Eski bir latifedir: Dünyaya sımsıkı yapışır, sonra da dünyanın bizi bırakmadığından yakınırız.
Ka­yıptan dolayı nefsin çektiği acıya 'hüzün' dense de, dünyevi zararların, uhrevi kazançlara dönüştüğünü bilen latifelere göre bunun anlamı 'sevinç'tir, 'itminan'dır.
Reklam
Hintlilerin denarius'a ve üzerindeki imparator resmine o kadar bü­yük bir güveni vardı ki, yerel hükümdarlar kendi paralarını bastıkların­da denarius'u üzerindeki Roma imparatorunun portresine kadar taklit ettiler! "Denarius" tüm madeni paralar için kullanılan bir isme dönüştü ve halifeler de bunu Arapçaya çevirerek "dinar"ı bastılar.
Sayfa 188 - PdfKitabı okudu
İsviçre ve ya Norveç'ten bahsediyor galiba
Dünyanın başka yerlerinde öyle memleketler vardır ki, düzenini periler kurmuş sanılır. Bastığımz yere sanki kadifeler döşenmiş gibidir; teneffüs ettiğiniz hava insanın başını döndüren bir kevserdir; kadınları çiçekler ve çiçekleri kadınlar gibi kokar, orada herkes, her dakika gülümser, her dakika, herkes için düğün bayramdır ve her oturulan sofra sanki bir hükümdarın sofrasıdır. Geceleri, sizi bekleyen yatak, kuş tüyündendir. Öyle ki vücudunuzu içine bıraktığınız zaman kendinizi göklerde bir buluta yaslanmış sanırsınız ve tavan, başınızın üstünde yıldızlı gecelerin kubbesinden daha süslüdür
Sayfa 16 - EpubKitabı okudu
Sen başıboş olmadığın gibi bu hâdiseler de başıboş olamazlar. Her birisi çok hikmetli vazifeler peşinde koşturuluyorlar. Bir Müdebbir-i Hakîm tarafından istihdam olunuyorlar."
Sayfa 107Kitabı okudu
Annen sesleniyor avludan "Sardunyalara su verin biraz Renklerini boğmaya başlamış toprağı Top kadifeler yaprak döküyor yalnızlıktan Gülhatmiler serçeleri taşıyamıyor dallarında Ne zaman öğreneceksiniz bilmiyorum ki Evlerin yalnız eşyalardan yapılmadığını.”
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.