Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Seneca
Seneca
“Mutlu yaşamak ile doğaya uygun yaşamak aynı şeydir. (…) O hâlde kendi doğasıyla uyumlu olan ve başka hiçbir yolla evde edilemeyen yaşam mutludur:Öncelikle zihnimiz sağlıklı olmalı ve kendi sağlığını kalıcı bir şekilde elde etmiş olmalı, sonra cesur ve dinç olmalı,
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı ÜzerineSeneca · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20217,5bin okunma
50 syf.
7/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
ÇARESİZLİK...
Savaş etkisinde kalmış bir Stefan baş yapıtı daha... Hikayemizin ana karakteri Ferdinand karısı Paula ile birlikte savaştan kaçarak İsviçre'ye kaçmış ancak hiçbir zaman kendini "özgür" hissedememiştir, eline ulaşan askeri davet ile birlikte korkudan aklını ve iradesini yitirip istemediği hâlde savaşa gitmeyi aklına koymuştur. Karısı Paula onu durdurmayı denese de akli dengesini kaybeden Ferdinand yapmak istemediği şeyleri korkunun esaretinde kalarak yapmaya başlamış -konsolosluğa gitmek- ve karısını terk edip savaşa gitmek üzere bir trene biner. Tren yolculuğunda Almanyadan İsveçe dönen trenden inen yaralı Fransız askerleriyle birlikte kendine olan güveni geri gelir ve iradesine tekrardan kavuşarak karısının yanına geri döner. Hikayenin ana konusu savaş ve güç, her sayfada o kadar baskın bir şekilde hissediliyor ki zaman zaman kelimelerin boğazınıza baskı uyguladığını düşünmeye başlıyorsunuz, Ferdinand sürekli olarak "güç her şeydir" demekte hiç de yanılmıyor maalesef. Kendi vatanı olmasına rağmen savaş karşıtı olması, birini öldürmek istememesine rağmen kendi ülkesinin gücünden korkması muazzam bir ikilem yaratıyor. Karısı Paula oldukça soğuk kanlı bir şekilde gerçekleri söylese bile korkusunun kölesi olan Ferdinand onun haklı olduğunu bildiği hâlde çaresizlik içinde kendisini savaşa doğru giden trende bulur, konsolosuktan gelen mektubu yırtıp atmayı düşlerken bile korkuyla mektuba hiçbir zarar vermeden nazikçe açması bu korkunun en büyük göstergeleridir. Savaşların bir kazanı olmaz, her iki tarafın da kaybettikleri olur ve insanoğlu her zaman kaybeden taraf olacaktır.
Mecburiyet
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202161,9bin okunma
Reklam
83 syf.
4/10 puan verdi
"Homo sum; humani nil a me alienum puto"
"Ben insanım ve kendimi insanca olan hiçbir şeye yabancı saymam." (Heauton Timorumenos, Terentius Perde I, sahne I) Publius Terentius Afer MÖ 184'te Kartaca'da doğan Berberi asıllı Latin komedya yazarıdır. Çocukken köleleştirilen Afer'e bu ad Afrikalılar tarafından verilmiştir. Afer'in siyahi olup olmadığı
Hortlak
HortlakTerentius · Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Yayınları · 199010 okunma
243 syf.
·
Puan vermedi
·
39 günde okudu
Korkma! diye başlar, İstiklal Marşı. İnsan, mücadele gücüne sahiptir. Önüne çıkan engelleri anlayıp çözüm odaklı hareket edebilir. Korkularımız olamaz demek değildir bu. Korkularını beslememekle alakalı. Bugün geleceğe karşı büyük bir korku hissediyoruz. Korku abartılıyor, insan eylemi zayıf görülüyor. Aksiyon almayan insan, kendini kurbana
Korku Kültürü
Korku KültürüFrank Furedi · Ayrıntı Yayınları · 2017100 okunma
7/10 puan verdi
40’lı yıllarda cereyan eden Nazi zulmü, Yahudi olan Anne Frank ve ailesinin de tasfiyesini gerektirir. 1942 yılında Hollanda’ya yerleşen aile, iki yıl boyunca gizli bölme kampında dehşetin ve korkunun doruklara ulaştığı bir zamanda, savaşın yüzlerine güleceği tek haberi beklerler: Irkçılığın, vahşetin, ölümlerin, diktatörlüğün, nazizmin son
Anne Frank'ın Hatıra Defteri
Anne Frank'ın Hatıra DefteriAnne Frank · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20177,6bin okunma
261 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Sonsöz
William Golding 1911 yılında İngiltere’de doğdu. Önce fen bilimleri, sonra da İngiliz edebiyatı okuyarak Oxford Üniversitesi’nde eğitim gördü. İkinci Dünya Savaşı’ndan önce ve sonra uzun süre öğretmen olarak çalıştı. Savaşta deniz eri oldu; müttefiklerin Normandiya Çıkartması’na ve daha birçok çarpışmaya katılıp subaylığa yükseldi. Golding,
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,4bin okunma
Reklam
280 syf.
·
Puan vermedi
Vazgeçme
İnsanın sevdiğine sarılması kadar ruhunu sakinleştiren, tüm olumsuz enerjisini alıp götüren, acılardan kurtaran, seni korkunun kölesi olmaktan koruyan, özlemleri dindiren, yaşadığını ve insan olduğunu hissettiren, hayata sıkı sıkı tutunmaya neden olan, sevildiğini ve İNSAN olduğunu hatırlatan ve seni MUTLU eden başka ne var ki.
Vazgeçme
VazgeçmeOzan Bahar · İnkılap Kitabevi · 202026 okunma
154 syf.
·
Puan vermedi
Bir kez daha söylemek istiyorum Shakespeare ve onun büyülü dili... Yüzyıllar sonra bile aynı ilgi ile okunabilmesi, izlenebilmesi öyle anlaşılır ki... Hem anlattıklarının asla modası geçmiyor hem de enfes bir dil kullanıyor..  şiir ve düz yazıyı meç ederek okuyanını ya da izleyenini büyülüyor... macbeth, daha ilk sayfadan sizi içine çekmeyi başarıyor, ben çok keyif alarak okudum.. Bir insanın hırsını dizginleyemediği taktirde sonucun nerelere varabileceği o kadar net bir şekilde ifade edilmiş ki.. ipin ucu bir kere kaçınca yakalayabilene aşk olsun..  Süreç Macbeth için de maalesef aynı işledi.. Macbeth' in iç hezeyanları, korkuları, sanrıları oldukça sağlam bir şekilde anlatılmıştı.. Bir kez daha gördük ki güç çok tehlikeli bir dinamikti, herkesin sırtlanamayacağı bir olgu.. gücü elinde bulunduranların ise bir süre sonra kontrolü kaybetmesi ve artık gücü yöneten değil de güç tarafından yönetilen tarafa geçmesi bir hayli düşündürücü.. Bana insanların kendi uydurduklarının kölesi olması kadar ironik gelen başka bir şey yok..  Senin bir şeylere atfettiğin güç nasıl olur da seni yönetebilir ve nasıl olur da onu kaybetmekten ölesiye korkup saçma sapan hallere bürünebilirsin? Tam bu noktada dikkat çekmek istediğim bir husus daha var: korkular..  korkmak veya korkular bize hep zayıflığı çağrıştırır, oysa ne kadar güçlü olduklarını ve onları dizginleyemediğimiz her an büyümeye devam ettiklerini, öyleki bizzat kendi hayatımızın üzerine kara bir bulut gibi çöktüklerini göremeyiz.. İşte Macbeth' in hikayesinde de olan buydu: korkunun ve gücün el ele vermesiyle Macbeth' e karşı kazanılan bir savaş.. 
Macbeth
Macbeth
William Shakespeare
William Shakespeare
Macbeth
MacbethWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201922,4bin okunma
328 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Tarihin ilk dönemlerinden bu yana insanlar çeşitli güçlere inandı. Bu inancın altında korku, sığınma ihtiyacı ya da bilinmez olanın belirsizliği yatıyor diyebiliriz. Çaresiz kaldıklarında dua etme ihtiyacı duydular. Kimi zaman tinsel bir aidiyet, kimi zaman da korkunun getirdiği bu inanç sistemi içerisinde adaklar adadılar, kurbanlar verdiler ya
Tanrılar Çağı
Tanrılar ÇağıOktay Volkan Alkaya · Kent Kitap · 201874 okunma
330 syf.
10/10 puan verdi
Huzur, hırs, şefkat, masumiyet, kötülük, utangaçlık, fettanlık, intihar eğilimi, nefret, gizem, iktidar açlığı, iyi niyet..... Duygularımız olmasaydı her şey daha mi kolay olurdu acaba? Insan yeri geldiginde travmalarini kayıtsızca anlatabiliyor tecrübeyle sabit. Benim de bir dönem korkularımdan biri olan hissizlesme veya duygusuzlasma durumu artik korkulası bir durum olmaktan çok uzak. Ancak bu yaşanabilecek herhangi bir travma veya kaotik bir olayın mesrulastirilmasi gerekir anlamını taşımıyor. Korkunun ötesine geçmek gibi bisey diyebilirim belki. Aksi halde bu durum insanliktan çıkmak demek olurdu. Bu kitap gerek edebi diliyle gerek kurgusuyla duygu arkeologu görevini ustlendiriyor okuyucusuna. Ahmet; Özgür olduğumuzu, kararlarımızı kendimizin aldığımızı sandığımızı ama aslında mutlak bir köle olduğumuzu söylüyor. O küçük bir soğana benzeyen organın kölesi.... Evet Hipofiz bezimizin diktatörlüğü altinda hareket ediyoruz ... Kesinlikle ve kesinlikle okunmalı...
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019105,3bin okunma
Reklam
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Gerçek yaşamın bir kitaba dönüşmesi... Daha önce okumama rağmen tekrar okuma isteği uyandıran, bir kitaptan daha fazlasını içeriyor. Insana hayata farklı bakmasını sağlayan, özgürlüğün, sevginin, insanlığın ne demek olduğunu, dünyaya gelişimizin bir mucize olduğunu anlatıyor kitap. Bir kaza sonucu komaya giren ve daha sonra kendi iç sesinin ona rehberlik etmesiyle hayata bakış açısı değişen bir karakter. Sadece ona rehberlik edildiği görülürken aslında bizlere de rehberlik ettiği fark ediliyor. Bu kitaptaki karakter, bizleri temsil ediyor. Bir çok insanın sevgi, özgürlük kavramlarını farklı bilmesi ile oluşan algıyı gerçek ve dolambaçsız anlatışı ile bizleri aydınlatıyor. "Bu hayatın, kendimiz olmak için tek fırsatımız olduğunu anladım." Diyor kitabın ilk sayfasında. Kitabın bir hayat rehberine dönüşmesi ile hem psikolojik bir rahatlama hemde hayatınızı etkileyecek bir yaşam öyküsü. Okumanızı tavsiye ettiğim bir kitap. Kim, hiç bir problemin, korkunun ya da hatanın kölesi olmamıştır ya da değildir? Kim sevgiyi bencilce, kibirleri ve egoizmi ile kullanmadı ki? Kim hayatını başkalarına adayarak, onların düşünce, eleştiri, görüş ve tavırlarına göre yaşamadı ki? Her insan oğlunun bir KÖLE olduğu yaşam ve bu kölelikten kurtulmanın tek yolunun kendisi ile dost olup zincirlerini kırmaktan geçiyor. Biz insanlara verilmiş en değerli armağan : ÖZGÜRLÜK.
Köle
KöleAnand Dilvar · A7 Kitap · 201695 okunma
55 syf.
10/10 puan verdi
Gotik atmosferde, Sonbaharı betimlemiş gizemli bir şato ve hayaletleri
Perili ev.... Aklın kapı eşiğinde kaldığı, endişenin bir hastalık gibi bulaştığı ve onun efendisi olan korkunun hakimiyeti altına girip kölesi olanların girdiği bir evdir. Girişi biraz heybetli yaptığıma bakmayın kitapta korku nüansları yok denecek kadar az. Aylardan kasım, İngiltere'de Victoria dönemi. Hani derler ya İngiltere'de güneşin
Perili Ev
Perili EvCharles Dickens · Bordo Siyah Yayınları · 20141,048 okunma
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.