Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
19 no'lu not
İnançlar eylem haline gelmedikleri müddetçe gerekçelendirilmiş (doğru, makul) eylem ve gerekçelendirilmiş (doğru, makul) inanç arasındaki analojiyi kullanmamıza karşı aşılamaz bir engel oluşturmayacaklardır.
Sayfa 264 - adres yayınlarıKitabı okudu
Epistemoloji Beyanı: Bilimsel Bilginin Sosyo(lojik)-tarihsel görüşü
Mantıksal Deneyciliğin aksine epistemoloji, mantık tarafından yıpratılmamıştır. Frege ve Russel'ın matematik için yaptıklarını bilim için de yapma geleneği, hem geçmişteki bilim adamlarını kullanarak bireysel akıl muhakemelerde hem de yöntemsel meselelerle ilgili günümüzdeki tartışmaları çözümlemede, bizim de işimize yarayacak önemli anlayışların oluşmasını sağlamıştır. Benim önerdiğim şey, bilim epistemolojisinin daha fazla şeye ihtiyaç duyduğudur; ihtiyaç duyduğumun bir kısmı, bizim şu anki bilgimizin geçmişe bağlı olmasının yollarını anlamak ve seleflerimizin bizim şu anda doğru olarak benimsediğimiz fikirleri kabul etmeye sevk eden yolların araştırılmasıdır. Ancak mantığın tarih ile güçlendirilmesi, bunun sadece bir kısmıdır. Bilginin sosyal bir çaba olduğunu öneriyorum ve onun sosyal bakış açıları bilimde açığa çıkmaktadır. İyi bir araştırma, sadece bireysel zihinlerin doğru akli düşünmenin kurallarına uygunluğu meselesi değildir, aynı zamanda bireylerin müşterek amaçları gerçekleştirmedeki koordinasyonudur(Kitcher 1993,böl. 8). Doğruluğa ilişkin ilgimizden dolayı bilgi anlayışı bizim için önemlidir. Bilginin bir parçası olarak bir şeyi belirlemek, pratik faaliyetlerde ve daha ayrıntılı araştırmalardaki kullanımlarda kendisine güvenilebileceğini söylemektir. Arada bir katkıda bulunabileceğimiz ve sürekli büyüyen bir hafızada kendimizi yöneticiymişiz gibi düşünmemiz gerekir. Hafızanın unsurları, müteakip nesillere aktarılmaktadır, bazıları tamamının eğitimine katkıda bulunmakta, diğerleri ise belirli uzmanlıkları sürdürecek olanları eğitmektedir.
Sayfa 371 - adres yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bilmenin bilmek dışında sebebi olmaz. Olmamalı
O hiçbir şey bilmediği halde bildiğini sanıyor, oysa ben bilmediğimi bildiğimi sanmıyorum. Demek ki ben ondan daha bilgeyim.
Epistemolojinin bilimin dışında bir norm olmadığını ve bilimin, onun aktüelliği içinde, özgün normu olduğunu hatırlayalım. Arkeoloji bilim tarafından ve dahası bir bilimin aktüelliği tarafından belirlenmiş olan doğruluk kriterlerini bir yana bırakır. En iyisi, o kriterlerin ikili bir yer değiştirmesini gerçekleştirir: bilimden bilgiye ve aktüellikten çağdaşlığa. Doğruluk sorununu tamamıyla ortadan kaldır­maksızın, arkeoloji doğruluğu bilimin geçmişinin değerlendirilmesinin kriteri olarak almaz, fakat onu söylemlerin mümkün oluş koşullarını göstermek için incelenen çağın bilgisinin içinde tanımlamaya çalışır..
''Peki kabuğun içinde ne var? Salyangoz mu?'' ''Hiç.'' dedim. 'Hava.'' ''Aynı şey değil,'' dedi. ''Hiçlik boşluktur, havaysa başka her şeyi doldurur. Nefestir, yaşamdır, candır, konuştuğumuz sözlerdir.''
Reklam
Mutlak doğrular yoksa mutlak yanlışlar da yok demektir. Buysa yalnızca bir kaos olabilir.
Hem çağdaşlığı, hem genelliği ve hem de derinliği içinde düşünülmüş olan bilginin kendisinden, yani epistemeden hareketle bir çağın bilgilerinin düzene konuluşu, bir yargılamadan daha çok, arkeolojik normatifliktir..
Bilimsel bilgilerin üretilmesi üzerine derin düşünme olan epistemoloji bilimi bilimsellik bakımından yargılar.. Epistemoloji en üstün derecedeki rasyonalist aktivite olarak anlaşılmış olan bilimin içindeki rasyonellik sorununu inceleyen bir felsefedir..
Amatör - Amigo Latince amare: sevmek. amare fiilinin çekimi: amo, amas, amat - severim, seversin, sever... Amatör; bir işi para karşılığı değil, sevdiği için yapan kimse.
Reklam
..Bu anlayışa göre bilgi, insan zihninin bir ürünüdür; fakat bu faaliyette zihin yaratıcı değil pasiftir. Buna göre zaten varolan şeyin bilgisinin dışında geçerli bir bilgi kalmamaktadır. Çünkü bilen zihin; dikkat etme, seçme ve yorumlama açısından aktif olmakla beraber neticede "kendisine sunulan şeye" dikkat etmek ve yorumlamak zorunda kalmaktadır. Bu açıdan zihin aktif olduğu kadar da pasif durumdadır. "Düşünürken zihnimiz aktiftir, fakat düşündüğümüz şey, yani düşüncenin objesi kendisini bize açar, bu anlamıyla vahyetmiş olur. "Düşünüyorum" demek hakikatin bir yüzü ise "dünya kendisini vahyediyor" demek hakikatin diğer yüzüdür.
Sayfa 219 - Vahiy ve MucizeKitabı okudu
Bilgi ile gerçeklik arasındaki ayrılma/kopuş sınırlarına kadar düşünülmemiş rasyonalizmin ölümcül sonucudur. Rasyonalizm bilme eyleminin bir varoluş eylemi olduğunu reddeder. Fakat eğer gerçeklik bilginin karşısında duruyor ise, bu durumda bilgi ile gerçeklik arasında hiçbir iç bağlantı yok ve bilgi gerçekliğin parçası değil demektir. Bu yüzden, bilgi bir şey değildir, bir şey hakkındadır.