YouTube kitap kanalımda Bazı Yollar Yalnız Yürünür kitabını okumadan ölebilirsiniz dedim: ytbe.one/cZco9tl4rBs
Binlerce kişinin okuduğu ve hatta yüzlerce kişinin epey yüksek puanlar verdiği, kitap fuarında bana sıkça sorulan bir kitabı yorumluyorum bugün, toplaşın. Yine çok acayip yerlere gittim...
Sabah duşunu her gün Ganj
Tolstoy’un 13 çocuğu vardı. 48 yıllık evliliğinin ardından karısına Benim yaşımdaki insanların sıkça yaptıkları bir şeyi yapıyorum. Son günlerimi tek başıma ve sükûnet içinde geçirebilmek için dünyadan vazgeçiyorum, yazan bir not bırakarak evini terk ettiğinde 82 yaşındaydı. Birkaç gün sonra bir tren istasyonunda donarak öldü.
Arthur Rimbaut;
✨kübizm; tıpkı diğer protest akımlar gibi 1. dünya savaşı sonrası doğan iğneleme ve yadırgama duyguları sebebiyle oluşmuştur. bu akım, resim galerisindeki matisse isimli bir kişinin braque’nin resmini gördükten sonra yaptığı alaycı yoruma dayanır. “bunlar küçük küpler!” yani akım bir kişinin bir resmi alımlaması ile ismini almıştır. -hatırlarsanız
biliyor musunuz, picasso'yla o kadar yakın arkadaşken birbirimizin resimlerini ayırt etmekte güçlük çekerdik. (...) picasso'yla hiç tanışmamış olsaydım, kübizm kübizm olur muydu?
EŞEKLERİN BİLGELİĞİ
Kaotik Bir Dünyada Sükunet Arayışı
"Kaç yıl oldu saymadım köyden göçeli
Mevsimler geldi geçti görüşmeyeli"
Andy Merrifield, Barış Manço'nun "Arkadaşım Eşek" şarkısını dinlemiş olsaydı, kitabında mutlaka yer verirdi. Barış Manço'nun eşekle olan yarenliğine. Ya da Murat Kekili'den "Eşek
Türkiye İş Bankası Yayınları’ndan çıkan bir derleme kitap bu. Zehra Aksu Yılmazer, Ekspresyonist edebiyata damga vuran Alman yazarlardan tadımlık birer öyküyü bu kitabında bir araya getirmiş, ekspresyonizmi ve dönemin ruhunu anlatan güzel bir önsöz ile de taçlandırmış. Bununla da kalmamış; yazarların hayat hikayelerini de çok kısa, birer
İnsanlar bir şeyleri düşündükleri kadar nesnel biçimde görüp duymazlar. Görsel ya da işitsel bilgiler zihne girerken; tecrübeler, düşünceler, şartlar, vahşi fanteziler, önyargılar, tercihler, bilgiler, farkındalık ve zihnin sayısız diğer faaliyeti aracılığıyla bozulur. Pablo Picasso'nun sekiz yaşında yaptığı çıplak adam çizimi olağanüstüydü. On dört yaşında yaptığı Katolik cemaat töreni tablosu çok gerçekçiydi. Ancak sonra en iyi arkadaşının intiharının ardından yaşadığı ve Mavi Dönem olarak bilinen yıllarında tabloları mavinin gölgesine bürünmüştü. Sonrasında yeni bir aşka yelken açmış, Kırmızı Dönem'de parlak ve renkli resimler yapmıştı.
Afrika heykellerinden etkilenerek kübizm akımının bir parçası olmuş, ardından neoklasik tarza dönmüş, sürrealizmle devam etmiş ve nihayetinde ünlü Ağlayan Kadın ve Guernica tablolarını yapmıştı.
Bu sanat eserleri dünyayı Picasso'nun gözünden aktarıyordu. Her biri Picasso'nun zihin süzgecinden geçenlerin sonucuydu.
Picasso’da Kübizm ilk manzara resimlerine sonra natürmortlara daha sonra da figür resimlerine yansır. Sıradan nesnelerin pek öneminin olmadığı lakin baş, çene, çehre ve canlı varlıkların bedenlerinin en önemli malzeme sayıldığı bir anlayıştır onun ki. Bu yüzden “Şu çehreye bakın, dünyanın yaşı kadar eskidir bu yüz. Bütün insan çehreleri dünyanın yaşına eşdeğer bir eksikliği taşır “ der. Bu noktada aslında yaptığı eserlerin kimse tarafından fazlaca anlaşılamadığını bu sözlerle ortaya koyar. Ona göre tabloyu görmezler, yalnızca tabloların yol açtığı öyküler hatırlanır.
"Hayatımızın bir anlamı olduğunu düşünmek, sürekli anlam arayan zihinlerimiz için zorunludur. Bize sorulmadan dünyaya gelmiş olmamız ve kendi vermiş olduğumuz bir kararla değil, başkalarının tercihleriyle yaşama başlamamız, bu anlamı bulmamızı zorlaştırır. Kurduğumuz ilişkilerde, edindiğimiz rütbe ve mevkilerde, ideallerimizde ve sevdiğimiz
Kübizm akımının kurucularından olan Pablo Picasso 1937 yılında Alman Hava Kuvvetlerinin İspanya'nın Guernica kasabasını bombalamasını anlattığı "Guernica" adlı resmiyle ünlenmiştir.
Bu resmi gören Alman generalin "Bu resmi siz mi yaptınız?" sorusuna Picasso: "Hayır, siz yaptınız." cevabını vermiştir.