Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Selâhattin Korkmaz

Selâhattin Korkmaz
@korkmazvarip
Denize atılan bir şişe her kitap. Asırlar, kumsalda oynayan birer çocuk. İçine gönlünü boşalttığın şişeyi belki açarlar belki açmazlar.
Sabitlenmiş gönderi
- Azımsanmayacak kadar ölmüşüm! - Azımsanmayacak denli ölüyüm!
Sayfa 397Kitabı okudu
Reklam
"We know what we are, but know not what we may be."
William Shakespeare
William Shakespeare
Çalışmak gelmiyor içimden. Geceyi beklemekten başka çarem yok.
Sayfa 36

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Sevilmekten evvel sev; zira öznenin sathında bu duygu diğerine göre daha şanlıdır."
Osmanlı eğitim reformlarının İmparatoriçe Ma­ria Theresia'nın Avusturya'da ve Büyük Petro'nun Rusya'da yürüttüğü eğitim reformlarına göre zayıf ve tutarsız olduğu açıktır. Berikiler ilköğretimi mecburi tutup yaygınlaştırırken, Osmanlılar pragmatik amaç­larla teknik okullar kurdular ama bunlara öğrenci yetiştirecek ilköğretim kurumlarımı düzenleyip yaygınlaştırmadılar.
Sayfa 37
Reklam
Cumhuriyet devrimcileri bir ortaçağ toplumuyla değil; son asrını modernleşme sancıları ile geçiren impa­ratorluğun kalıntısı bir toplumla yola çıktılar.
Sayfa 22
143 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"Öğrenmenin tek yolu reddetmektir [...] Bu aynı zamanda, adam olmanın da tek yoludur [...] Bana göre bir entelektüel budur: siyasal ve sosyal bir bütüne sadık olan, ama onu sürekli eleştiren biri."
"Hocaların amacı, öğrencileri arasında, bir elit kesime entegre olabilecekleri saptamak değil, tüm öğrenci kitlesini kültürle tanıştırma olanağını sağlamak olmalıdır... Bunun için başka eğitim yöntemleri gereklidir kesinlikle. Bu amacı gerçekleştirebilmek için hocaların bütün öğrencileriyle ilgilenmeleri gerekir, bütün öğrencilerine ulaşmaya çalışmaları gerekir, onlara bir şeyler anlatırken, dinlemek de gerekir onları [...]"2
Reklam
Atatürk’ün kitap okumada dikkat çeken önemli bir özelliği de, okuduğu kitabın önemli bulduğu yerlerini kendine özgü işaretlerle belirlemesi, satır altlarını çizmesi ve sayfa kenarlarına notlar almasıdır. Atatürk’ün genellikle kırmızı ve mavi renkli kalemlerle, “metin kenarını işaretlemek âdeti olduğu için, kitapları nasıl dikkatle okumuş olduğunu bu renkli işaretlerden” anlamak mümkündür. Onun kitap okurken koyduğu işaretler ve bunların anlamları şu şekildedir: “xx” : Önemli. “xxx” : Çok önemli. “müh.” : Mühim. “ç. müh.” : Çok mühim. “D.” : Dikkat. “?” : Belirtilen fikri kabul etmiyor ya da şüpheli görüyor. ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/ataturkun-okudugu-kitaplar/
-İnsanlar nerede? diye sormuş nihayet küçük prens. Çölde insan kendini biraz yalnız hissediyor... -İnsanların arasında da yalnız hissedilir, demiş yılan.
Dünya öyle herhangi bir gezegen değildir! Burada yüz on bir kral (elbette zenci kralları da unutmadan), yedi bin coğrafyacı, dokuz yüz bin işadamı, yedi buçuk milyon ayyaş, üç yüz on bir milyon kendini beğenmiş, yani yaklaşık iki milyar büyük bulunur.
Neden Sumerlere ait yerler hep yüksekte oluyor?
Yaşadıkları yerler yüksek değil, onlar yükseltiyorlar. Dağlık bir bölgeden göç ettikleri için hep yüksek yerler aramışlar. Belki de geldikleri yerde köklerini, yani Sumer Dağı'nın eteklerini aramışlardır. Hepimiz için böyle değil midir? İnsan, kendini coğrafyasından koparabilir ama coğrafyasını kendinden koparamaz.
Sayfa 219Kitabı okudu
"HUKUK DEVLETİNİ SARSTIĞINIZDA DEVLET HALK İÇİN DEĞİL, HALK DEVLET İÇİN VAR OLMAYA BAŞLAR."
Sayfa 180Kitabı okudu
544 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.