Mecburi kılık ancak belli başlı mesleklerin hakkı olarak o meslek içinde düşünülebilir, gönül rızasına dayanır ve asla meslek zarureti olmaksızın topluma teşmil edilemez. yoksa bu horozlara kırmızı ibiklerini kesip yerine kül rengi baykuş saçı dikmelerini emretmek gibi bir şey olur.
Ey garip gönüllüm dertli yoldaşım
Niye belli değil baharın kışın
Varmıdır sormazlar ekmeğin aşın
Zengin isen ya bey ya paşa
Fukaraysan ya aptal derler ya cingan haşa
Kim onun halını sormuş demezler
Cahilin gözünde hormuş demezler
Garipler kim iş vermiş demezler
Zengin isen ya bey derler ya paşa
Fukaraysan ya aptal derler ya cingan haşa
Sende bir
''Seni kinyas en son fransa'da görmüştüm. Paris'te. Ama kayra, seni en son ne zaman gördüğümü hatırlamıyorum. Neyse, önemli değil. Çok zaman geçti sonuçta görüşmeyeli. Paris'ten ayrılmamı biliyorsunuz herhalde. Zaten çok fazla anlatılacak bir tarafı da yok. Neden bana verdiklerini hala anlayamadığım o bursla, şu an ismini yanlışlık yapmamak için
Kur’an kumarı, faizi, içkiyi, leş ve domuz eti yemeyi ve putlar için kurban edilmesini
haram kılmıştır.
Ayrıca Müslümanlara günde beş vakit namaz kılmalarını, Ramazan ayında oruç
tutmalarını, ömürde bir kez hacca gitmelerini, fakire zekat vermelerini ve buna benzer
yükümlülükleri yerine getirmelerini emretmiştir.
...Fakat çok ilginçtir ki, Kur’an bu dünyada söz konusu günahlara yönelik bir ceza
belirlememiştir.
Kur’an’da spesifik olarak ceza öngörülen günah dörttür; hırsızlık, haydutluk,
(İftira) zina iftirası ve zina.. Ve bu günahlara bedeni cezalar tayin edilmiştir.
...Az önce sözünü ettiğimiz dört günah,Kur’anda ceza önerilmeyen günahlardan
kategorik olarak farklıdır.
Çünkü bu günahlarda Allah hakkıyla beraber, kul hakkı da çiğnenmektedir.
Başka bir ifadeyle, birine bir zulüm yapılmaktadır.
Kur’an sadece ‘’insanların haklarını’’ çiğneyen günahları (yani suçları) cezalandırmaktadır.
Allah’ın haklarını çiğneyen günahların sonuçları, hesabı öbür dünyada görülmek üzere Allah’a bırakılır.
Dün ajanslardan ''hayatınızı kurtaracak yedi besin'' başlığı altında bir haber geçti.Badem, kahve, tarçın, patates, zeytinyağı, çay ve sebze çorbası... Bunları düzenli olarak tüketirse ''hayatımız kurtuluyormuş.''
Ailemizden öğrendiğimiz hayat kurtarıcı yedi besin ise daha farklı.
işte, hayatımızı kurtaracak yedi besin: Kul hakkı yememek, yalan söylememek, anaya-babaya asi olmamak, her daim şükretmek, ibadetleri aksatmamak, mazlumun yanında olmak, menfaat için şekle şekle girmemek...