı incecik kitapta yazılanlar doğru çıkmazsa adam yandı. Eğer doğru çıkarsa biz yandık; çünkü dünya hiç de bildiğimiz gibi değilmiş.
Doğal düzen, istikrarlı düzendir.
İnsanlar yarından itibaren varlığına inanmayı bıraksalar bile, yerçekiminin ortadan kalkma ihtimali yoktur. Buna karşın, hayali bir düzen her zaman çökme ihtimaliyle karşı karşıyadır, çünkü varlığı mitlere bağlıdır ve mitler insanlar onlara inanmayı bıraktığı anda çökerler. Hayali bir
düzeni korumak, sürekli ve büyük bir çaba gerekir. Bu çabaların bazıları şiddet ve zorlama biçimindedir. Ordular, polis kuvvetleri, mahkemeler ve hapishaneler kesintisiz olarak insanların hayali düzene uygun olarak davranmasını sağlamak için çalışırlar.
Günümüzde olduğu gibi geçmişte de var olmuş bir furya vardır. Dini sorgulamamak, hele ki felsefe ve filozoflar çoğu dönem din düşmanı olarak listelerin başını çekmişlerdir. Farabi, kendi savları ve gözlemleri ile din, insan ve Tanrı hakkında yazılarını bu kitap ile dile getirmiştir. Kitabın asıl ismi İdeal Devlet Vatandaşlarının Faziletleri' dir. Yunan felsefesi ile eklektik bir çalışma sonucu ortaya çıkmıştır. Ancak bu çalışmalar Farabi'nin dinsizlik ile suçlanmasına sebep olmuştur. Başta söylediğimiz gibi din ve felsefeyi düşman görenlerin tavırdır bu düşünce. Bunun aksi olarak Farabi, dini ve Kur'an'ı felsefe ile yaşamak ve yorumlamanın en iyi yol olduğunu savunur. Savına göre doğru din anlayışı ile felsefe çelişmez. Aynı zamanda Yunan felsefesinin aksine tanrıya insani sıfatlar yükleyerek insanın ihsaniyetlerini ve dileklerini ilgiyle dinleyen, gaddar değil Ahsen bir tanrı tasviri çizmiştir. Farabi, kendi şahsına münhasır bir şahsiyet olarak olgun felsefesi ve özgün bakış açısıyla gelecek düşünürlere de ilerleyecek bir yol açmıştır. Eserinde aynı zamanda insan ve toplum yapı taşlarına da değinmiştir.