Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

belda

belda
@laviaenrose
4 okur puanı
Nisan 2024 tarihinde katıldı
"Bu pervasız, gözü dönmüş, tekinsiz ayak sesleri, insanın hayatına bir kez daldığında, bıraktıkları kan kırmızı lekeler bir daha kolay kolay çıkmazdı."
Reklam
"Ansızın hayata döndürdüğünüz, bu kül yığınını ateşe dönüştürdüğünüzü size anlatmak gibi bir zayıflığı gösterdim, hâlâ da gösteriyorum; bu öyle bir ateş ki, hiçbir şeyi canlandırmasa da, hiçbir şeyi aydınlatmasa da, hiçbir işe yaramasa da, öylece yanıp dursa da, onu benliğimden ayırmam mümkün değil."
"Eğer sesimi bir zamanlar kulağınıza hoş bir melodi gibi gelen sese benzettiyseniz tutmayın kendinizi; ağlayın ağlayabildiğiniz kadar. Saçlarıma dokunduğunuzda, saçlarım size genç ve özgür günlerinizde göğüsünüze yaslanan güzel bir başı anımsattıysa, ağlayın ağlayabildiğiniz kadar."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Rastlantısal olarak değil, kasıtsız olarak değil, anın sarhoşluğuna kapılarak da değil. Aksine, bilerek ve isteyerek. Tüm duygularım ve düşüncelerimle görmek, kavramak istediğim, nüfuz etmek istediğim tek bir şey vardı; örtülü olan bir geleceğe bakmak ve içini görmek istedim. Engelleyen ve bağlayan her şeyi gözardı ederek. Her şeyi ardına bırakmış ve bir dilenci gibi veya bir kral gibi duran biriymişçesine ellerimi mutluluğuma uzatmak istedim."
Kimse duymadan ölmeliyim. Ağzımın kenarında Bir parça kan bulunmamalı. Beni tanımayanlar "Mutlak birini seviyordu" demeliler. Tanıyanlarsa, "Zavallı, çok sefalet çekti" demeli Halbuki hakiki sebep Bunlardan hiçbirisi olmamalı.
Reklam
"Bazen saklanır insan, saklanır, yakalanmamak için gizlenir, burnunun ucunu bile göstermeye korkar; yerini belli etmez, çünkü önyargı kol geziyordur, çünkü yeryüzünden başka şey kalmamış gibi, herkesin arasından seni bulup şamataya alırlar, bir bakarsın senin özel hayatın da, aile hayatın da edebiyata girmiş, hepsi yayınlanmış, okunmuş, alaya alınmış, değerlendirilmiş."
"Bir kez daha gidelim Garda Gölüne. Bir kez daha gidelim gittiğimiz her yere. Bir kez daha kavrayabilmemiz için. Bir kez daha hatırlayalım her şeyi, kazıyalım buradaki her şeyi hafızamıza, sıkıca tutunalım hepsine bir kez daha. Belkide elimizde burada geçirdiğimiz zamana dair anılarımızdan başka bir şey kalmayacak."
"Üşüyorsun; çünkü yalnızsın, içinde gömülü duran ateşi hiçbir insanın yakınlığı alevlendirmiyor. Hastasın; çünkü duyguların en güzeli, insanoğluna bağışlanan en tatlı, en yüce duygu senden uzak duruyor. Aptalsın; çünkü onca acı çekerken gene de mutluluğu yanına çağırmaktan kaçınıyorsun; onun seni beklediği yere doğru bir adım atmaya bile yanaşmıyorsun."
"Aptal aşıklar gibi bende, alışılmış olan yollardan kendimi uçuruma sürüklemeye başladım. Sersem bir sadakatle herkesin geçtiği yoldan geçmişim, sayısız ayak izlerinin aşındırdığı izden bir parmak bile ayrılmamışım."
"Haritasız ve dümensiz kalmış, gideceği limanı olmayan bir gemiydi. Kendini akıntıya bırakıp sürüklenmek, en azından hareket etmek, hayatta kalmak ki içini acıtan şey de zaten buydu; yaşamak."
Reklam
"Pazar günleri... Şimdilerde... Sokak aralarından geçerken... gözüme pijamalı aile babaları ilişirse, kışın, yağmurlu gri günlerde tüten soba bacalarına ilişirse gözlerim... evlerin pencere camları buharlaşmışsa... odaların içine asılmış çamaşır görürsem... bulutlar ıslak kiremitlere yakınsa, yağmur çiseliyorsa, radyolardan naklen futbol maçları yayımlanıyorsa, tartışan insanların sesleri sokaklara dek yansıyorsa, gitmek, gitmek, gitmek... isterim hep"
"Karanlık, uzun geceler vardır. Kapalı gözlerle uzandığım. Birkaç saatin bana ait olduğu karanlıklar."
"İnsanlar birbirlerini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense, körler gibi rasgele dolaşmayı ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar olmayı tercih ediyorlar."