Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Bazıları gösterişli arabalara binebilsin diye neden diğer insanlar çıplak ayak yürümek zorunda.
Sayfa 41 - Destek MedyaKitabı okudu
Kadınları iyi eğitim almış toplumların hayatlarının çok daha rahat olması tesadüf değildir.
Sayfa 37 - Destek MedyaKitabı okudu
Reklam
Gereksinimin yozlaşması
İhtiyaçlar bitmek bilmiyor. Çünkü artık ihtiyacı yaratan doğa değil, insanın kendisi. Mesela 68 model bir otomobil sahibi, 1969 da otomobilini değiştirmezse kendisini mutsuz hissetmeye başlıyor.
Sayfa 75 - Destek MedyaKitabı okudu
İşçi sınıfı; iktidarda olmadığı ve iktidarın sömürücü toprak sahiplerinin, haksız kazanç sağlayanların, tekellerin, menfaatçilerin elinde kalmasına müsaade ettiği müddetçe fakir bir hayat sürmeye mahkum olacaktır.
Sayfa 22 - Destek MedyaKitabı okudu
Devlet Üzerine
Dolayısıyla, bir orduya kim komutan yapılırsa yapılsın, egemen gücü elinde bulunduran daima başkomutandır.
Reklam
Avrupa'ya hâkim olan bazı yanlış fikirler var, bunlar otoriter rejimlerin ideolojilerinden daha tehlikeli. Bu yanlış fikirlerin başında milliyetler prensibi geliyor. Milletleri içinden çıkılmaz zorluklarla baş başa bırakan, savaşları meşrulaştırmak için kullanılan bir prensip... Olası tehlikeler Orta Avrupa'dan çıkacaktır Proudhon'a göre, çünkü Orta ve Doğu Avrupa'da, "en az on, on iki kadar bölge var ki aralarında kabul edilebilir bir sınır çizmek, halkı tek bir milletten oluşan bir devlet kurmak mümkün değil..."¹
Sayfa 404 - İletişim Yayınları, 10. Baskı
"İnsanlar neden bu kadar aptal?" diye sordum. "Neden kendilerine her sunulanı sorgusuz sualsiz kabul ediyorlar?" "Çünkü,” dedi biraz düşündükten sonra. "Birazcık sorgulasalar, dünya bambaşka bir yer olurdu ve bu da birilerinin işine gelmezdi." "Yani o birileri böyle istediği için mi herkes aptal gibi davranıyor?"
Sayfa 593 - Fantastik KitapKitabı okuyor
Bu soyucu zamanın vergiye tabi kılmadığı yalnız karı koca arasındaki gizli muamele kaldı. Bu ihmal de kontrolün zorluğundan olsa gerek.
Önce gücün kolektif olduğunu anlamalısın. Birey, bireyselliğine son verdiği zaman güce kavuşabilir.
Reklam
Parti gücü kendisi için değil, çoğunluk için istiyordu.
Çünkü insanlar özgürlüğün kendilerine yaramadığı, gerçeklerle yüz yüze gelemeyen, yönetilmek isteyen, kendilerinden güçlüler tarafından her an kandırılmaya hazır, güçsüz yaratıklardır. İnsanoğlu için seçim, mutluluk ve özgürlük arasındadır. Büyük çoğunluk için gerekli olan mutluluktur. Parti güçsüzlerin sonsuz koruyucusudur; iyiye kavuşmak için kötülük yapan, başkalarını mutlu etmek için kendisini harcayan bir sınıftır.
Her başa geçen hükümetin, iktidara geldiğinde, kendi adamlarını yeteneksiz de olsalar , önemli işlere atamalarından doğuyor bu aksaklıklar..
Sayfa 195
İyiler maalesef
18 Mart 1968'de Robert Kennedy başkanlık seçim kampanyasının en hararetli zamanında, GSMH'ye dayalı mutluluk ölçütüne iliş- kin yalana sert bir saldırıyla yanıt vermişti: Bizim GSMH'miz hesaplamalarında, hava kirliliğini, tütün reklam- larını ve otobanlarımızdan yaralıları toplamak üzere kullanılan am- bulansları hesaba katar. Evlerimizi korumak için tesis ettiğimiz gü- venlik sistemlerinin ve evlerimize gizlice girmeyi başaranları tıktığı- mız cezaevlerinin maliyetlerini kayda geçirir. Sekoya ormanlarımı- zın yıkımını ve bunların yerlerini, genişlemenin ve kaotik kentleş- menin almasını içerir. Napalm bombalarının, nükleer silahların ve kent kargaşasını zaptetmek için polisin kullandığı silahlı araçların üretimini içerir. Çocuklara oyuncak satmak için şiddeti yücelten te- levizyon programlarını kayda geçirir. Öte yandan, GSMH çocukları- mızın sağlığından, eğitimimizin kalitesinden ya da oyunlarımızın neşesinden söz etmez. Şiirimizin güzelliğini ve evliliklerimizin kud- retini ölçmez. Politik tartışmalarımızın niteliğini ve temsilcilerimi- zin güvenilirliğini değerlendirmekle ilgilenmez. Cesaretimizi, aklı- mızı ve kültürümüzü dikkate almaz. Ülkemize duyduğumuz şefkat ve adanmışlık hakkında tek bir söz söylemez. Kısacası GSMH, yaşa- ma cefasını değerli kılan şeyler dışında her şeyi ölçer. Robert Kennedy, bu ateşli suçlamayı yayınladıktan ve ya- şamı değerli kılan şeylere tekrar önem kazandırma maksadı- nı ilan ettikten birkaç hafta sonra öldürüldü...
Türkiye tarihinde Gezi Olayları olarak bilinen ve dönemin hükümetine karşı yapılan protestoların ülke geneline yayıldığı günlerdi. Her ne kadar, her bir katılımcının sokağa çıkma nedeni ve attığı slogan farklı olsa da Gezi Olayları, özetle şöyle tanımlanabilirdi: Anayasal bir hak olan toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma özgürlüğünün hükümet tarafından yıllardır keyfi biçimde kısıtlanmasına karşı düzenlenmiş, haftalar süren bir toplantı ve gösteri yürüyüşü. Tabii ki bu toplantı ve gösteri yürüyüşü de hükümet tarafından keyfi biçimde yasaklanmış ve orantısız bir polis şiddetiyle bastırılmak istenmişti. Çünkü protesto hakkını elde etmek için protesto düzenlemek de kabul edilemezdi! Ancak göstericilerin, onlara uygulanan aşırı şiddeti hak ettiğini kendi seçmenlerine anlatmak da hükümet açısından önemliydi. Ne de olsa bir sadistler kulübü olarak görünmek istemiyorlardı. İşte bu noktada bir fotoğraf çıktı ortaya. Protestocuların asla Müslüman olamayacağını hatta en az English Defence League kadar Müslümanlardan nefret ettiklerini iddia edebilmek adına çekilmiş bir fotoğraf: Polisten kaçan eylemcilerin bir süreliğine sığındığı, İstanbul’daki bir caminin zeminine ertesi gün boş bir bira kutusu konulmuş, deklanşöre basılmış ve bu kare ülkenin resmi haber ajansı tarafından servis edilmişti. Fotoğrafta da görüldüğü üzere, o camide birkaç saat geçirmiş göstericiler, dolayısıyla sokağa çıkmış milyonlarca insan, çok uzaklarda kilise yakan black metal hayranları kadar din düşmanıydı. İnanmayan varsa, elinde o fotoğrafla resmi demeç veren hükümet yetkililerini dinleyebilirdi.
Sayfa 49 - Doğan KitapKitabı okuyor
İnsan toplumu bugün eger özgürlük yitimine uğramışsa bunun esas nedeni egemen sınıfın ideolojisinde, onun sömürücü karakteriyle bağlantılıdır. Birey ve toplumun özgürleşmesi için bu zihinsel kölelikten kurtuluşu sağlamalıdır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.