Babamın bahçesinde iki kafes var: Birinde, babamın kölelerinin Ninova Çölü’nden getirmiş
oldukları bir aslan, öbüründe de artık ötmeyen bir serçe.
Her gün, tan ağarırken, serçe aslana seslenir: “Günaydın sana, tutsak kardeş.”
Biraz kuşkulanmaya başladım onun için. Pazar günlerinden hoşlanıyorum artık. Bütün hafta, yapılan işleri denetlemek insanı bitkin düşürüyor. Pazarlar daha çok olmalı. Eskiden çekilmez bulurdum pazar günlerini, ama şimdi seviyorum.
Yüzlerindeki çizgileri, göz kenarlarındaki kırışıkları , haftalık çalışmanın verdiği şiddetli yorgunluğu ortadan kaldırmak için bir tek gün vardı ellerinde, tek bir gün. Dakikaların ellerinden kayıp gittiğini hissediyorlardı.
Sherlock Holmes: ‘ Yeterli veriye sahip olmadan bir teori kurmak büyük bir hata olur. Bunu yapan kişi teorisini gerçeklere uydurmak yerine gerçekleri, eğip bükerek, teorisine uydurmaya çalışır.’