Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Latin Amerika Edebiyatı

Profil
İnsanın en büyük erdemi, sır saklamasını bilmektir
Sayfa 177Kitabı okudu
550 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Teke Şenliği İncelemesi
Diktatörlük, Latin Amerika’nın makus kaderidir. Neredeyse her Latin Amerika ülkesi bir dönem bir diktatör tarafından yönetilmiştir (sanırım az sayıdaki istisnadan biri Brezilya). Bazıları halen diktatörlükle yönetilmektedir, Venezuela gibi. Latin Amerikalıları hayattan bezdiren iki şey vardır; biri ABD diğeri ise diktatörler. Bu büyük soruna
Teke Şenliği
Teke ŞenliğiMario Vargas Llosa · Can Yayınları · 20201,035 okunma
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Büyülü gerçekliğin ustası #gabrielgarciamarquez 'in romanlarından sonra #iyikalplierendira ile öykülerine geçiş yapmış bulunmaktayım(z). İsmi gibi kendisi de uzun olan #iyikalplierendiraileinsafsızbüyükannesinininanılmazveacıklıöyküsü ile beraber kitapta toplam yedi öykü bulunmakta. Fantastik öğeleri yine bolca kullanmış sevgili #marquez #kocamankanatlıihtiyaradam öyküsünü okurken bir beynimin bir tarafında R.E.M grubunun #loosingmyreligion klibi döndü durdu (klibi seyredip ve öyküyü okuyacak olanların beni anlayacağını düşünüyorum). Nokta kullanılmadan upuzun bir paragraf şeklinde yazılmış, yedi sayfalık #hayaletgemininsonyolculuğu öyküsüne ise maalesef "tutunamadım". Söylemeden de edemeyeceğim, naçizane fikrim Erendıra'nın çok da iyi olduğu yönünde değil
İyi Kalpli Erendira
İyi Kalpli ErendiraGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 20161,620 okunma
224 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Bir hocamın tavsiyesi üzerine alıp okudum. Başkahraman Tita üzerinden toplum ve kadın hakları üzerine pek çok meseleye değinilmiş. Kitabı okurken acıkmamak mümkün değil. Oldukça ilginç yemek tarifleriyle olay akışı verilmiş, böylece merak ve acıkma hissi zirveye çıkıyor. Sürükleyici ve özgün bir roman, birçok ahlaki değer sorgulanıyor. Ayrıca sonu oldukça etkileyici.
Acı Çikolata
Acı ÇikolataLaura Esquivel · Can Yayınları · 20213,277 okunma
Albay kırk yıldır paylaşılan yaşamın, paylaşılan açlığın ve acının karısını tanımasına yetmemiş olduğunu düşündü. Sevgilerinde de bir şeylerin eskidiğini hissetti.
Sayfa 51 - Can YayınlarıKitabı okudu
Çünkü bu sömürü düzeni o derece aşırıydı ki, onların bedenlerinden önce ruhlarını yok ediyordu. Kurbanları oldukları o şiddet hareketi, yerlilerin direnme iradesini ve hayatta kalma içgüdüsünü yok ederek, onları şaşkınlık ve dehşet içinde felce uğramış birer robota dönüştürüyordu. Pek çokları başlarına geleni, elle tutulur, kim oldukları belli bazı insanların kötülüklerinin sonucu olarak değil, kaçışı olmayan mitsel bir afet, tanrıların bir laneti, ilahi bir ceza olarak görüyorlardı.
Sayfa 254 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
144 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Mavi Köpeğin Gözleri İncelemesi
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
’in 1947 ile 1955 yılları arasında yazdığı 14 öyküden derlenen bir kitap. Öyküler kronolojik sıra ile yayınlanmış. Ölüm en çok üzerinden durulan tema bu öykülerde. Tüm öyküleri beğendin mi diye soracak olursanız, maalesef hayır diye cevap verebilirim. Aralarında beğendiklerim oldu ama burada ne anlatmış ki dediğim öyküler de oldu.
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
Mavi Köpeğin Gözleri
Mavi Köpeğin GözleriGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 20181,937 okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Diktatörlüğün yaşandığı ortamda gerçeklerin çarpıtılarak, sansürlenerek aktarıldığı Şili’de yaşanan olayları, ölümleri halka tüm çıplaklığı ile anlatmak uğruna mücadele veren iki gazetecinin yaşadıklarını anlatıyor Allende. Askeri diktatörlüğün verdiği yetki ile tüm gücünü acımasızca kullananlar, Şili’nin yoksul halkının üzerindeki otoritesini ölümle neticelendiriyor oysa dış dünyaya aktarılanlar ise bambaşka... Ermiş kız Evangelina'nın ortadan kaybolmasıyla, gün yüzüne çıkan toplu mezarlarla halkın diktatörlüğe karşı tavrı da değişmeye başlar.
Aşktan ve Gölgeden
Aşktan ve GölgedenIsabel Allende · Can Yayınları · 2020161 okunma
Açlık zekâyı keskinleştirir ve hayatta kalmayı sağlar.
Kötülük bizim ruhumuzda, dostum. Ondan bu kadar kolay kurtulamayız. Avrupa ülkelerinde ve benim ülkemde pek belli olmaz, ancak bir savaş, bir ihtilal ya da bir isyan olduğunda gün ışığına çıkar. Gözler önüne serilmesi ve topluca yapılması için bahanelere ihtiyaç vardır.
Sayfa 341 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
En eski zamanlardan bu yana, ülkemizin tarihinde birkaç nesne ve birkaç imgeyle özetlenebilen bir temel öge var: Şiddet. Şiddetin her türlüsü: Ahlaksız, fiziksel, dinsel, ideolojik, uzlaşmasız, soysuzlaşmış, aptalca bir şiddet. İktidarla el ele yürümüş hep. Şiddetin başka çeşitleri de -kirli, küçük, aşağılık, kinci, bencil ya da hak edilmiş şiddet- bu birincilerinden kaynaklanıp besleniyor.
Sayfa 116 - Can YayınlarıKitabı okudu
İnsanın imanı ne kadar sağlam olursa olsun, öyle bir an geliyor ki artık yetti diyorsunuz. Sonsuza kadar cenette yaşamak umudu bunca haksızlığı, bunca kötülüğü unutturmaya, dertlere derman olmaya yetmiyor.
Can YayınlarıKitabı okudu
174 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
’den okuduğum 7. kitap olan
Aşk ve Öbür Cinler
Aşk ve Öbür Cinler
tam bir büyülü gerçekçilik romanı.
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
deyince aklımıza büyülü gerçekçilik gelmekte. Peki nedir bu büyülü gerçekçilik? İlk başta bu akımdan biraz bahsetmem gerekiyor. Herkes bu akımın öncüsünü
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
sanıyor ancak büyülü gerçekçilik
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
’den önce de var olmuş olan bir akım.
Jorge Luis Borges
Jorge Luis Borges
,
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
Aşk ve Öbür Cinler
Aşk ve Öbür CinlerGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 20206,8bin okunma
Dehşet ve cesaret; birbiriyle çelişen bu iki duygu yan yana durabilir miydi?
Gecenin yedi evresi: Yedi yıldız?, yedi çift? Gece denilen şey doğanın bilinçsiz bir parçasıdır aslında, dedi Ressam Birader kendi kendine, evrelere bölünmesi yalnızca bir gelenek, kişilerin adları da öyledir; kişi ad ya da isimdir, eylem ise yüklemdir, gelenekler; gecenin kendisi tutup da kendini “gece” olarak sınıflandıramaz, hatta gün batışında başlayıp şafakla bittiğini hiç bilemez; yıldızlar sonsuzdur, onların arasından bazıları seçmek de bir gelenektir, bu kez yapılan seçim yalnızca şansa dayanır: Fomax Chemica, Lupus, Corvus, Taurus Poniatowski, Lepus, Crater, Ho-rologium; Birader Julian'ın gecesi için Birader Taribio’nun seçtiği yedi takımyıldızdan hiçbiri kendi isimlerini bilmezler; iş yedi çifti adlandırmaya gelince... Bu sarayda var mıydı o yedi çifti oluşturacak kadar erkek ve kadın? Bu dünyada var mıydı? İki insanın karşı karşıya gelişiyle ilgili meselelerde, ihtirasın iradesi ya da iradenin ihtirası yanında kaderin ve geleneklerin rolleri pek bir şey ifade etmez ne de olsa. Bu yüzden de, akıl yoluyla elde edilmiş kusursuz simetriler asla hayal gücünün ideallerine baskın çıkmaz, aksine tehlikeli akılsızlığın hızla genişleyen istilasına teslim olurlar; insanın mükemmelliğe ulaşması için iki kişi olması gerekir ama çok geçmeden rastlantısal bir üçüncü çıkar, ikili dengede yer edinmek ister ki tek amacı o dengeyi yok etmektir.Fakat kusursuz düzen kusursuz dehşetin belirtisidir; doğa bu düzeni reddeder, özgürlük güvencesinin çoklu düzensizliğiyle yürümeyi tercih eder.
170 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.