İçki içmek, benim sürdüğüm yaşamın, birlikte yaşadığım insanların yoluydu. Körfezde sefere çıktığım zamanlar, yanıma içki almazdım, aklıma içkinin adı gelmezdi. Razzle Dazzle'ı rıhtıma bağlayıp da, insanların toplandığı, içkinin su gibi aktığı yerlere gelince, başkalarına içki ısmarlamak, başkalarının ısmarladığı içkiyi kabul etmek toplumsal bir görev ve erkekliğin bir töresi olarak üstüme çökerdi.