Hayatta her birimiz bir şeyleri başarmak için mücadele içindeyiz. Ya buna katlanır devam edersin ya da pes edersin. Yazarın da söylediği gibi 𝐚𝐜𝛊 𝐜̧𝐞𝐤𝐦𝐞𝐤 𝐛𝐢𝐫 𝐭𝐞𝐫𝐜𝐢𝐡 𝐦𝐞𝐬𝐞𝐥𝐞𝐬𝐢𝐝𝐢𝐫.
1980'lerden bu yana egzersiz sloganı olarak kullanılan "ℕ𝕠 𝕡𝕒𝕚𝕟, 𝕟𝕠 𝕘𝕒𝕚𝕟." mottosunu sadece egzersizde değil aynı zamanda hayatta başarıyı yakalamak
Kadın beyni kendisini hayal kırıklığından korumak için kötü senaryolar kurmaya eğilimlidir ve ardından da üzerinde fazla düşünmeden suçu erkek beynine atar. Sürekli eleştirinin beyne zararları vardır. Bir erkek partneri tarafından eleştirildiğinde beyni savunmaya geçer.
RCZ'si erkeğe kendisinin eleştirildiği gibi olmadığını söyler ve erkek her türlü temastan kaçınmaya başlar. Bu durum aşağıya doğru bir spiral gibi uzar ve sonunun bir çıkmaz sokak olduğu kesindir. Çiftin, iki tarafın da arzuladığı sevgi ve ilgiden mahrum kalmasına sebep olur.
The female brain tends to create bad scenarios to protect herself from disappointment, and then blames it on the male brain without giving it much thought. Constant criticism has harm to the brain. When a man is criticized by her partner, his brain becomes defensive.
His RCZ tells the man that he is not what he is criticized for, and the man begins to avoid all contact. This situation extends like a downward spiral and is certain to end in a dead end. It causes the couple to be deprived of the love and attention that both parties desire.
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası ‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729)
Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
1 True History of the Kelly Gang, Peter Carey
2 Utanç, John Maxwell
3 Underworld, DeLillo
4 Amongst Women, John McGahern
5 Breathing Lessons, Anne Tyler
6 The Beginning of Spring, Penelope Fitzgerald
7 Değişen Dünyada Bir Sanatçı, Kazuo Ishiguro
8 Para: Bir Intihar Mektubu, Martin Amis
9 Housekeeping, Marilynne Robinson
10 Geceyarısı Çocukları,
Kitap çoçukluğundan beri istismara maruz kalan Callie'nin 15 yaşındayken üvey babasını öldürmesiyle başlıyor. Cinayeti gizlemek için ise Pazarlıkçı'yı çağırır. Des pazarlıkçı olması yanı sıra Gece Krallığının hükümdarı ve acımasız bir peri olarak da bilinir. Callie'nin bir siren olduğunu anlayan Des ona doğaüstü yatılı okul olan