Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
245 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"İnsan" Olmak
* evet tabii ki spoiler içerir _Okurken bazen kendimden geçtiğim hayretler içerisinde gülümsediğim... Maslow'un tabiriyle doruk deneyimler yaşadığım bir kitaptı Neden mi? Hemen izah etmeye başlıyorum... Diyor ya hani Bahtiyar Vahapzade: "Kalbin gözü yanmazsa, görünmez göze Allah" youtu.be/hWEM9KHWlkA?si=... Bir
İnsan Olmanın Psikolojisi
İnsan Olmanın PsikolojisiAbraham Maslow · Kuraldışı Yayıncılık · 2020788 okunma
(Atatürk)1925'te diyordu ki: "Medeniyim diyen Türkiye Cumhuriyeti halkı zihniyetiyle medeni olduğunu isbat ve izhâr etmek mecburiyetindedir... Âli hayatiyle, yaşayış tarziyle medeni olduğunu göstermek mecburiyetindedir.” 1927'de de, “Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılapların gayesi Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen asri ve
Reklam
237 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Eskiyi yaşamak ve yaşatmak, yenisi kadar kolay olmayacaktır.
Yeni Dünya Düzeni'ni getirmek isteyenlerin sayısız çabalarını, bu şahısların kimler olduğunu, kuzu ve derviş postuna bürünmüş bu kurtların nicelerini hileleriyle aldattıklarını anlatan bir kitap olmuş. Kitaptan edindiğim bazı bilgiler, örneğin; şu Süpermen olayı bir hayli hayret ettirdi beni. İnsanoğlu dini inançları bıraktığı zaman, uydurmada çığır açıyor. Gerek Türkiye'de, gerek İngiltere, Amerika, Fransa, Hindistan gibi dünya ülkelerinde ortak bir plan deveran ediyor. Bu planı uygulamaya çalışanlar; Dünya nüfusunu azaltmaya, azalttıkları bu nüfusun zevklerini kullanarak onlara karşı gelemeyecek köleler oluşturmaya, tek bir devletin yönettiği din, dil, ırk, kültür, gelenek vesaire ne varsa hepsini silip yenilerini uydurdukları bir düzen getirmeye çalışıyorlar. Bu minvalde az yol da katetmemişler. Yapmak istedikleri bu yeni dünya düzenini ütopik eserlerinde de yazmaktan geri durmamışlar. "1984" ve "Cesur Yeni Dünya" gibi . Eskinin yerine yenisini inşa etme alanında en çarpıcı eser Türkiye Cumhuriyeti olmuştur. Mustafa Kemal, Yeni Türkiye'yi kurmak için kısa zamanda, sert tedbirlerle büyük ve kanlı inkılaplar yaparak eskiyi yok etmiştir. Üstelik eski alfabeleri İbranice'yi ihya eden siyonistlerin aksine, Göktürk alfabesine dönmek yerine Türklerin ezeli düşmanlarının alfabesini alarak herkesi şaşırmıştır. Kitapta Ziya Gökalp, Halide Edip Adıvar, İttihat ve Terakki Cemiyeti Mensupları da dahil birçok şahıstan bahsedilmektedir. Meraklısına çok faydalı bilgiler barındırdığını düşündüğüm bir eser.. İyi okumalar dilerim..
Yeni Dünya'nın Kurtları
Yeni Dünya'nın KurtlarıMehmet Hasan Bulut · IQ Kültür Sanat Yayıncılık · 201087 okunma
İttihat Terakki
İttihat Terakkî teşkilatı Milli Mücadele sırasında çok işe yaradı ve millî kurtuluşa büyük hizmeti oldu. Milliyetçiliğin "vatan" mefhumuyla birleştiği noktalarda İttihatçılar büyük milliyetçi idiler. Millî kalkınma ve sanâyide öncülük etmişler, fakat milli kültürde Turancılığa kaçmışlardır. Birçoğunun dinî kültür ve inançtan mahrumiyeti onları kuru milliyetçiliğe, Turancılığa ve Şamanizme götürmüştür. Dünya Türkleri bir bayrak altında toplamak hülyâsı milleti yıllarca gerçek milli şuurdan mahrum bırakmıştır.
Sayfa 115Kitabı okudu
İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin nakarat şeklinde tekrarladığı "hürriyet", Şerif Mardin'e göre, yalnız soyut bir kavram olarak kalmış, somutlaştırılamamıştı. Programını halka benimsetmeyi ele almayınca, halka rağmen onu idare etmeyi düşünen totaliter bir elit grup hareketi olmak zorunda kalmıştı. Birlik, milli kültür ve milli burjuva yaratma, İttihat ve Terakki'nin en önemli istemleriydi. Böyle olunca, istedikleri halde, Osmanlıcılığı sürdüremiyorlardı. Nitekim, giderek Türkçü-Turancı oldular
İttihat Terakki teşkilatı Milli Mücadele sırasında çok işe yaradı ve milli kurtuluşa büyük hizmeti oldu. Milliyetçiliğin "vatan" mefhumuyla birleştiği noktalarda İttihatçılar büyük milliyetçi idiler. Milli kalkınma ve sanayide öncülük etmişler, fakat milli kültürde Turancılığa kaçmışlardır. Birçoğunun dini kültür ve inançtan mahrumiyeti onları kuru milliyetçiliğiyle, Turancılığa ve Şamanizme götürmüştür.
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
Ve, gene sonradan anladım ki İstanbul'un Osmanlı kültürü, ilk teşekkül asırlarında, ekseriyetle Türkün eseri değil, soyadlarını unutmak ve gizlemek mecburiyetinde kalıp Hasan, Hüseyin, Ayşe, Fatma gibi alelade isimlerle ve "Osmanlı" unvanıyla yalnız siyasi bir milliyet taşıyan Müslümanların, padişah ve halife kullarının eseri olmuştur. Bunlar da ekseriyetle Türke yabancı olan insanlardı; bunlar ve bunların nesilleri de, yarattıkları kültür de, tıpkı memleketimizi tanımadıklarından şikâyet ettiğimiz Avrupalılar gibi, Türkiye'yi ve Türkü tanımıyorlardı.
Sayfa 643Kitabı okudu
Evlerde milyonlarca öğrenci var. Bunlar dört beş aylık yaz tatillerini geçirmekteler. Acaba babalar bu vakti, çocukların bedenlerine, akıllarına, tabiatlarına ve ülkelerine yararlı olacak şekilde nasıl geçirtebiliriz diye birbirlerine sordular mı ? Evlerde milletin yarısını teşkil eden hanımlar var. Acaba bunlar boş vakitlerini nasıl
Sayfa 250
“Uzaklaşma” Cumhuriyet döneminde iyiden iyiye keskinleşir. Bu dönemle birlikte Kemalist kadro kendilerini Batı medeniyetinin bu topraklardaki taşıyıcıları olarak konumlandırır. Bu anlatıda halkın (İslâm) kültürü ve geçmişin mirası, yeni kültür (yeni insan) yaratımı adına vazgeçilebilir veya yok edilebilir yükler olarak kurgulanır. Bu radikalliği ile Kemalist devrim, Osmanlı modernleşmesinden, hatta İttihat ve Terakki anlayışından bile ayrışacaktır. Artık ilerlemek için Batılılaşmanın bile ötesine geçilmiştir. Batılılaşmak (veya Doğu'dan uzaklaşmak) için Batılılaşılır. İsmet İnönü'nün anlatımıyla: Harf inkilabı bir okuma yazma kolaylığına bağlanamaz. Okuma yazma kolaylığı Enver Paşa'yı tahrik eden sebeptir. Ama, harf inkilabının bizde tesiri ve büyük faydası, kültür değişmesini kolaylaştırmasıdır. İster istemez Arap kültüründen koptuk.” Öyleyse denilebilir ki bir ölçüde Osmanlı'dan miras aldığı şekliyle, Kemalizm, kendi dünyasında bir “aşk-nefret” dikotomisinde kurduğu iki “fantezi” üzerinden işler. Bunlardan biri “Batı” olarak tanımlanacak bir yapıdır,” diğeri ise, kendi içinde pek çok farklılık barındıran “halk”.
Sayfa 117Kitabı okudu
(5816) KEMALİZM, SİYONİZM ve TÜRKÇÜLÜĞÜN TEMELLERİ...
- Türkiye'nin İsrail'i kabul etme hususunda "sıraya girmesi" mecburî miydi? - Türkiye'nin kabul etme hususunu ayrı değerlendiriyorum. Türkiye çok daha eski tarihlerden itibaren Cumhuriyetin kuruluşunu takip eden dönemde Siyonizm davasına o dönemin uluslararası siyasî dengeleri icabı çok fazla belli etmemeye çalışarak can-u
Sayfa 9 - 10, 11, M.Taha İnci, Tarihçi Said Alpsoy ile mülakat, Kemalizmle Siyonizm Arasındaki Karşılıklı Sevgi, Ontolojik Kökenlere dayanıyor!Kitabı okudu
Reklam
Osmanlı yönetimindeki Türk olmayan Müslümanların tabi oldukları şartları ve bir ayırıma uğrayıp uğramadıklarını ortaya koymak için ünlü Arap tarihçisi Zeine N. Zeine'in tanıklığına başvuracağız: "(Arap Türk'den nefret eder ve güvenmezdi, Türk'de Arap'tan nefret eder ve güvenmezdi) türü yargılar son derece abartmalıdır ve
Sayfa 23 - Boyut YayınlarıKitabı okudu
251 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.